Logo

12. Hukuk Dairesi2024/7531 E. 2025/1258 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Genel haciz yoluyla takipte borçlunun meskeniyet iddiasına dayalı haczedilemezlik şikayetine ilişkin istinaf başvurusunda, Bölge Adliye Mahkemesinin alacaklının istinaf başvurusunu değerlendirmeden karar vermesi.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesinin, her iki tarafın istinaf başvurusu bulunduğu halde sadece borçlunun başvurusunu inceleyip alacaklınınkini değerlendirmemesi ve hüküm fıkrasında açıkça belirtmemesi, HMK’nın 297. maddesindeki hüküm tesisi şartlarına aykırı olduğu gözetilerek karar bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:

Genel haciz yoluyla takipte; borçlunun, meskeniyet iddiasına dayalı haczedilemezlik şikayetinde bulunduğu, İlk Derece Mahkemesince, şikayetin kısmen kabulüne karar verildiği, taraf vekillerince istinaf yoluna başvurulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, sadece borçlunun istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği, alacaklının istinaf başvurusu hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmediği, kararın alacaklı tarafından temyiz edildiği anlaşılmıştır.

HMK'nın 297. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde; hükmün, tarafların iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılmasını ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri içermesi gerektiği; aynı maddenin 2. fıkrasında ise; hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesinin zorunlu olduğu ifade edilmiştir.

Somut olayda, istinafa gelen her iki taraf olup Bölge Adliye Mahkemesince bu husus görülmesine ve gerekçede değinilmesine rağmen alacaklının istinaf başvurusu hakkında değerlendirme yapılmadığı ve hüküm kurulmadığı, yalnızca borçlu davacının istinaf başvurusu hakkında değerlendirme yapılarak istinaf başvurusunun esastan reddine şeklinde hüküm kurulduğu görülmektedir.

O halde, Bölge Adliye Mahkemesince, alacaklının ileri sürdüğü itiraz ve şikayet nedenleri incelenerek her bir tarafın istinaf sebebi hakkında talepler karşılanmak suretiyle oluşacak sonuca göre ve hüküm fıkrasında da açıkça belirtilecek şekilde bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ:

Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesinin 10.10.2024 tarih ve 2024/3041 Esas, 2024/3139 Karar sayılı kararının yukarıda yazılı nedenlerle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK’nın 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK’nın 373/2. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), bozma nedenine göre alacaklının esasa ilişkin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harçlarının istek halinde ilgiliye iadesine, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 17.02.2025 tarihinde oy birliği ile karar verildi.