Logo

1. Ceza Dairesi2023/8321 E. 2024/5786 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Hükümlü hakkında verilen disiplin cezasının infaz edilmemesinden kaynaklanan zamanaşımı nedeniyle silinip silinmeyeceği.

Gerekçe ve Sonuç: İnfaz hâkiminin, cezaevi idaresinin işlemlerinin kanunlara uygunluğunu denetlemekle görevli olduğu, disiplin cezasının infazına ilişkin karar veremeyeceği ve esastan inceleme yaparak zamanaşımı değerlendirmesinde bulunamayacağı gözetilerek, itiraz merciinin, hükümlünün talebi ile ilgisi olmayan başka bir hükümlünün disiplin cezasının silinmesine karar vermesi usul ve yasaya aykırı bulunarak bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

K A N U N Y A R A R I N AB O Z M A

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi

SAYISI : 2022/11 değişik iş

İNCELEME KONUSU KARAR: İtirazın kabulüne

KANUN YARARINA BOZMA

YOLUNA BAŞVURAN : Adalet Bakanlığının istemi üzerine YargıtayCumhuriyet Başsavcılığı

TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : İlgili kararın kanun yararına bozulması

İzmir 4 Nolu Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda hükümlü bulunan ...'nın, hakkında verilen 3 ay süre ile haberleşme veya iletişim araçlarından yoksun bırakma disiplin cezasının kesinleştiği ancak halen infazının yapılmadığından bahisle disiplin cezasının silinmesine yönelik talebinin reddine dair anılan Ceza İnfaz Kurumu Disiplin Kurulu Başkanlığının 06.12.2021 tarihli ve 2021/1004 sayılı kararına karşı yapılan şikâyetin reddine ilişkin Karşıyaka 2. İnfaz Hâkimliğinin 20.12.2021 tarihli ve 2021/2351 Esas, 2021/2426 Karar sayılı kararına karşı yapılan itirazın, bahse konu disiplin cezasının 3 ay içinde infazının gerektiği, infazın gecikmesinin aleyhe değerlendirilemeyeceği, bu süre içerisinde infaz edilmeyen disiplin cezasının zaman aşımına uğrayacağı ve silinmesi gerektiği gerekçesiyle kabulüne, Karşıyaka 2. İnfaz Hâkimliğinin 20.12.2021 tarihli kararının iptaline ve hükümlü hakkında verilen disiplin cezasının zamanaşımı nedeniyle silinme şartlarının oluştuğunun tespitine dair Karşıyaka 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 05.01.2022 tarihli ve 2022/11 değişik iş sayılı kararı ile ilgili olarak;

Adalet Bakanlığının, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309 uncu maddesinin birinci fıkrası uyarınca, 18.08.2023 tarihli ve 94660652-105-35-6142-2022-Kyb sayılı evrakı ile kanun yararına bozma istemine istinaden düzenlenen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 28.09.2023 tarihli ve 2023/94323 sayılı Tebliğnamesi ile dava dosyası Daireye gönderilmekle, gereği düşünüldü;

I. İSTEM

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 28.09.2023 tarihli ve 2023/94323 sayılı kanun yararına bozma isteminin;

“4675 sayılı İnfaz Hâkimliği Kanunu'nun 4 ncü maddesinde, infaz hakimlerinin görevlerinin;

''1. Hükümlü ve tutukluların ceza infaz kurumları ve tutukevlerine kabul edilmeleri, yerleştirilmeleri, barındırılmaları, ısıtılmaları ve giydirilmeleri, beslenmeleri, temizliklerinin sağlanması, bedensel ve ruhsal sağlıklarının korunması amacıyla muayene ve tedavilerinin yaptırılması, dışarıyla ilişkileri, çalıştırılmaları gibi işlem veya faaliyetlere ilişkin şikâyetleri incelemek ve karara bağlamak.

2. Hükümlülerin cezalarının infazı, müşahadeye tâbi tutulmaları, açık cezaevlerine ayrılmaları, izin, sevk, nakil ve tahliyeleri; tutukluların sevk ve tahliyeleri gibi işlem veya faaliyetlere ilişkin şikâyetleri incelemek ve karara bağlamak.

3. Hükümlü ve tutuklular hakkında alınan disiplin tedbirleri ve verilen disiplin cezalarının kanun, veya diğer mevzuat hükümlerine aykırı olduğu iddiasıyla yapılan şikâyetleri incelemek ve karara bağlamak.

4. Ceza infaz kurumları ve tutukevleri izleme kurullarının kendi yetki alanlarına giren ceza i-0o0faz kurumları ve tutukevlerindeki tespitleri ile ilgili olarak düzenleyip intikal ettirdikleri raporları inceleyerek, varsa şikâyet niteliğindeki konular hakkında karar vermek.

5. (Ek:14/4/2020-7242/4 md.) Cumhuriyet savcısının ceza ve güvenlik tedbirlerinin infazına ilişkin verdiği kararlara karşı yapılan şikâyetleri incelemek” olarak sayıldığı,

Mezkur Kanun'un İnfaz Hâkimliğine şikâyet ve usulün düzenlendiği 5 nci maddesinin birinci fıkrasında ise, ''Ceza infaz kurumları ve tutukevlerinde hükümlü ve tutuklular hakkında yapılan işlemler veya bunlarla ilgili faaliyetlerin ya da Cumhuriyet savcısının ceza ve güvenlik tedbirlerinin infazına ilişkin verdiği kararların kanun veya diğer mevzuat hükümlerine aykırı olduğu gerekçesiyle bu karar, işlem veya faaliyetlerin öğrenildiği tarihten itibaren onbeş gün, herhalde yapıldığı tarihten itibaren otuz gün içinde şikâyet yoluyla infaz hâkimliğine başvurulabilir'' hükmü ve İnfaz Hâkimliğince şikâyet üzerine verilen kararlar başlıklı 6 ncı maddenin birinci fıkrasında yer alan, ''Şikâyet başvurusu, 5 nci maddede yazılı sürenin geçmesinden sonra veya infaz hâkimliğinin görev ve yetki alanı dışında kalan bir karar, işlem veya faaliyete karşı ya da başvuru hakkı olmayan kimselerce yapılmışsa infaz hâkimi, başvuru dilekçesini esasa girmeden reddeder; şikâyet başvurusu başka bir yargı merciinin görevi içerisinde ise o mercie gönderir.'' şeklindeki mevzuat hükümleri hep birlikte değerlendirildiğinde;

Karşıyaka 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 05.01.2022 tarihli ve 2022/11 değişik iş sayılı kararı ile 3 ay süre ile haberleşme veya iletişim araçlarından yoksun bırakılmasına ilişkin İzmir Kadın Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürlüğünün 05.08.2016 tarihli ve 2016/515 sayılı kararı ile hükmedilen disiplin cezasının zamanaşımı nedeniyle silinme şartlarının oluştuğunun tespitine dair karar verilmiş ise de,

İnfaz Hâkimliğinin görevinin ceza infaz kurumunda yer alan tutuklu ve hükümlülere ilişkin cezaevi idaresinin eylem ve işlemlerinin şikâyet yolu ile kanun, tüzük, yönetmelik ve genelgeler ile hukukun genel ilkelerine uygunluğunun denetlenmesine ilişkin olduğu, şikâyet kabul edilse dahi idarenin yerine geçerek mahkemece bir karar verilmesinin mümkün bulunmadığı gözetilerek, şikâyetin reddine Karşıyaka 2. İnfaz Hâkimliğinin 20.12.2021 tarihli ve 2021/2351 Esas, 2021/2426 Karar sayılı kararına itiraz üzerine, İnfaz Hâkimliğinin şikâyet üzerine dahi inceleme yetkisinde bulunmayan disiplin cezasının esasının incelenmek sûretiyle İnfaz Hâkimliğinin inceleme yetkisi de aşılarak zamanaşımının değerlendiremeyeceği, yalnızca disiplin cezasının kesinleşmesinden itibaren infazının başladığını ve infazdan itibaren silme süresinin de buna göre hesaplanması gerektiği belirtilerek bu yönde cezaevi idaresi tarafından işlem yapılmasının ihbar edilebileceği gözetilmeden, mercii tarafından esastan inceleme yapılarak yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiştir.”

Şeklindeki gerekçeye dayandığı anlaşılmıştır.

II. GEREKÇE

1. 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309 uncu maddesinin, (1), (2) ve (3) üncü fıkraları;

(1) Hâkim veya mahkeme tarafından verilen ve istinaf veya temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşen karar veya hükümde hukuka aykırılık bulunduğunu öğrenen Adalet Bakanlığı, o karar veya hükmün Yargıtayca bozulması istemini, yasal nedenlerini belirterek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına yazılı olarak bildirir.

(2) Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, bu nedenleri aynen yazarak karar veya hükmün bozulması istemini içeren yazısını Yargıtayın ilgili ceza dairesine verir.

(3) Yargıtayın ceza dairesi ileri sürülen nedenleri yerinde görürse, karar veya hükmü kanun yararına bozar.

2. 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un “Disiplin Cezasını Gerektiren Eylemlerin Tekrarı, Disiplin Cezalarının İnfazı ve Kaldırılması” başlıklı 48. maddesinin 3.fıkrasının (a) ve (b) bendi ile 4. fıkrası,

(3) Disiplin cezalarının infazı;

a) Hücreye koyma ve odaya kapatma (Ek ibare: 14.04.2020 - 7242 S.K./28. md) cezasının infazına, infaz hâkiminin onayı ile başlanır. Hücreye koyma cezasına ilişkin diğer hükümler saklı kalmak üzere, kesinleşen disiplin cezalarının infazına derhâl başlanır. Birden fazla disiplin cezası verilmiş olması hâlinde, bu cezalar kesinleşme tarihleri sırasına göre ayrı ayrı infaz edilir. Bir cezanın infazı tamamlanmadan diğerinin infazına başlanmaz.

b) Disiplin cezalarının tamamı infaz edilip kaldırılmadıkça koşullu salıverilme işlemi yapılmaz, ancak bu süre hakederek salıverme tarihini geçemez.

(4) İnfaz edildiği tarihten itibaren disiplin cezasının kaldırılmasında ve iyi hâlin kazanılmasında aşağıda belirtilen süreler esas alınır;

a) Kınama cezası onbeş gün,

b) Bazı etkinliklere katılmaktan alıkoyma cezası bir ay,

c) Ücret karşılığı çalışılan işten yoksun bırakma cezası üç ay,

d) Haberleşme veya iletişim araçlarından yoksun bırakma veya kısıtlama cezası üç ay,

e) Ziyaretçi kabulünden yoksun bırakma cezası üç ay,

f) Hücreye koyma cezası 44 üncü maddenin ikinci fıkrasındaki hâllerde altı ay, üçüncü fıkrasındaki hâllerde bir yıl,

g) Hücre cezasına karşılık ziyaretçi kabulünden yoksun bırakma cezası, (f) bendinde belirtilen süre,

Sonunda disiplin cezası almamak ve iyi hâlli olmak koşuluyla (a) ve (b) bentlerinde belirtilen cezalar kurum en üst amiri tarafından, diğer bentlerde belirtilen cezalar, kurumun en üst amirinin önerisi ve disiplin kurulu kararıyla kaldırılır.

Şeklinde düzenlenmiştir.

3. 5275 sayılı Kanun’un 48. maddesinde hükümlüler hakkında verilen disiplin cezalarının infaz usulü ve yasal kaldırma süresi düzenlenmiştir. Bu düzenlemeye göre, hükümlüler hakkında verilen ve kesinleşen disiplin cezalarının infazına derhal başlanması, birden fazla kesinleşmiş disiplin cezası varsa, kesinleşme tarihleri esas alınarak sırasıyla ve ayrı ayrı infazlarının yapılması, bir disiplin cezasının infazı tamamlanmadan diğer disiplin cezasının infazına başlanmaması, her bir disiplin cezasının infazından sonra o disiplin cezası için öngörülen yasal kaldırma süresi içinde başka disiplin cezası almamak ve iyi halli olmak şartıyla yasal süre dolduktan sonra disiplin cezasının kaldırılması gerektiği, disiplin cezalarının tamamı infaz edilip kaldırılmadıkça şartla tahliye işleminin yapılmasının mümkün olmadığı ancak bu sürenin bihakkın tahliye tarihini geçemeyeceği anlaşılmaktadır.

4. Disiplin cezalarının infazında açıkça zamanaşımı süresi öngörülmemiş ise de, 5275 sayılı Kanun’un 48. maddesinin 3.fıkrası (b) bendindeki düzenleme dikkate alındığında, iyi halli olmadığı için şartla tahliye işlemi yapılmayan hükümlünün disiplin cezasının infazının bihakkın tahliye tarihine kadar yapılmasının mümkün olduğu anlaşılmaktadır.

5. Disiplin cezalarının tamamı infaz edilip kaldırılmadıkça hükümlünün şartla tahliye işleminin yapılması mümkün olmadığından, kanunda öngörülen her bir disiplin cezası için ayrı yasal kaldırma süresi öngörüldüğünden ve yasal kaldırma süresinin disiplin cezasının infaz edildiği tarihten itibaren başladığı kabul edildiğinden, kesinleşen disiplin cezasının hemen infazına başlanması, birden fazla disiplin cezası varsa kesinleşme tarihlerine göre sıraya alınarak sırası gelen disiplin cezasının infazının yapılması gerekmektedir.

6. Hükümlünün disiplin cezasının kesinleşmesine rağmen infazının kendisinden kaynaklanan bir kusur nedeniyle gecikmediği, idarenin kusuru nedeniyle infazının geç yapıldığı durumlarda, yasal kaldırma süresinin, verilen disiplin cezasının kesinleştiği tarihte infazına başlandığı kabul edilerek, infazı gereken süre eklenmek ve infazın tamamlandığı tarih geriye çekilmek suretiyle yasal kaldırma süresinin hükümlü lehine olacak şekilde yeniden belirlenmesi gerektiği kabul edilmelidir.

7.Somut olayda, şartla tahliye tarihi 20.11.2021, bihakkın tahliye tarihi 20.09.2023 olarak belirlenen ancak iyi halli olmadığı, kesinleşen ve infazı gereken birden fazla disiplin cezası bulunması nedeniyle şartla tahliye işlemi yapılmayan ve bihakkın tahliye tarihi dolmayan hükümlü hakkında bihakkın tahliye tarihini geçmeyecek şekilde kesinleşen disiplin cezalarının infazının yapılmasının ve yasal kaldırma süresinin beklenmesinin yasa gereği mümkün olduğu anlaşılmakla, hükümlünün 2018-2021 yıllarına ait kesinleşmiş fakat infaz edilmemiş disiplin cezalarının kaldırılmasına ilişkin talebinin reddine dair Ceza İnfaz Kurumu Disiplin Kurulu Başkanlığı tarafından verilen karara karşı yaptığı şikayetin reddi yerine,

hükümlü ...’nın talebi ile ilgisi olmayan başka bir hükümlüye ait olduğu anlaşılan, “Hükümlü İzmir Kadın Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürlüğü Disiplin Kurulu Başkanlığı 05.08.2016 tarih, 2016/515 sayılı kararı ile verilen 3 ay süre ile haberleşme veya iletişim araçlarından yoksun bırakma veya kısıtlama disiplin cezasının zamanaşımı nedeniyle silinme şartlarının oluştuğunun tespitine” dair itiraz merciince verilen karar Kanun’a aykırı olup, kanun yararına bozma talebi açıklanan bu sebeplerle yerinde görülmüştür.

III. KARAR

1. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteminin KABULÜNE,

2. Karşıyaka 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 05.01.2022 tarihli ve 2022/11 değişik iş sayılı kararın 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin üçüncü fıkrası gereği, oy birliğiyle KANUN YARARINA BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

20.09.2024 tarihinde karar verildi.