Logo

1. Ceza Dairesi2023/7919 E. 2024/7343 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Sanık hakkında kasten öldürmeye teşebbüs suçundan verilen cezanın miktarının hukuka uygun olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Sanığın mağduru yakın mesafeden üç el ateş ederek hayatı tehlike geçirecek şekilde yaralaması ve kemik kırıklarına sebebiyet vermesi karşısında, alt sınıra yakın ceza verilmesinin cezada orantılılık ilkesine aykırı olması ve meydana gelen zarar ile tehlikenin ağırlığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi

SAYISI : 2022/180 E., 2023/672 K.

SUÇLAR : Kasten öldürmeye teşebbüs, kasten yaralama, mala zarar verme, 6136 sayılı yasaya muhalafet

HÜKÜMLER : İncelenmeksizin iade, istinaf başvurusunun reddi, istinaf başvurularının esastan reddi, bozma

TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : İncelenmeksizin iade, temyiz başvurusunun reddi, temyiz başvurularının esastan reddi ile hükmün onanması, bozma

Sanık ... hakkında katılan ...'ya yönelik kasten yaralama suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına yönelik temyiz başvurusu; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 231/5. maddesi uyarınca verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararlarının Yargıtay Ceza Genel Kurulunun, 03.02.2009 tarihli ve 2008/11-250 Esas, 2009/13 Karar sayılı kararı ile 5271 sayılı Kanun’un 231/12. maddesi gereği karar tarihi itibariyle itiraz yoluna tabi olduğu gözetilerek inceleme dışı bırakılmıştır.

Sanık ... hakkında mala zarar verme suçundan verilen 1.000 TL adlÎ para cezasına yönelik temyiz başvurusu; bu hükme yönelik istinaf başvurusunun 5271 sayılı Kanun’un 279/1-b ve 272/3-a maddeleri gereğince reddine karar verildiği anlaşılmakla inceleme dışı bırakılmıştır.

Sanık ... hakkında kasten yaralama ve 6136 sayılı Yasa'ya muhalefet suçlarından kurulan hükümlerin temyizinin mümkün olmadığı belirlenmiştir.

Sanıklar hakkında kasten öldürmeye teşebbüs suçundan kurulan hükümler yönünden;

İlk Derece Mahkemesince verilen hükümlere yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Kanun'un 286/1. maddesi uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260/1. maddesi gereği temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 291/1. maddesi gereği temyiz istemlerinin süresinde olduğu, 294/1. maddesi gereği temyiz dilekçelerinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298/1. maddesi gereği temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.

Sanık ... müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin, 7079 sayılı Kanun’un 94. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanun’un 299/1. maddesi gereğince reddine karar verilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ

A. Bakırköy 14. Ağır Ceza Mahkemesinin, 15.11.2021 tarihli ve 2017/144 Esas, 2021/462 Karar sayılı kararı ile;

1. Sanık ...'ın katılan ...'a karşı eylemi sebebiyle kasten öldürmeye teşebbüs suçundan 5271 sayılı Kanun’un 223/2-e maddesi uyarınca beraatine,

2. Sanık ... hakkında katılan ...'ya karşı eylemi sebebiyle kasten öldürmeye teşebbüs suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 81/1, 35/2, 62 ve 53. maddeleri uyarınca 8 yıl 4 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına,

Karar verilmiştir.

B. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin, 18.05.2023 tarihli ve 2022/180 Esas, 2023/672 Karar sayılı kararı ile;

1. Sanık ... hakkında katılan ...'a karşı eylemi sebebiyle kasten öldürmeye teşebbüs suçundan kurulan beraat hükmüne yönelik katılan ... vekilinin istinaf başvurusunun 5271 sayılı Kanun’un 280/1-a maddesi uyarınca esastan reddine,

2. Sanık ... hakkında katılan ...'ya karşı eylemi sebebiyle kasten öldürmeye teşebbüs suçundan kurulan mahkûmiyet hükmüne yönelik katılan vekili ve sanık ... müdafiinin istinaf başvurularının 5271 sayılı Kanun’un 280/1-a maddesi uyarınca esastan reddine,

Karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ

1. Cumhuriyet savcısının temyiz sebepleri özetle; sanık ... hakkında katılan ...'e karşı eylemi sebebiyle kasten öldürmeye teşebbüs hükümleri uygulanırken üst sınıra yakın ceza verilmesi gerektiğine ilişkindir.

2. Katılan ... vekilinin temyiz sebepleri özetle; sanık ... hakkında kasten öldürmeye teşebbüs suçundan mahkûmiyet kararı verilmesi gerektiğine ilişkindir.

3. Katılan ... vekilinin temyiz sebepleri özetle; sanık ... hakkında kasten öldürmeye teşebbüs hükümleri uygulanırken üst sınıra yakın ceza verilmesi takdîri indirim hükümlerinin uygulanmaması gerektiğine ve ilişkindir.

4. Sanık ... müdafiinin temyiz sebepleri özetle; kararların gerekçesiz olduğu, delillerin hatalı değerlendirildiğine, eksik incelemeye, meşru savunma hükümlerinin uygulanmamasına sanık hakkında beraat kararı verilmesi gerektiğine ilişkindir.

III. GEREKÇE

A. Sanık ... hakkında katılan ...'a karşı kasten öldürmeye teşebbüs suçundan verilen beraat hükmüne yönelik temyiz istemleri yönünden;

Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan ve dosya kapsamına göre yeterli olduğu anlaşılan delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, Mahkemenin yargılama sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdîrine, incelenen dava dosyası içeriğine göre, sanığın üzerine atılı suçu işlediğine dair her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığından şüphe sanık lehine değerlendirilerek atılı suçtan beraat kararı verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiş, katılan ... vekilinin temyiz sebeplerinin incelenmesinde hükümde hukuka aykırılık bulunmamıştır.

B. Sanık ... hakkında katılan ...'ya karşı kasten öldürmeye teşebbüs suçundan kurulan mahkûmiyet hükmüne yönelik temyiz istemleri yönünden;

1. Sanıklar ile katılan ... arasında husumet bulunduğu, olay tarihinde katılan Mehmet'in akrabaları olan Karaboğa'nın akrabası olan katılan Lütfi'nin işlettiği restorantta bulundukları sırada sanık ...'nın katılan ...'e tabanca ile üç el ateş ederek kasık ve sırt bölgesinden yaraladığı, adlî tıp raporuna göre kasık bölgesindeki yaralanmanın hayatî tehlikeye sebebiyet verdiği, kırığın hayat fonksiyonlarına etkisinin orta (3.) derecede olduğu, sırt bölgesindeki yaralanmanın hayatî tehlikeye sebep olmadığı ancak oluşan kırığın orta (2.) derecede olduğu ve yaralanmaların basit tıbbî müdahale ile giderilemeyecek nitelikte olduğu anlaşılmıştır.

2. Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan ve dosya kapsamına göre yeterli olduğu anlaşılan delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin açıkça gösterildiği, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eksik incelemenin bulunmadığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, suç vasfının doğru şekilde belirlendiği, meşru savunma koşullarının oluşmadığı, yerinde, yeterli ve kanunî gerekçelerle takdîri indirim hükümlerinin uygulandığı anlaşıldığından hükümde bozma nedeni dışında hukuka aykırılık bulunmamıştır.

3. Oluşa ve dosya içeriğine göre; sanığın katılana yakın mesafeden üç el ateş ederek katılanı hayatî tehlike geçirecek şekilde yaraladığı ve kemik kırıklarının oluşmasına sebebiyet verdiğinin anlaşılması karşısında, sanık hakkında kasten öldürmeye teşebbüs suçu nedeniyle 9 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası öngören 5237 sayılı Kanun'un 35. maddesi ile uygulama yapılırken aynı Kanun'un 61. maddesindeki ölçütlerden "meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığı" dikkate alınarak aynı Kanun'un 3. maddesinde belirtilen "cezada orantılılık ilkesi" uyarınca alt ve üst sınırlar arasında makul düzeyin üzerinde ceza tayini gerekirken alt sınıra yakın hapis cezası belirlenmek suretiyle eksik ceza tayini hukuka aykırı bulunmuştur.

IV. KARAR

A. Sanık ... hakkında katılan ...'a karşı kasten yaralama suçundan kurulan mahkûmiyet hükmü ile 6136 sayılı yasaya muhalefet suçundan kurulan hükme yönelik temyiz istemleri yönünden;

İlk Derece Mahkemesince kasten yaralama suçundan hükmolunan cezanın tür ve miktarı ile istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince verilen esastan ret kararı nazara alınarak 5271 sayılı Kanun’un 286/2-a maddesinde yer verilen; “İlk derece mahkemelerinden verilen beş yıl veya daha az hapis cezaları ile miktarı ne olursa olsun adlî para cezalarına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine dair bölge adliye mahkemesi kararları”nın temyiz incelemesine tabi olmadığına ilişkin düzenleme ile incelemeye konu suçun, 5271 sayılı Kanun’un 286/3. maddesi kapsamında da bulunmadığı; sanık hakkında 6136 sayılı Yasa'ya muhalefet suçundan verilen bozma kararının da temyizinin mümkün olmadığı dikkate alındığında, sanık müdafiinin bu suçlara yönelen temyiz istemlerinin, 5271 sayılı Kanun’un 298/1. maddesi uyarınca, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle REDDİNE,

B. Sanık ... hakkında katılan ...'a karşı kasten öldürmeye teşebbüs suçundan verilen beraat hükmüne yönelik temyiz istemleri yönünden;

Gerekçe bölümünde (A) bendinde açıklanan nedenlerle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin, 18.05.2023 tarihli ve 2022/180 Esas, 2023/672 Karar sayılı kararında katılan vekili tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289/1. maddesi ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 302/1. maddesi gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,

C. Sanık ... hakkında katılan ...'ya karşı kasten öldürmeye teşebbüs suçundan kurulan mahkûmiyet hükmüne yönelik temyiz istemleri yönünden;

Gerekçe bölümünde (B-3) bendinde açıklanan nedenlerle katılan vekili ve Cumhuriyet savcısının temyiz istemleri eksik ceza tayini yönünden yerinde görüldüğünden İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin, 18.05.2023 tarihli ve 2022/180 Esas, 2023/672 Karar sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 302/2. maddesi gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliği ile BOZULMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304/2-a maddesi uyarınca Bakırköy 14. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

06.11.2024 tarihinde karar verildi.