"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Genel haciz yolu ile başlatılan ilamsız icra takibinde, borçlunun icra mahkemesine yaptığı başvurusunda, ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunu, tebliğ evrakında beyanına başvurulan kişinin komşusu olmadığını ileri sürerek ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilmesini talep ettiği, mahkemece, tebliğ mazbatasında şikayetçinin adrese dönüp dönmeyeceği konusunda detaylı tahkikat yapılmadığı gerekçesi ile şikayetin kabulüne ve tebliğ tarihinin 02.02.2024 olarak düzeltilmesine karar verildiği, kararın alacaklı tarafından istinafı üzerine Bölge Adliye Mahkemesince tebliğ evrakında belirtilen “çarşıda” ibaresinden muhatabın geçici olarak adresten ayrıldığı ve tevziat saatinden sonra adrese döneceğinin anlaşıldığı belirtilerek tebliğ işleminin usulüne uygun olduğundan bahisle, istinaf başvurusunun kabulüne ve mahkeme kararının kaldırılması ile şikayetin reddine hükmedildiği görülmektedir.
TK'nın 21. maddesinin 1. fıkrasına göre tebligat yapılabilmesi için, muhatabın tebligat çıkarılan adreste ikamet etmekle birlikte, geçici olarak adreste bulunmadığının ve nedeninin, tevziat saatlerinden sonra geleceğinin tespiti ile bu tespitin tebliğ evrakına yazılması ve tebliğ memurunun, adreste bulunmama sebebini bilmesi muhtemel komşu, yönetici, kapıcı, muhtar, ihtiyar heyeti veya meclisi üyeleri, kolluk amir ve memurlarından araştırarak beyanlarını tebliğ mazbatasına yazıp imzalatması, imzadan çekinmeleri halinde bu durumu yazarak imzalaması gerekir (Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik m.30/1).
Burada Yönetmeliğin 30. maddesi, tebliğ memuruna ilgilinin neden adreste bulunmadığını “tahkik etme” görevini yüklemiştir. Buna göre tebliğ memuru tahkik etmekle kalmayıp, bunu tevsike yönelik olarak yaptığı tahkikatın sonucunu tebliğ evrakına yazacak ve maddede açıkça belirtildiği üzere ilgilisine imzalatacaktır. Ancak bu şekilde yapılan işlemin usulüne uygun olup olmadığı hakim tarafından denetlenebilir.
Somut olayda “Gazi Mah. 6560 Sk, No:4D, İç kapı No:4 .../...” adresine gönderilen ödeme emrinin; “Adreste kimse bulunmaması üzerine en yakın yönetici Mehmet Koca’dan soruldu. Muhatabın çarşıda olduğunu sözlü beyan etti. Beyanına imzadan imtina etti. Evrak ...Muhtarlığı’na teslim edildi. 2 no’lu haber kağıdı muhatabın kapısına yapıştırıldı. Muhataba haber vermek üzere en yakın komşusu Mehmet Koca’ya bilgi verildi.” şerhiyle 11.01.2024 tarihinde tebliğ edildiği, tebliğ mazbatasına, beyanına başvurulan ve haber bırakılan komşu isminin ve imzadan imtina ettiği hususunun yazıldığı, bu hali ile tebligatın TK'nın 21/1. maddesine göre şeklen usulüne uygun tebliğ edildiği görülmektedir.
Öte yandan, borçlu şikayet dilekçesinde, Mehmet Koca isminde bir komşusu ve yöneticisi bulunmadığını ileri sürmüş olup, her ne kadar mahkemece, tebliğ yapılan adreste “Mehmet Koca” isimli bir komşu veya yönetici olup olmadığı ilişkin araştırma yapılması için ... Polis Merkezi Amirliği’ne müzekkere yazılmış ise de; kolluğun yazı cevabında yalnızca ismi yazılı kişinin “Gazi Mah, 6560Sk, Toki Konutları Sitesi B6-Blok No:4F, İç Kapı:22 .../...” adresinde ikamet ettiğinin bildirildiği ancak adı yazılı kişinin borçlunun en yakın komşusu/yöneticisi olup olmadığına ilişkin bir araştırma yapılmadığı görülmüştür.
Tebligat Kanunu ve Tebligat Yönetmeliği, tebliğ belgesindeki işlemin aksinin iddia edilmesi halinde, bunun tahkik şeklini ve yöntemini göstermemiştir. Mahkemece, her somut olayın özelliği, cereyan şekli, gerçekleşen maddi olgular, en ufak ayrıntılarına kadar göz önünde bulundurup iddia tahkik edilmelidir. HGK'nın 07.04.1982 tarih ve 1377-337 sayılı kararında da benimsendiği üzere, tebligat parçasında yazılı olan hususun aksi her türlü delille ispatlanabilir.
O halde Bölge Adliye Mahkemesince borçlunun ödeme emri tebliğ tarihi itibariyle tebligat mazbatasında beyanı alınan ve haber verildiği yazılan Mehmet Koca isimli bir komşusunun/yöneticisinin bulunup bulunmadığının tarafların delilleri toplanarak ve gerektiğinde yeniden zabıta araştırması da yapılarak incelenmesi ve varılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ:
Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile ... Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesinin 11.12.2024 tarih ve 2024/759 E. - 2024/2882 K. sayılı kararının yukarıda yazılı nedenlerle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nın 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nın 373/2. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde ilgiliye iadesine, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 27.03.2025 tarihinde oybirliği ile karar verildi.