Logo

1. Ceza Dairesi2023/7907 E. 2023/7441 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Hükmün açıklanması gereken suça ilişkin dava zamanaşımının dolup dolmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Sanığın işlediği kasten yaralama suçunun 8 yıllık olağan dava zamanaşımı süresine tabi olduğu, hükmün açıklanması sürecinde zamanaşımının durduğu süre de gözetildiğinde, hükmün açıklandığı tarihte zamanaşımının dolduğu gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuş ve davanın düşmesine karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

K A N U N Y A R A R I N A

B O Z M A

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi

SUÇ : Kasten yaralama

İNCELEME KONUSU

KARAR : Hükmün açıklanması suretiyle mahkûmiyet

KANUN YARARINA BOZMA

YOLUNA BAŞVURAN : Adalet Bakanlığının istemi üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı

TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : İlgili kararın kanun yararına bozulması

İstanbul 49. Asliye Ceza Mahkemesinin, 18.10.2022 tarihli ve 2022/277 Esas, 2022/768 Karar sayılı kararı ile hükümlünün, tabi tutulduğu denetim süresi içinde yeni bir kasıtlı suç işlediğinin ihbarı üzerine 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 231 ... maddesinin onbirinci fıkrası uyarınca hükmün açıklanması ile hükümlü hakkında kasten yaralama suçundan, 5237 sayılı Kanun'un 86 ncı maddesinin ikinci fıkrası, 29 uncu maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 52 nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca 1.500,00 TL adlî para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin netice cezanın türü ve miktarı itibarıyla, 5271 sayılı Kanun'un 272 nci maddesinin üçüncü fıkrasının (a) bendi uyarınca kesin nitelikte olması sebebiyle 18.10.2022 tarihinde kesinleştiği belirlenmiştir.

Adalet Bakanlığının, 5271 sayılı Kanun'un 309 uncu maddesinin birinci fıkrası uyarınca, 04.08.2023 tarihli ve 2023/9897 sayılı evrakı ile kanun yararına bozma istemine istinaden düzenlenen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 03.10.2023 tarihli ve KYB-2023/97460 sayılı Tebliğnamesi ile dava dosyası Daireye gönderilmekle, gereği düşünüldü:

I. İSTEM

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 03.10.2023 tarihli ve KYB-2023/97460 sayılı kanun yararına bozma isteminin;

“Dosya kapsamına göre, sanığın eylemine uyan anılan suç için kanunda öngörülen cezasının türü ve üst sınırına göre 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 66/1-e maddesi gereğince 8 yıl olağan zamanaşımı süresine tabi olduğu, suçun 24.07.2010 tarihinde işlendiği, sanık hakkında verilen 15.03.2012 tarihli hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının 20.04.2012 tarihinde kesinleştiği, sanığın denetim süresi içerisinde 30.04.2012 tarihinde yeniden suç işlediği, 5271 sayılı Kanun'un 231/8-son cümlesi gereğince 20.04.2012 ile 30.04.2012 tarihleri arasında dava zamanaşımı süresinin 10 gün süre ile durduğu ve zamanaşımı süresinin sanığın sorgusunun yapıldığı tarihte son kez kesildiği nazara alındığında; sanığın sorgusunun yapıldığı 15.03.2012 tarihinden hükmün açıklandığı 18.10.2022 tarihine kadar geçen 10 yıl 7 ay 3 günlük süreden, zamanaşımının durduğu 10 günlük süre mahsup edildiğinde geriye kalan 10 yıl 6 ay 26 günlük sürede olağan dava zamanaşımı süresinin tamamlandığı gözetilmeden, zamanaşımı nedeniyle düşme kararı verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiştir.”

Şeklindeki gerekçeye dayandığı anlaşılmıştır.

II. GEREKÇE

1. 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin dördüncü fıkrasının (d) bendinin; “Hükümlünün cezasının kaldırılmasını gerektiriyorsa cezanın kaldırılmasına, daha hafif bir cezanın verilmesini gerektiriyorsa bu hafif cezaya Yargıtay ceza dairesi doğrudan hükmeder.” şeklinde düzenlenmiştir.

2. Hükümlünün katılana vurarak basit bir tıbbi müdahale ile giderilebilir şeklinde yaraladığı anlaşılmıştır. 5237 sayılı Kanun'un Dava zamanaşımı başlıklı 66 ncı maddesinin inceleme konusu ile ilgili birinci fıkrasının (e) bendine göre; "(1) Kanunda başka türlü yazılmış olan haller dışında kamu davası; (e) Beş yıldan fazla olmamak üzere hapis veya adlî para cezasını gerektiren suçlarda sekiz yıl geçmesiyle düşer." 5237 sayılı Kanun'un Dava zamanaşımı süresinin durması veya kesilmesi başlıklı 67 nci maddesinin dördüncü fıkrasına göre ise; "Kesilme halinde, zamanaşımı süresi ilgili suça ilişkin olarak Kanunda belirlenen sürenin en fazla yarısına kadar uzar." Buna göre hükümlü hakkında açılan kamu davasına konu suçun, 5237 sayılı Kanun'un 86 ncı maddesinin ikinci fıkrası kapsamında bulunduğu ve 8 yıllık olağan, 12 yıllık olağanüstü zamanaşımı sürelerine tabi olduğu belirlenmiştir.

3. Hükümlünün atılı suçu 24.07.2010 tarihinde işlediği, Mahkemesince 15.03.2012 tarihinde savunmasının alındığı, 15.03.2012 tarihinde verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararın 20.04.2012 tarihinde kesinleştiği, hükümlünün 30.04.2012 tarihinde yeniden suç işlediği, 5271 sayılı Kanun'un 231 ... maddesinin sekizinci fıkrasının son cümlesi uyarınca zamanaşımının 20.04.2012

ilâ 30.04.2012 tarihleri arasında 10 gün süreyle durduğu, deneme süresinde işlenen suç tarihi olan 30.04.2012 tarihinden itibaren yeniden işlediği anlaşılmakla; 15.03.2012 tarihinden itibaren durma süresi de gözetildiğinde hükmün açıklandığı 18.10.2022 tarihine kadar 8 yıllık olağan zamanaşımı süresinin 25.03.2020 tarihinde dolması nedeniyle davanın düşmesine karar verilmesi gerektiğinden kanun yararına bozma talebi yerinde görülmekle, 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin dördüncü fıkrasının (d) bendi uyarınca bahse konu hukuka aykırılık Yargıtay tarafından giderilmiştir.

III. KARAR

1. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteminin KABULÜNE,

2. İstanbul 49. Asliye Ceza Mahkemesinin, 18.10.2022 tarihli ve 2022/277 Esas, 2022/768 Karar sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin üçüncü fıkrası gereği, oy birliğiyle KANUN YARARINA BOZULMASINA,

3. 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin dördüncü fıkrasının (d) bendi uyarınca bozma nedeninin hükümlünün cezasının kaldırılmasını gerektirdiğinden, hükümlü hakkındaki kamu davasının 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin sekizinci fıkrası gereği gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

04.12.2023 tarihinde karar verildi.