"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ:Ceza Dairesi
SAYISI : 2021/118 E. 2021/1231 K.
KATILANLAR:..., ... Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı
SUÇ : Yardım eden sıfatıyla nitelikli kasten öldürme
HÜKÜMLER: Mahkumiyet
İTİRAZNAME GÖRÜŞÜ : Bozma
İTİRAZA KONU KARAR: Temyiz istemlerinin esastan reddi ile hükümlerin onanması.
İTİRAZ EDEN: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı
Yargıtay 1. Ceza Dairesinin, 06.10.2022 tarihli ve 2022/1691 Esas, 2022/7710 Karar sayılı kararına karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 06.11.2023 tarihli ve KD-2023/97041 sayılı itirazı üzerine yapılan inceleme neticesinde;
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 308/1. maddesi uyarınca yapılan itiraz başvurusu üzerine dava dosyası, aynı Kanun’un 308/2. maddesi gereği Dairemize gönderilmekle, gereği düşünüldü:
I. İTİRAZ SEBEPLERİ
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itiraz başvurusu;
"Başsavcılığımızın itirazına konu olan sanıklar ..., ..., ... ile suça sürüklenen çocuklar ..., ... ve ...'ın durumunun ise farklılık gösterdiği değerlendirilmiştir. Olay yerini farklı açılardan ve kısmen tespit eden güvenlik kameraları kayıtlarına göre, sanık ...'ın hemen yanında bulunan sanıklar ..., ... ve suça sürüklenen çocuk ... ... olduğu halde maktul ile temas sağlayıp bıçaklama fiilini gerçekleştirmesi toplam 24 saniye sürmektedir. Bu sırada suça sürüklenen çocuk ...'ın maktule yönelik takip ve fiili müdahale halkasının dışında ve ikincil pozisyonda olduğu, çarşı içerisinde maktul ve arkadaşlarını arayan diğer grupta bulunan sanıklar ..., ..., ... ve suça sürüklenen çocuklar ... ile ...'ın ise saldırının devamı sırasında olay yerine geldikleri anlaşılmaktadır. Sanık ...'ın kuzeni Güney'in yaralandığı ilk olayın karşı tarafı olan grubun dört kişi olması nedeniyle sanıklar ve suça sürüklenen çocukların; bunların dördü ile de kavga edebilecekleri düşüncesiyle on kişilik kalabalık bir grup oluşturmaları, olayda kullanılmamış olmakla birlikte sanıklardan ...'ın üzerinde de bıçak bulunması, maktul ve arkadaşlarını aradıkları çarşıda iki gruba ayrılarak etkili takip sağlamaları karşısında, ilk olayın hesabını sormak amacıyla karşı gruptan bulabildikleri kişi veya kişilere yönelik etkili bir yaralama amacını taşıdıklarının, bir başka deyişle yardım düzeyinde kalan iştirak iradelerinin kasten yaralama suçuna yönelik olduğunun kabulünde zorunluluk bulunmaktadır. Buna rağmen itirazımıza konu sanıklar ve suça sürüklenen çocukların sanık ... ile buluşmaları ve ilk kavgayı öğrenmeleri sonrasında başından itibaren alınmış bir öldürme kararı ve kastı ile hareket ederek olay yerine geldiklerine veya olay yerinde gelişen öldürme kastına iştirak iradesiyle sanık Mert'in gerçekleştirmekte olduğu saldırı mahalline geldiklerine ilişkin delil bulunmamaktadır. Bu halde ortaya çıkan şüpheli hususlar lehe yorumlanarak; sanıklar ..., ..., ... ile suça sürüklenen çocuklar ..., ... ve ...'ın maktule yönelik olarak nitelikli yaralama kastıyla hareket ettikleri ancak olay içindeki diğer sanıklar ..., ... ve ... ile suça sürüklenen çocuk ... ... tarafından gerçekleştirilen neticenin kastlarını aşarak maktulün ölümü ile sonuçlandığı dikkate alınarak, "TCK'nın 87/4-İkinci cümlesi ve 39/1-2-a-c maddeleri" uyarınca "kasten yaralama sonucu ölüme neden olmaya yardım" suçundan cezalandırılmaları gerektiği düşünüldüğünden; İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesi tarafından sanıklar ..., ..., ... ile suça sürüklenen çocuklar ..., ... ve ... hakkında çocuğa karşı kasten öldürmeye yardım suçundan verilen hükümlerin onanmasına karar verilmesi yasaya aykırılık oluşturmaktadır." bahisle kararın sanıklar ..., ..., ... ile suça sürüklenen çocuklar ..., ... ve ... hakkında maktule yönelik eylemleri nedeniyle kurulan hükümlerin, fiillerin "kasten yaralama sonucu ölüme neden olmaya yardım" suçlarını oluşturduğu gerekçesiyle bozulmasına karar verilmesi talebine ilişkindir.
II. GEREKÇE
Dosya kapsamına göre; suça sürüklenen çocuklar ..., ..., ... ile sanıklar ..., ... ve ...'ın, itiraz dışı sanık ...'ın maktule yönelik öldürme suçuna iştirak ettikleri, maktulü itiraz dışı diğer sanık ve suça sürüklenen çocuklar ile birlikte aradıkları, tespit ettiklerinde birbirlerini yönlendirerek hep beraber kovaladıkları,
toplam 10 kişi tarafından kovalanan maktulün kaçışını engelleyerek direncini kırdıkları, maktul yere düştüğünde çevreledikleri, sanık Mert Zülfikar'ın bıçakla öldürme fiilini gerçekleştirdiği sırada, bu sanığın eylemine taraftar olmadıklarını gösterecek şekilde engelleyici bir söz ya da davranışta bulunmadıkları, maktulün yardım çağrısına duyarsız kaldıkları, suçun işlenmesinden önce ve işlenmesi sırasında suçun icrasını kolaylaştırarak, asıl faile destek ve cesaret verdikleri anlaşılmakla suça sürüklenen çocuklar ..., ..., ... ile sanıklar ..., ... ve ... hakkında maktule yönelik yardım eden sıfatıyla nitelikli kasten öldürme suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerinde isabetsizlik görülmediğinden, Dairemizce verilen temyiz istemlerinin esastan reddi ile hükümlerin onanmasına ilişkin kararının usul ve yasaya uygun olması nedeniyle, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının yerinde olmadığı sonucuna varılmıştır.
III. KARAR
1. Gerekçe bölümünde belirtilen nedenlerle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı İTİRAZININ oy birliğiyle REDDİNE,
2. 5271 sayılı Kanun’un 308/3. maddesi uyarınca Yargıtay 1. Ceza Dairesinin, 06.10.2022 tarihli ve 2022/1691 Esas, 2022/7710 Karar sayılı temyiz istemlerinin esastan reddi ile hükümlerin onanması kararı ile ilgili itirazı incelemek üzere dava dosyasının, Yargıtay Ceza Genel Kuruluna gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
08.07.2024 tarihinde karar verildi.