Logo

12. Hukuk Dairesi2025/993 E. 2025/1206 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı yapılan temyiz başvurusunun süresinde olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı vekilinin vekillikten çekilme dilekçesinin müvekkiline tebliğ edildiğine dair bir kayıt bulunmaması ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının vekiline usulüne uygun tebliğ edilmiş olması gözetilerek, davacının temyiz başvurusunun süresinde olmadığı gerekçesiyle reddine karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:

2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 364/2. maddesine göre, Bölge Adliye Mahkemesinin hukuk dairelerince verilen kararına karşı, kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde temyiz yoluna başvurulabilir; temyiz yoluna başvurma ve incelemesi, Hukuk Muhakemeleri Kanununa göre yapılır.

2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 364/2. maddesinin atfıyla uygulanması gereken 6100 sayılı HMK’nin temyize ilişkin 366. maddesine göre; kıyas yoluyla uygulanacak olan istinafa ilişkin aynı Kanunun 343/3. maddesi gereğince, istinaf yoluna başvurma tarihi konusunda, yine aynı Kanunun 118. maddesi hükmü uygulanır. Aynı Kanunun 118/1. maddesine göre ise; dava, dava dilekçesinin kaydedildiği tarihte açılmış sayılacağından, temyiz dilekçesinin kaydedildiği tarihte de temyiz yoluna başvurulmuş sayılır.

Bununla birlikte; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun “Vekilin azli ve istifasının şekli” başlıklı 81. maddesi aynen; “Vekilin azli veya istifasının, mahkeme ve karşı taraf bakımından hüküm ifade edebilmesi için, bu konudaki beyanın dilekçeyle bildirilmesi veya tutanağa geçirilmesi ve gerektiğinde ilgilisine yapılacak tebligat giderinin de peşin olarak ödenmesi zorunludur” hükmünü, yine aynı Kanunun "Vekilin istifası" başlıklı 82. maddesi "istifa eden vekilin vekalet görevi, istifanın müvekkiline tebliğinden itibaren iki hafta süreyle devam eder." hükmünü içermektedir.

Somut olayda; davacı vekili Av. ...’ın 08.11.2024 tarihinde, vekillikten çekilme beyanını içeren dilekçesini Bölge Adliye Mahkemesine sunduğu, bu arada davacı vekili Av. ...’a Bölge Adliye Mahkemesi kararının 09.11.2024 tarihinde tebliğ edildiği, adı geçen vekilin vekillikten çekilme beyanını içeren dilekçesinin davacı asile tebliğ edildiğine dair bir kayda rastlanılamadığı, öte yandan Bölge Adliye Mahkemesi kararının davacı ...’ye 04.12.2024 tarihinde tekrar bizzat tebliğ edildiği, ikinci kez yapılan tebligatın yeni bir temyiz süresi bahşetmeyeceğinin açık olduğu, Av. ...’ın vekalet görevinin, vekillikten çekilme dilekçesinin müvekkiline tebliğinden itibaren Avukatlık Kanunu gereği 15 gün (Hukuk Muhakemeleri Kanunu gereği iki hafta) süre ile devam edeceği dikkate alındığında, Bölge Adliye Mahkemesi kararına ilişkin e-tebligatın yapıldığı 09.11.2024 tarihi itibariyle Av. ...’ın vekalet görevinin yasal olarak devam ettiği görülmüştür.

Bu durumda Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili Av. ...’a 09.11.2024 tarihinde tebliğ edilmiş olup, 18.12.2024 tarihinde davacının diğer vekili Av. ... tarafından sunulan temyiz dilekçesi süresinde değildir.

2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 364/2 maddesi ve 6100 Sayılı HMK'nin 366. maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken aynı Kanunun 352. maddesi uyarınca temyiz başvuru talebinin SÜRE AŞIMINDAN REDDİNE, 14.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.