Logo

1. Ceza Dairesi2023/7895 E. 2023/6559 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Açık ceza infaz kurumundan firar eden hükümlüye verilen hücreye koyma disiplin cezasının infaz hakimliği tarafından onaylanması işleminin hukuka uygun olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: 5275 sayılı Kanun'un 47. maddesinde belirtilen disiplin soruşturması sürelerine uyulmadan, hükümlünün firar tarihinden 27 gün sonra soruşturmaya başlanması ve savunma hakkının kısıtlanması nedeniyle verilen disiplin cezasının usul ve yasaya aykırı olması gözetilerek, infaz hakimliğinin disiplin cezasını onama kararı kanun yararına bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :İnfaz Hakimliği

SAYISI : 2017/2779 (E), 2017/2787 (K)

İNCELEME KONUSU KARAR Disiplin cezasının Onaylanmasına

TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : İlgili kararın kanun yararına bozulması

Nitelikli hırsızlık, işyeri dokunulmazlığını ihlal etme ve muhtelif suçlardan Gemlik Açık Ceza İnfaz Kurumunda hükümlü olarak bulunan ...'ın, firar etmek eylemi nedeniyle 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 44 üncü maddesinin üçüncü fıkrasının (ı) bendi uyarınca 15 gün hücreye koyma cezası ile cezalandırılmasına dair anılan Ceza İnfaz Kurumu Disiplin Kurulu Başkanlığının 29.05.2017 tarihli ve 2017/404 sayılı kararının şikayet edilmeksizin kesinleşmesini müteakip anılan disiplin cezası kararının onaylanmasına ilişkin ... 1. İnfaz Hâkimliğinin 16.06.2017 tarihli ve 2017/2779 Esas, 2017/2787 Karar sayılı kararı ile ilgili olarak;

Adalet Bakanlığının, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309 uncu maddesinin birinci fıkrası uyarınca, 17.08.2023 tarihli ve 94660652-105-16-24163-2022-Kyb sayılı evrakı ile kanun yararına bozma istemine istinaden düzenlenen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 26.09.2023 tarihli ve 2023/93518 sayılı Tebliğnamesi ile dava dosyası Daireye gönderilmekle, gereği düşünüldü;

I. İSTEM

Yargıtay Cumhuryet Başsavcılığının, 26.09.2023 tarihli ve 2023/93518 sayılı kanun yararına bozma isteminin;

“Dosya kapsamına göre, hükümlünün açık ceza infaz kurumundan firar etmiş olduğu tarihin 24.04.2017 olduğu nazara alındığında, 15.04.2020 tarihli ve 31100 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 27 nci maddesi ile değişiklik yapılmadan önceki hâli ile, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un “Disiplin soruşturması” başlıklı 47 nci maddesinin ikinci fıkrasında yer alan, “Hükümlülerin diğer disiplin cezalarını gerektiren eylemlerinin öğrenilmesinden itibaren derhal ve en geç iki gün içinde kurum en üst amirince atanan bir görevli tarafından soruşturmaya başlanır.” şeklindeki, aynı maddenin üçüncü fıkrasında yer alan, “Soruşturma en geç yedi gün içerisinde tamamlanır ve düzenlenen rapor ve ekleri disiplin kuruluna sunulur. Soruşturma süresi eylemin ve soruşturmanın niteliğine göre infaz hâkiminin yazılı onayı ile yedi güne kadar uzatılabilir.” şeklindeki ve yine aynı maddenin beşinci fıkrasında yer alan, “Disiplin cezaları disiplin kurulunca evrak üzerinden görüşülerek en geç üç gün içinde karara bağlanır.” şeklindeki düzenlemeler ile;

Benzer bir olaya ilişkin Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 13.01.2023 tarihli ve 2023/24 Esas, 2023/134 Karar sayılı ilâmında, "...hükümlü hakkında 5275 sayılı Kanun'un 47 nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca firar eyleminin öğrenildiği tarihten itibaren en geç 2 gün içerisinde Kurum en üst amiri tarafından atanan bir görevli tarafından soruşturmaya başlanması, hükümlünün firar eylemi ile ilgili olarak tüm bilgi ve belgelerin toplanması, varsa alınması gereken ifadelerin alınması, hükümlünün savunması alınmadan disiplin cezasının verilmesi mümkün olmadığından, İnfaz Hakimliğinden eylemin niteliği gereği hükümlü yakalandığında kullanılmak üzere ek süre talebinde bulunulması, hazırlanan disiplin soruşturması raporunun Disiplin Kurulu Başkanlığına sunulması, Disiplin Kurulu Başkanlığının da yasa gereği hükümlünün savunması alınmadan disiplin cezası verilemeyeceğinden, hükümlü yakalandığında disiplin soruşturmasının tamamlanması için dosyanın soruşturmacıya gönderilmesi ve sanığın hukuki durumunun savunması alındıktan sonra değerlendirilmesi yönünde bir karar alması, hükümlü yakalandığında dosyanın görevlendirilen soruşturmacıya gönderilmesi, yasada öngörülen süre içerisinde hükümlüye yazılı ya da sözlü olarak savunma yapma hakkı tanınması ve disiplin soruşturmasının tamamlanması gerekirken, Kanun'da öngörülen emredici ve hak düşürücü sürelere uyulmadan hükümlünün firar tarihinden 4 ay 18 gün sonra muhakkik görevlendirilmesi suretiyle soruşturmaya başlanılması nedeniyle verilen disiplin cezasının usûl ve yasaya aykırı olduğu anlaşılmakla,..." şeklinde

yer alan açıklamalar karşısında,

Belirtilen sürelere ve usullere uyularak disiplin soruşturmasının yapılması ve tamamlanması gerektiği, somut olayda ise, hükümlünün anılan ceza infaz kurumundan 17.04.2017 tarihinde 7 gün özel izne çıktığı, 24.04.2017 tarihinde teslim olması gerekirken dönmediği ve yasal 48 saat beklenildikten sonra 26.04.2017 tarihinde firar ettiğinin anlaşıldığı ve aynı gün hakkında tutanak tutulan hükümlünün, disiplin cezasını gerektiren eyleminin öğrenilmesinden itibaren iki gün içinde kurum en üst amirince atanan bir görevli tarafından soruşturmaya başlanılması gerekirken, disiplin soruşturmasının hükümlünün yakalandığı 23.05.2017 tarihinde başlatılmasını müteakip, adı geçen ceza infaz kurumunun 29.05.2017 tarihli ve 2017/404 sayılı ceza verme kararı ile hücreye koyma cezası uygulanmasına karar verildiği anlaşılmakla, hükümlü hakkında söz konusu sürelere ve soruşturma usulüne uyulmaksızın soruşturma yapılmış olması sebebiyle disiplin cezası verilemeyeceğinden, disiplin cezasının onaylanmasına karar verilmeyip, disiplin cezasının kaldırılması için dosyanın ceza infaz kurumu idaresine gönderilmesine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiştir.”

Şeklindeki gerekçeye dayandığı anlaşılmıştır.

II. GEREKÇE

1. 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309 uncu maddesinin, (1), (2) ve (3) üncü fıkraları;

(1) Hâkim veya mahkeme tarafından verilen ve istinaf veya temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşen karar veya hükümde hukuka aykırılık bulunduğunu öğrenen Adalet Bakanlığı, o karar veya hükmün Yargıtayca bozulması istemini, yasal nedenlerini belirterek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına yazılı olarak bildirir.

(2) Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, bu nedenleri aynen yazarak karar veya hükmün bozulması istemini içeren yazısını Yargıtayın ilgili ceza dairesine verir.

(3) Yargıtayın ceza dairesi ileri sürülen nedenleri yerinde görürse, karar veya hükmü kanun yararına bozar.

Şeklinde düzenlenmiştir.

2. 15.04.2020 tarihli ve 31100 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 27 nci maddesi ile değişiklik yapılmadan önceki 5275 sayılı Kanun'un “Disiplin soruşturması” başlıklı 47 nci maddesinin ikinci fıkrasının; “Hükümlülerin diğer disiplin cezalarını gerektiren eylemlerinin öğrenilmesinden itibaren derhal ve en geç iki gün içinde kurumun en üst amirince atanan bir görevli tarafından soruşturmaya başlanır.” düzenlemesini içerdiği, aynı maddenin üçüncü fıkrasında; “Soruşturma en geç yedi gün içerisinde tamamlanır ve düzenlenen rapor ve ekleri disiplin kuruluna sunulur. Soruşturma süresi eylemin ve soruşturmanın niteliğine göre infaz hâkiminin yazılı onayı ile yedi güne kadar uzatılabilir” dördüncü fıkrasında; “Savunma alınmadan disiplin cezası verilemez” yine aynı maddenin beşinci fıkrasında da “Disiplin cezaları disiplin kurulunca evrak üzerinden görüşülerek en geç üç gün içinde karara bağlanır.” düzenlemelerinin yer almaktadır.

3. Somut olayda; hükümlü hakkında 5275 sayılı Kanun'un 47 nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca firar eyleminin öğrenildiği tarihten itibaren en geç 2 gün içerisinde Kurum en üst amiri tarafından atanan bir görevli tarafından soruşturmaya başlanması, hükümlünün firar eylemi ile ilgili olarak tüm bilgi ve belgelerin toplanması, varsa alınması gereken ifadelerin alınması, hükümlünün savunması alınmadan disiplin cezasının verilmesi mümkün olmadığından, İnfaz Hakimliğinden eylemin niteliği gereği hükümlü yakalandığında kullanılmak üzere ek süre talebinde bulunulması, hazırlanan disiplin soruşturması raporunun Disiplin Kurulu Başkanlığına sunulması, Disiplin Kurulu Başkanlığının da yasa gereği hükümlünün savunması alınmadan disiplin cezası verilemeyeceğinden, hükümlü yakalandığında disiplin soruşturmasının tamamlanması için dosyanın soruşturmacıya gönderilmesi ve sanığın hukukî durumunun savunması alındıktan sonra değerlendirilmesi yönünde bir karar alması, hükümlü yakalandığında dosyanın görevlendirilen soruşturmacıya gönderilmesi, yasada öngörülen süre içerisinde hükümlüye yazılı ya da sözlü olarak savunma yapma hakkı tanınması ve disiplin soruşturmasının tamamlanması gerekirken, Kanun'da öngörülen emredici ve hak düşürücü sürelere uyulmadan hükümlünün firar tarihinden 27 gün sonra muhakkik görevlendirilmesi suretiyle soruşturmaya başlanılması nedeniyle verilen disiplin cezasının usûl ve yasaya aykırı olduğu anlaşılmaktadır.

4. Hücreye koyma disiplin cezasının infazına başlayabilmek için infaz hakiminin onayının alınması aşamasında kesinleşmiş disiplin cezasının esasına ilişkin olarak tarafların itiraz etme, İnfaz Hakimliğinin ve itiraz merciinin de kesinleşmiş disiplin cezası kararıyla ilgili olarak esastan inceleme yaparak, doğrudan kaldırma yetkisinin bulunmadığı, inceleme yetkisinin disiplin cezası verildiği sırada değerlendirme konusu yapılmayan ancak cezanın infazı aşamasında değerlendirmeye alınmasında zorunluluk bulunan hükümlünün sağlık durumu, infaza geçilmesi için gerekli hukuki ve fiili koşulların uygun olup olmadığı gibi hususlarla sınırlı olduğu, ancak bu incelemeleri yaptığı sırada kesinleşen disiplin cezasının usul ve yasaya aykırı olduğu ve bu nedenle infazının yapılmaması gerektiğinin anlaşılması durumunda, bu aşamada disiplin cezasının infazına başlanmasına yer olmadığına ve disiplin cezasının kaldırılması için idari işlemlerin başlatılması amacıyla yetkili ve görevli idari birimlere bildirimde bulunmasına karar verilmesi gerekmektedir.

5. Yukarıda açıklandığı gibi kanun da öngörülen emredici ve hak düşürücü sürelere uyulmadan hükümlünün firar tarihinden 27 gün sonra muhakkik görevlendirilmesi suretiyle soruşturmaya başlanılması nedeniyle verilen disiplin cezasının usûl ve yasaya aykırı olması nedeniyle disiplin cezasının infazına başlanmasına yer olmadığına, disiplin cezasının kaldırılması için idari işlemlerin başlatılması amacıyla yetkili ve görevli idari birimlere bildirimde bulunmasına karar verilmesi yerine onaylanmasına dair İnfaz Hakimliğince verilen karar Kanun’a aykırı olup, kanun yararına bozma talebi yerinde görülmüştür.

III. KARAR

1. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteminin KABULÜNE,

2. ... 1. İnfaz Hâkimliğince verilen 16.06.2017 tarihli ve 2017/2779 Esas, 2017/2787 Karar sayılı kararın 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin üçüncü fıkrası gereği, oy birliğiyle KANUN YARARINA BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

27.10.2023 tarihinde karar verildi.