Logo

12. Hukuk Dairesi2025/3010 E. 2025/3861 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Nafaka hükümlerine uymama suçundan verilen tazyik hapsi cezasına ilişkin şikayetin yasal süresinde yapılıp yapılmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 347. maddesi uyarınca, nafaka hükümlerine uymama suçundan dolayı şikayet hakkının, fiilin öğrenildiği tarihten itibaren üç ay ve her halde fiilin işlendiği tarihten itibaren bir yıl içinde kullanılması gerektiği, somut olayda ise şikayetin bu sürelerin dışında yapıldığı gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına ve şikayet hakkının düşürülmesine karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

Nafaka hükümlerine uymamak suçundan sanık ...'in, 2004 sayılı İcra ve İflâs Kanunu’nun 344. maddesi uyarınca 3 aya kadar tazyik hapsi ile cezalandırılmasına dair İstanbul 11. İcra Ceza Mahkemesinin 16.04.2024 tarihli ve 2023/102 Esas, 2024/90 Sayılı kararı aleyhine Adalet Bakanlığı'nın 14.04.2025 gün ve 94660652-105-34-17383-2024-KYB sayılı kanun yararına bozma istemini içeren yazısı ekindeki dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 18.04.2025 gün ve KYB-2025/47890 sayılı ihbarnamesi ile Dairemize gönderilmekle okundu.

Anılan ihbarnamede;

Dosya kapsamına göre, Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 19.04.2005 tarihli ve 2005/17-7 Esas, 2005/37 Sayılı kararında belirtildiği üzere, 5358 sayılı Kanun’la değişik 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 344. maddesinde düzenlenen ve şikâyete tabi bulunan nafaka hükmüne uymamak suçunun oluşabilmesi için, nafaka ödenmesinin kesinleşmiş bir mahkeme kararına dayanması, aylık nafakanın tahsili için icra takibine başlanılmış ve icra emrinin borçlu-sanığa tebliğ edilmiş olması, borçlunun ilamda yazılı ödeme koşullarına uymaması, aylık nafakaya hükmedilmesi halinde icra emrinin tebliği ile şikayet tarihi arasında işlemiş en az bir aylık cari nafaka borcunun bulunması, borçlu-sanık tarafından nafakanın kaldırılması veya azaltılması hususunda açılmış bir davanın bulunmaması, dava açılmış ise sonuçlanmış olması ve şikayet hakkının suçun işlendiğinin öğrenilmesinden itibaren 3 ay ve her halde işlenmesinden itibaren 1 yıl içinde kullanılması gerekmesi karşısında,

Müştekinin 26.07.2023 tarihli dilekçesinde 2023 yılı Mart ayına ait nafaka alacağına ilişkin şikayette bulunduğu, 2023 yılı Mart ayına ait nafakanın ödenmemesi ile suçun oluştuğu, alacaklı vekilinin suçu öğrendiği tarihin, şikayet konu bu tarihli nafakaların ödenmediği tarihler olarak kabul edilmesi gerektiği, alacaklı vekilinin suçu öğrenmesine rağmen 26.07.2023 tarihinde şikayette bulunduğu, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun “şikayet süresi” başlıklı 347. maddesinde yer alan, “Bu Bapta yer alan fiillerden dolayı şikâyet hakkı, fiilin öğrenildiği tarihten itibaren üç ay ve her halde fiilin işlendiği tarihten itibaren bir yıl geçmekle düşer.” şeklindeki düzenleme karşısında, 2023 yılı Mart ayına ait nafaka alacağı yönünden müşteki tarafın suçu öğrendiği tarih ile şikâyet tarihi arasında üç aylık sürenin geçmiş olduğu nazara alınarak şikayete konu edilen nafaka alacağına ilişkin şikayetin yasal süresinde olmaması nedeniyle düşme kararı verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediği gerekçesiyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın kanun yararına bozulması isteminde bulunulmakla gereği görüşülüp düşünüldü;

Somut olayda müştekinin 26.07.2023 tarihli dilekçesinde 2023 yılının Mart ayına ait nafaka alacağına ilişkin şikayette bulunduğu, 2023 yılı Mart ayına ait nafakanın ödenmemesi ile suçun oluştuğu, alacaklı vekilinin suçu öğrendiği tarihin, şikayete konu bu tarihli nafakanın ödenmediği tarih olarak kabul edilmesi gerektiği, alacaklı vekilinin suçu öğrenmesine rağmen 26.07.2023 tarihinde şikâyette bulunduğu, 2004 sayılı İcra ve İflas Esas No : 2025/3010

Kanunu’nun “şikayet süresi” başlıklı 347. maddesinde yer alan, “Bu Bapta yer alan fiillerden dolayı şikâyet hakkı, fiilin öğrenildiği tarihten itibaren üç ay ve her halde fiilin işlendiği tarihten itibaren bir yıl geçmekle düşer.” şeklindeki düzenleme karşısında, 2023 yılı Mart ayına ait nafaka alacağı yönünden müşteki tarafın suçu öğrendiği tarih ile şikâyet tarihi arasında üç aylık sürenin geçmiş olduğu nazara alınarak şikayete konu edilen 2023 yılı Mart ayına ait nafaka alacağına ilişkin şikayetin yasal süresinde olmaması nedeniyle davanın düşürülmesine dair karar verilmesi gerekmiştir.

SONUÇ:

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname içeriği yerinde görüldüğünden, İstanbul 11. İcra Ceza Mahkemesinin 16.04.2024 tarihli ve 2023/102 Esas, 2024/90 Karar sayılı kararının yukarıda açıklanan nedenden dolayı CMK’nın 309/4-d. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin dördüncü fıkrasının (d) bendi uyarınca bozma nedeninin cezanın kaldırılmasını gerektirdiği belirlendiğinden, uygulanması gereken CMK'nın 303. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak, fiilin öğrenildiği tarihten itibaren üç aylık yasal sürenin dolmasından sonra müşteki tarafça müsnet suçtan şikayetçi olunması nedeniyle, İİK'nın 347. maddesi gereğince şikayet hakkının DÜŞÜRÜLMESİNE, sanık hakkında nafaka hükümlerine uymama eyleminden dolayı hükmolunan tazyik hapsinin kaldırılmasına, bu eylemle ilgili olarak sanık hakkında tazyik hapsi infaz edilmekte ise derhal salıverilmesine, 13.05.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.