Logo

1. Ceza Dairesi2023/9055 E. 2024/2808 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Sanık hakkında kasten öldürme suçundan verilen mahkûmiyet hükmünde haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı ve cezada indirim yapılıp yapılmayacağı noktasında yaşanan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, maktulün hakaretleri karşısında işlediği fiilde etki-tepki dengesinin sanık aleyhine bozulduğu, sanığın maktulün evine silahlı ve rızası dışında girdiği, gün içinde yaşanan hakaretlerin etkisinin geçtiği ve fiilin asıl sebebinin maktulün işe gelmeyi reddetmesi olduğu gözetilerek, haksız tahrik hükümlerinin uygulanma koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi

SAYISI : 2023/502 E., 2023/451 K.

SUÇ : Kasten öldürme

HÜKÜM : Direnme

TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Bozma

Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçelerinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.

Sanık müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin, 7079 sayılı Kanun’un 94 üncü maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanun’un 299 uncu maddesinin birinci fıkrası gereği takdîren reddine karar verilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ

1. Aydın 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 11.04.2018 tarihli ve 2017/583 Esas, 2018/295 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında kasten öldürme suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 81 inci maddesinin birinci fıkrası, 29 uncu maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası ve 53 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 15 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

2. İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin, 03.12.2019 tarihli ve 2018/2232 Esas, 2019/2468 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik katılanlar vekilleri, sanık müdafiileri ve re'sen istinaf başvurularının 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

3. İzmir Bölge Adliyesi Mahkemesi 1. Ceza Dairesi kararının, katılanlar vekilleri ve sanık müdafii tarafından temyizi üzerine Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 26.04.2021 tarihli ve 2020/2110 Esas, 2021/7678 Karar sayılı kararı ile "sanık hakkında haksız tahrik hükümlerinin uygulanması suretiyle eksik ceza tayini" nedeniyle bozulmasına ve dava dosyasının 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi uyarınca İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

4. Aydın 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 06.10.2021 tarihli ve 2021/468 Esas, 2021/560 Karar sayılı kararı ile 5271 sayılı Kanun’un 307 nci maddesinin 4 üncü fıkrası uyarınca direnilmesi ile sanık hakkında kasten öldürme suçundan 5237 sayılı Kanun’un 81 inci maddesinin birinci fıkrası, 29 uncu maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası ve 53 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 15 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

5. İlk Derece Mahkemesince verilen direnme kararının, katılanlar vekilleri ve sanık müdafii tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay 1. Ceza Dairesinin, 07.02.2022 tarihli ve 2021/12960 Esas, 2022/295 Karar sayılı kararı ile dosyanın direnme konusunda karar verilmek üzere Yargıtay Ceza Genel Kuruluna tevdiine, karar verilmiştir.

6. Yargıtay Ceza Genel Kurulunun, 22.03.2022 tarihli ve 2022/1-104 Esas, 2022/197 Karar sayılı kararı ile "Cumhuriyet savcısından esas hakkındaki görüşü sorulmadan, hazır bulunan sanık ve müdafilerine esasa ilişkin savunmaları tespit edilmeden ve sanığa son söz hakkı tanınmadan yargılamanın bitirilmesi suretiyle sanığın savunma hakkının kısıtlanması" nedenleriyle hükmün bozulmasına, dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

7. Aydın 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 02.11.2022 tarihli ve 2022/262 Esas, 2022/577 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında kasten öldürme suçundan, 5237 sayılı Kanun'un 81 inci maddesinin birinci fıkrası, 29 uncu maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası ve 53 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 15 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

8. Aydın 1. Ağır Ceza Mahkemesi kararının, katılanlar vekilleri ve sanık müdafii tarafından temyizi üzerine Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 06.07.2023 tarihli ve 2023/2209 Esas, 2023/4808 Karar sayılı kararı ile "sanık hakkında haksız tahrik hükümlerinin uygulanması suretiyle eksik ceza tayini" nedeniyle bozulmasına ve dava dosyasının 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi uyarınca İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

9. Aydın 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 04.10.2023 tarihli ve 2023/502 Esas, 2023/451 Karar sayılı kararı ile 5271 sayılı Kanun’un 307 nci maddesinin 4 üncü fıkrası uyarınca direnilmesi ile sanık hakkında kasten öldürme suçundan 5237 sayılı Kanun’un 81 inci maddesinin birinci fıkrası, 29 uncu maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası ve 53 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 15 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ

1. Katılanlar Ali ve ... vekilinin temyiz nedenleri, suç vasfına, haksız tahrike, takdiri indirim nedenlerine,

2. Katılanlar Aybora ve Gönül vekilinin temyiz nedenleri, haksız tahrike, vekalet ücretine,

3. Sanık müdafiilerinin temyiz nedenleri, sübuta, haksız tahrik derecesine, ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR

1. Sanık ve maktulün arkadaş oldukları, olay günü gündüz birlikte bir süre vakit geçirdikleri ve sanığın maktule 50 TL para verdiği ve akşam geleceğini söylediği, akşam saatlerinde sanığın maktulü telefonla aradığı, maktulün evinde istirahat etmesi nedeniyle telefonu açmaması yüzünden sanık ile maktulün telefonda tartıştıkları, sonrasında sanığın maktulün eşi ...'i telefonu ile aradığı ve mesaj gönderdiği, bunun üzerine ...'in de kendi telefonunu kapattığı, sinirlenen sanığın taşıma ruhsatlı tabancasını yanına alarak maktulün ikametinin önüne geldiği ve kapı zilini çaldığı, kapıyı açan maktulün oğlu ...nin sanığı sakinleştirmeye ve içeri girmesine engel olmaya çalışması üzerine sanığın ...yi itip dışarı savurduğu, ...nin sanığın peşinden gelmek istemesi üzerine tekrar ittirdiği, sanığın maktulün ikametinin içerisine girdiği, burada maktul ve eşiyle tartışmaya başladığı, tartışmanın büyüyürek kavgaya dönüştüğü, aralarında boğuşma yaşandığı, ...'in aralamaya çalıştığı ancak aldığı yumruk darbesi ile başarılı olamadığı, bu sırada sanığın yanında getirdiği tabancayı maktulün ensesine dayayıp ateş ederek maktulün ölümüne neden olduğu belirlenmiştir.

2. Katılanların beyanları, tanık beyanları, sanık savunması, Adli Tıp Kurumu İzmir Adli Tıp Grup Başkanlığının, 08.06.2017 tarihli otopsi raporu, ölü muayene tutanağı, adli raporlar, maktule ait cep telefonu incelemesine dair bilirkişi raporu, olay yeri inceleme raporu, uzmanlık raporları, nüfus kayıtları, adli sicil kayıtları, muhtelif tutanaklar ve tüm evrak dosyada mevcuttur.

IV. GEREKÇE

Maktule ait cep telefonunun incelenmesinde, olay günü öğlen saatlerinde maktulün sanığa hakaret içerikli mesaj gönderdiği, sanığın da yine aynı şekilde hakaret içerikli birçok mesaj ile karşılık verdiği, sanık beyanlarından anlaşılacağı üzere sonrasında buluşarak birlikte vakit geçirdikleri hatta sanığın maktule parası olmaması nedeniyle 50 TL para verip gönderdiği, bu suretle taraflar arasındaki bu tür mesajlaşmaların birbirlerini incitmediğinin anlaşıldığı, gündüz atılan hakaret içerikli mesajlar nedeniyle sanığın haksız tahrik altında kalmadığının anlaşıldığı, akşam saatlerinde sanığın maktulü bahçeye çalıştırmaya götürmek istediği, maktulün istirahatte olduğu için talebini uygun karşılamadığı ve sanığa hakaret içerikli bir mesaj gönderdiği, sanık aradığında telefonunu oğluna açtırdığı, sanık yine maktulün eşini aradığında eşinin telefonunu kapattırdığı, maktulün sanığa gönderdiği mesajdan yaklaşık iki saat sonra sanığın maktule ve oğluna hakaret içerikli mesajlar gönderdiği, sonrasında sanığın maktulün ikameti önüne gelip zile bastığı, kapıyı açan maktulün oğlunu iterek üzerinde silah bulunur vaziyette gece vakti maktulün ikametine rızasız girdiği, ardından yaşanan tartışma sonucu sanığın maktulü öldürdüğü olayda,

Akşam saatlerinde maktulün hakaretiyle başlayan olaylar silsilesinde ilk haksız eylemin maktulden geldiği, ancak sanığın devamında maktule ve oğluna hakaret içerikli pek çok mesajlar gönderdiği, tarafların gün içinde hiç bir şey olmamış gibi dostane bir şekilde bir araya gelmeleri ve sanığın maktulün evine gitme nedeninin bu hakaret mesajları olmadığı, tartışmanın asıl nedeninin maktulün telefonlara cevap vermemesi ve işe gelmek istemeyişinin olduğu sonrasında maktulün evine gittiği, maktulün ikamet kapısını açan oğluna cebir uygulayarak ikametlerine gece vakti, üzerinde silah bulunur vaziyette rıza hilafına girdiği nazara alındığında etki-tepki dengesinin sanık aleyhine bozulduğu, öte yandan, sanığın hazırlık aşamasında alınan beyanında maktulün olay öncesinde kendisine hakaret ettiği yönünde bir anlatımının da bulunmadığı, bu suretle hakaret etkisi alında eylemlerini gerçekleştirmediği anlaşıldığından, sanık hakkında 5237 sayılı Kanun'un 29 uncu maddesinin birinci fıkrasının uygulanma koşullarının oluşmadığı gözetilmeden eksik ceza tayini hukuka aykırı bulunduğundan, Mahkemenin direnme kararı yerinde görülmemiştir.

V. KARAR

Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle direnme kararı yerinde görülmediğinden Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 06.07.2023 tarihli ve 2023/2209 Esas, 2023/4808 Karar sayılı bozma kararının, Daire Başkanı ... ve Üye ...'ın karşı oyları ile Tebliğname'ye uygun olarak, oy çokluğu ile DÜZELTİLMESİNE YER OLMADIĞINA,

Hükmolunan ceza miktarı ve tutuklulukta geçirilen süre dikkate alınarak sanık müdafiilerinin tahliye taleplerinin REDDİNE,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 307 nci maddesinin dördüncü fıkrası gereğince direnme kararını incelemek üzere Yargıtay Ceza Genel Kuruluna GÖNDERİLMESİNE,

24.04.2024 tarihinde karar verildi.

KARŞI OY

Mahkemenin kabul ve uygulamasında hukuka aykırılık bulunmadığından direnme kararının onanmasına karar verilmesi görüşünde bulunduğumuzdan Dairemiz sayın çoğunluğunun görüşüne iştirak etmiyoruz. 26.04.2024