"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 19. Hukuk Dairesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki şikayetçi-hissedar tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
Şikayetçi hissedarın icra mahkemesine başvurusunda, sair şikâyetlerinin yanında satış ilanının gazetede yayımlanmadığı ve bu durumun zarara neden olduğunu ileri sürülerek ihalenin feshini talep ettiği; İlk Derece Mahkemesince, davanın reddine ve ihale bedelinin %5’i oranında 29.199,00 TL para cezasının davacıdan alınarak hazineye irad kaydına karar verildiği, anılan karara yönelik olarak şikâyetçi hissedar tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince; davacının istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması ile davanın reddine ve ihale bedelinin %1’i oranında 3.991,00 TL para cezasının davacıdan alınarak hazineye irad kaydına hükmedildiği, işbu kararın şikayetçi hissedar tarafından temyiz edildiği görülmüştür.
İİK'nın 126/2. maddesi yollamasıyla aynı yasanın satış kararı (18.10.2023) tarihi itibariyle yürürlükte olan İİK’nın 114. maddesinin 2. fıkrası uyarınca; Toplam muhammen bedeli beş yüz bin Türk lirasına kadar olan satışlar için gazete veya internet haber sitesi ile ilan yapılıp yapılmayacağına icra dairesince alakadarların menfaatleri dikkate alınarak karar verilir.” hükmü yer almaktadır.
Ayrıca, icra müdürü bu takdirini kullanırken satışa konu malın tahmini değerini, niteliğini ve Türkiye genelinde alıcı çıkacak özellikte olup olmadığını gözetmek zorundadır. Satışın gerçekleşmesinde hem alacaklının alacağını tahsil etmesi, hem de borçlunun borcu ödemesi ve bu suretle tarafların karşılıklı menfaatinin dikkate alınması esastır. Her olayda satılacak malın kıymeti, niteliği ve satış bedeli gözetilerek satış memurunun ilanlarla ilgili kararı mahkemece denetlenerek bir karar verilmelidir. (Prof. Dr. Baki Kuru, İcra ve İflas Hukuku El Kitabı, sayfa: 618). Takdir yetkisinin taşınmazın değeri konumu ve salt özelliklerine göre yerinde kullanılıp kullanılmadığının talep halinde icra mahkemesince denetlenmesi gereklidir.
Somut olayda, icra müdürlüğünce, 18.10.2023 tarihli satış kararında; ‘"... Satışa çıkarılacak mal ilanının, ilan panosu ile adliye divanhanesine asılmak ve bir gazetede yayınlattırmak suretiyle yapılmasına, ..." şeklinde ilan yapılacağına karar verildiği ve satış ilanının belirtilen vasıtalarla ve elektronik ortamda ilan edildiği anlaşılmıştır.
İcra müdürlüğünce bir gazete satış ilanının yayınlanmasına karar verildiği halde bu kararın gereği yerine getirilmeden satışın yapılması doğru değildir. İhale tutanaklarının incelenmesinde bu eksikliğin borçlunun zararına olduğu muhakkaktır.
O halde, Bölge Adliye Mahkemesince; şikâyetin kabulüne ve ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması gerekmiştir.
SONUÇ :Şikayetçi hissedarın temyiz itirazlarının kabulü ile yukarıda yazılı nedenlerle Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 19. Hukuk Dairesinin 02.10.2024 tarih ve 2024/1008 E. - 2024/1294 K. sayılı kararının 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nın 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nın 373/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 13.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.