Logo

1. Ceza Dairesi2023/9067 E. 2024/3391 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Şartla tahliye edilen hükümlünün, tahliye olmadan önce kesinleşen başka bir cezasının infazı nedeniyle cezaevinde kaldığı süre içerisinde işlediği suçlar nedeniyle şartla tahliyesinin geri alınıp alınamayacağı.

Gerekçe ve Sonuç: Koşullu salıvermeden önce kesinleşen ancak içtimaya dahil edilmeyen cezanın infazı nedeniyle hükümlünün cezaevinde kalması halinde, denetim süresinin başlamayacağı ve bu süreçte cezaevinde işlenen suçlar nedeniyle şartla tahliyenin geri alınamayacağı gözetilerek, mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi

SAYISI : 2023/722 değişik iş

TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : İlgili kararın kanun yararına bozulması

Silahla tehdit, görevi yaptırmamak için direnme, kasten yaralama, mala zarar verme ve eşe karşı kasten yaralama suçlarından Uşak 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 26.07.2016 tarihli ve 2016/249 değişik iş sayılı içtima kararı ile 5 yıl 29 ay hapis cezasına hükümlü ...'un, iş bu cezasının infazı sırasında, Uşak 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 23.07.2018 tarihli ve 2018/195 değişik iş sayılı kararıyla 25.07.2018 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere şartla tahliye edilmesini müteakip, adı geçen hükümlünün denetim süresi içinde 07.03.2019 tarihinde işlemiş olduğu hakaret ve tehdit suçlarından Uşak 7. Asliye Ceza Mahkemesinin 24.11.2020 tarihli ve 2019/160 Esas, 2020/564 Karar sayılı kararıyla 4 ay 5 gün ve 8 ay 10 gün hapis cezaları ile 23.07.2019 tarihinde işlemiş olduğu hükümlü veya tutuklunun kaçması suçundan Uşak 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 19.02.2020 tarihli ve 2019/659 Esas, 2020/162 Karar sayılı kararıyla 7 ay hapis cezasına mahkûm olması sebebiyle, şartla tahliyenin geri alınmasına, ikinci suçun işlendiği 07.03.2019 tarihi ile bihakkın tahliye tarihi olan 03.01.2022 tarihi arasındaki sürenin aynen infazına dair Uşak İnfaz Hâkimliğinin 06.01.2022 tarihli ve 2022/52 Esas, 2022/67 Karar sayılı kararına karşı yapılan itirazın reddine ilişkin mercii Uşak 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 03.02.2022 tarihli ve

2022/19 değişik iş sayılı kararı ile; anılan kararı takiben, Afyonkarahisar Cumhuriyet Başsavcılığınca Uşak İnfaz Hâkimliğinin 06.01.2022 tarihli aynen infaz kararı uyarınca düzenlenen 21.02.2023 tarihli ve 2023/7-2613 sayılı müddetnameye karşı yapılan itirazın kabulü ile anılan müddetnamenin iptaline dair Afyonkarahisar İnfaz Hâkimliğinin 28.03.2023 tarihli ve 2023/1446 Esas, 2023/2205 Karar sayılı kararına karşı Afyonkarahisar Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yapılan itirazın kabulü ile anılan kararın kaldırılmasına ilişkin mercii Afyonkarahisar Ağır Ceza Mahkemesinin 16.05.2023 tarihli ve 2023/722 değişik iş sayılı kararı ile ilgili olarak;

Adalet Bakanlığının, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309 uncu maddesinin birinci fıkrası uyarınca, 09.10.2023 tarihli ve 94660652-105-03-15545-2023-Kyb sayılı evrakı ile kanun yararına bozma istemine istinaden düzenlenen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 13.11.2023 tarihli ve 2023/109736 sayılı Tebliğnamesi ile dava dosyası Daireye gönderilmekle, gereği düşünüldü;

I. İSTEM

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 13.11.2023 tarihli ve 2023/109736 sayılı kanun yararına bozma isteminin;

"Uşak 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 26.07.2016 tarihli ve 2016/249 değişik sayılı içtima kararıyla 5 yıl 29 ay hapis cezasına hükümlü ... hakkında Uşak Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 17.08.2016 tarihli ve 2014/3235 sayılı müddetnamede, hükümlünün cezasının 5 yıl 29 ay hapis, cezaevine giriş tarihinin 19.08.2014, hakederek tahliye tarihinin 08.10.2021, koşullu salıverme tarihinin 28.04.2018 olarak belirlendiği,

Uşak İnfaz Hâkimliğinin 18.08.2016 tarihli ve 2016/664 Esas, 2016/648 Karar sayılı kararı ile hükümlünün cezasının koşullu salıverilme tarihine kadar olan kısmının denetimli serbestlik tedbiri uygulanmak suretiyle infaz edilmesine ilişkin karar verilmesini müteakip, hükümlünün denetimli serbestlik tedbirinin gereklerine uymamakta ısrar ettiğinden bahisle Uşak İnfaz Hâkimliğinin 07.08.2017 tarihli ve 2017/857 Esas, 2017/866 Karar sayılı kararı ile hükümlünün kapalı ceza infaz kurumuna iadesine karar verilmesini takiben, Uşak Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 31.10.2017 tarihli ve 2014/3235 sayılı müddetnamede hükümlünün cezaevine giriş tarihinin 28.10.2017, hakederek tahliye tarihinin 03.01.2022, koşullu salıverme tarihinin 25.07.2018 olarak belirlendiği,

Diğer yandan, Uşak 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 26.07.2016 tarihli ve 2016/249 değişik sayılı içtima kararının yanında, hükümlünün hükümlü veya tutuklunun kaçması suçundan 5 ay hapis cezası ile mahkûmiyetine ve cezasının 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 58 inci maddesi gereğince ikinci kez mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ilişkin Uşak 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 31.10.2017 tarihli ve 2017/420 Esas, 2017/462 Karar sayılı kararının 29.11.2017 tarihinde kesinleştiği ve anılan karar uyarınca Uşak Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 26.07.2018 tarihli ve 2018/204 sayılı zincirleme müddetnamede hükümlünün cezasının 5 ay hapis, cezaevine giriş tarihinin 25.07.2018, hakederek tahliye tarihinin 22.12.2018 olarak belirlendiği,

Hükümlünün Uşak Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 30.10.2017 tarihli ve 2014/3235 sayılı müddetnamesine istinaden 25.07.2018 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere Uşak 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 23.07.2018 tarihli ve 2018/195 değişik iş sayılı kararı ile şartla tahliyesine karar verildiği, ancak fiilen tahliye edilmeyerek Uşak Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 26.07.2018 tarihli ve 2018/204 sayılı zincirleme müddetnameye istinaden Uşak E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda anılan cezasının infazına başlandığı,

Hükümlünün anılan müddetnameye istinaden infazı tamamlamasını müteakip, hükümlünün nitelikli yağma suçundan 4 yıl 7 ay hapis cezası ile mahkûmiyetine dair Uşak 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 30.05.2014 tarihli ve 2011/231 Esas, 2014/181 Karar sayılı kararının 14.05.2018 tarihinde kesinleşmesi üzerine anılan mahkûmiyet kararı uyarınca Uşak Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 24.12.2018 tarihli ve 2018/3511 sayılı zincirleme müddetnamede hükümlünün cezasının 4 yıl 7 ay hapis, cezaevine giriş tarihinin 22.12.2018, hakederek tahliye tarihinin 19.07.2023, koşullu salıverilme tarihinin 05.04.2021 olarak belirlendiği ve bu kez 24.12.2018 tarihli müddetnameye istinaden Uşak E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda cezasının infazına başlanıldığı, anılan cezasının infazı sırasında 07.03.2019 tarihinde ceza infaz kurumunda telefon aracılığıyla işlediği tehdit ve hakaret suçlarından Uşak 7. Asliye Ceza Mahkemesinin 24.11.2020 tarihli ve 2019/160 Esas, 2020/564 Karar sayılı kararıyla verilen 4 ay 5 gün ve 8 ay 10 gün hapis cezalarının 28.09.2021 tarihinde; 23.07.2019 tarihinde Uşak Açık Ceza İnfaz Kurumundan firar etmesi sebebiyle hükümlü veya tutuklunun kaçması suçundan Uşak 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 19.02.2020 tarihli ve 2019/6659 Esas, 2020/162 Karar sayılı kararıyla verilen 7 ay hapis cezasının ise 16.09.2020 tarihinde kesinleşmesi sebebiyle, şartla tahliyenin geri alınmasına, ikinci suçun işlendiği 07.03.2019 tarihi ile bihakkın tahliye tarihi olan 03.01.2022 tarihi arasındaki sürenin aynen infazına dair Uşak İnfaz Hâkimliğinin 06.01.2022 tarihli ve 2022/52 Esas, 2022/67 Karar sayılı kararına karşı yapılan itirazın mercii Uşak 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 03.02.2022 tarihli ve 2022/19 değişik iş sayılı kararı ile reddine karar verildiği,

Uşak 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 03.02.2022 tarihli kararını takiben Afyonkarahisar Cumhuriyet Başsavcılığınca Uşak İnfaz Hâkimliğinin 06.01.2022 tarihli aynen infaz kararı uyarınca düzenlenen 21.02.2023 tarihli ve 2023/7-2613 sayılı müddetnameye karşı yapılan itirazın, hükümlünün ihlal niteliğindeki suç tarihlerinde cezaevinde olduğu ve tahliye olup denetim sürecine girmediği, bu durumda hükümlü hakkında koşullu salıverilmeden söz edilemeyeceği ve yaptırım olarak koşullu salıverilme kararının geri alınıp aynen infaz kararı verilemeyeceğinden bahisle kabulü ile anılan müddetnamenin iptaline dair Afyonkarahisar İnfaz Hâkimliğinin 28.03.2023 tarihli ve 2023/1446 Esas, 2023/2205 Karar sayılı kararına karşı Afyonkarahisar Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yapılan itirazın, mercii Afyonkarahisar Ağır Ceza Mahkemesinin 16.05.2023 tarihli ve 2023/722 değişik iş sayılı kararı ile hükümlünün ceza infaz kurumundan tahliye edilmemesinin verilen şartla tahliye kararını ortadan kaldırmayacağı, mevcut şartla tahliye kararı uyarınca hükümlünün denetim süresi içerisinde kasıtlı suç işlemesi nedeniyle koşullu salıverilme kararının geri alınmasının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçeleriyle kabulüne ve anılan kararın kaldırılmasına karar verildiği anlaşılmakla;

1- Dosya kapsamına göre,

Hükümlü henüz koşullu salıvermeden önce 29.11.2017 tarihinde kesinleşerek infaza gelen cezasının ayrı bir müddetname konusu yapılmayıp, çözülecek olan içtima kararındaki cezalar ile sonradan kesinleşerek infaza gelen cezaların toplanması suretiyle yeni bir içtima kararı verilmesi; bu yeni içtima kararı uyarınca da tek bir müddetname düzenlenip, bu müddetnamede belirlenecek olan yeni koşullu salıverme ve bihakkın tahliye tarihlerine göre hükümlünün hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde kararlar verilmesinde,

2- Kabule göre de;

Benzer bir olay nedeniyle Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 03.12.2021 tarihli ve 2021/12431 Esas, 2021/14643 Karar sayılı ilâmında yer alan, "... Benzer bir olay nedeniyle Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 20.04.2021 tarihli ve 2019/1-434 Esas, 2021/155 Karar sayılı ilamında, " Somut olaydaki

gibi durumlarda ise, yani almış olduğu cezadan dolayı hakkında koşullu salıverilme kararı verilen bir hükümlünün, koşullu salıverilme tarihinden önce işleyip de içtimaya dâhil edilmeyen başka bir cezasının infazına başlanılması, başka bir ifadeyle koşullu salıverilmesine rağmen başka bir cezasının infazı nedeniyle cezaevinden ayrılmaması hâlinde, hükümlü hakkında koşullu salıverilme kararı verilmiş olsa da cezaevi dışına çıkmadığı için denetim süresinin başladığından da söz edilemez. Bu nedenle, cezaevinden ayrılmaması nedeniyle denetim süresi başlamayan bir hükümlünün, cezevindeyken sonradan işlediği başka bir suç nedeniyle koşullu salıverilme kararının geri alınması da hakkaniyete aykırı sonuçlar doğuracaktır." şeklindeki açıklamalar nazara alındığında,

Hükümlünün içtima kararına dahil olmayan bir başka suçun infazı nedeniyle ceza infaz kurumunda bulunması nedeniyle koşullu salıverilmenin denetim süresinin başladığından bahsedilemeyeceği ve bu esnada işlenen hükümlü veya tutuklunun kaçması suçunu işlemiş olmasının koşullu salıverilmesinin geri alınmasına neden olmayacağı gözetilmeden, yazılı şekilde kararlar verilmesinde isabet görülmemiştir."

Şeklindeki gerekçeye dayandığı anlaşılmıştır.

II. GEREKÇE

1. 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309 uncu maddesinin, (1), (2) ve (3) üncü fıkraları;

(1) Hâkim veya mahkeme tarafından verilen ve istinaf veya temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşen karar veya hükümde hukuka aykırılık bulunduğunu öğrenen Adalet Bakanlığı, o karar veya hükmün Yargıtayca bozulması istemini, yasal nedenlerini belirterek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına yazılı olarak bildirir.

(2) Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, bu nedenleri aynen yazarak karar veya hükmün bozulması istemini içeren yazısını Yargıtayın ilgili ceza dairesine verir.

(3) Yargıtayın ceza dairesi ileri sürülen nedenleri yerinde görürse, karar veya hükmü kanun yararına bozar.

2. 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 108 inci maddesinin (3) üncü fıkrası;

(3) İkinci defa tekerrür hükümlerinin uygulanması durumunda, hükümlü koşullu salıverilmez. (Ek cümle:14/4/2020-7242/49 md.) Hükümlü hakkında ikinci defa tekerrür hükümlerinin uygulanacağı hükümde belirtilir.

3. 7242 sayılı Kanun'un 42 nci maddesi ile değişik 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 99 uncu maddesi;

(1) Bir kişi hakkında hükmolunan herbir ceza diğerinden bağımsızdır, varlıklarını ayrı ayrı korurlar. Ancak, bir kişi hakkında başka başka kesinleşmiş hükümler bulunur ise, 107 nci maddenin uygulanabilmesi yönünden infaz hâkimliğinden bir toplama kararı istenir. Adli para cezasından çevrilen ve ceza infaz kurumunda infaz edilme aşamasına gelen hapis cezaları da toplama kararma dahil edilir. (Ek cümle 14.04.2020 - 7242 S.K./42. md)

Şeklinde düzenlenmiştir.

4. Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 20.04.2021 tarihli ve 2019/1-434 Esas, 2021/155 Karar sayılı ilamında, "...koşullu salıverilme hükümlerinin uygulanmadığı cezalar diğer cezalarla toplanmamalıdır." " .......hakkında koşullu salıverilme kararı verilen bir hükümlünün, koşullu salıverilme tarihinden önce işleyip de içtimaya dâhil edilmeyen başka bir cezasının infazına başlanılması, başka bir ifadeyle koşullu salıverilmesine rağmen başka bir cezasının infazı nedeniyle cezaevinden ayrılmaması hâlinde, hükümlü hakkında koşullu salıverilme kararı verilmiş olsa da cezaevi dışına çıkmadığı için denetim süresinin başladığından da söz edilemez. Bu nedenle, cezaevinden ayrılmaması nedeniyle denetim süresi başlamayan bir hükümlünün, cezevindeyken sonradan işlediği başka bir suç nedeniyle koşullu salıverilme kararının geri alınması da hakkaniyete aykırı sonuçlar doğuracaktır." şeklinde kabul edilmiştir.

5. Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 04.05.1992 tarihli ve 1/67-129 sayılı kararına göre; "...cezaların toplanmasına konu olabilecek hüküm veya ceza kararnamelerin fiilen ve hukuken infazının olanaklı bulunması zorunludur. Yasada düzenlenen belli bir infaz şekli olan koşullu salıverilme hükümlerinin uygulanmasından sonra cezanın fiilen ve hukuken infaz edildiğinin kabulü gerekir. Böylece hukuken ve fiilen infaz edilmiş bir ceza nedeniyle hükümlünün tekrar cezaevine alınmasına olanak yoktur. Öyleyse koşullu salıverilmesine karar verilen hükümlünün, o suç nedeniyle bir daha cezaevine alınamayacağı göz önüne alındığında, koşullu salıverme tarihinden sonra bihakkın salıverme tarihinden önce kesinleşen mahkûmiyetlerinin, koşullu salıverme kararı verilen kararlarla toplanmasına yasal olanak bulunmamaktadır. Ancak içtima edilmesi mümkün cezaların içtima ettirilmeksizin birbirinden bağımsız olarak ayrı ayrı infaza konu yapılması infazda karışıklığa ve sorunlara sebep olacağı gözetilerek uygulama yapılması büyük önem taşımaktadır.

6. Somut olayda, Uşak 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 26.07.2016 tarihli ve 2016/249 değişik sayılı içtima kararıyla 5 yıl 29 ay hapis cezasına hükümlü ... hakkında Uşak Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 31.10.2017 tarihli ve 2014/3235 sayılı müddetnamede hükümlünün cezaevine giriş tarihinin 28.10.2017, hakederek tahliye tarihinin 03.01.2022, şartla tahliye tarihinin 25.07.2018 olarak belirlendiği, hükümlünün bu belirlenen şartla tahliye tarihinden önce 14.05.2018 tarihinde kesinleşerek infaza gelen 4 yıl 7 ay hapis cezası ile infazı devam etmekte olan cezalarının içtima ettirilmesi ve mahkemesinden alınacak içtima kararı sonrası, içtimaya dahil cezaların tabi oldukları infaz rejimi de dikkate alınarak tek bir müddetname düzenlenerek hükümlünün şartla tahliye ve bihakkın tahliye tarihinin belirlenmesi ve hükümlünün hukuki durumunun değerlendirilmesi gerekirken ayrı ayrı düzenlenen müddetnamedeki şartla tahliye ve bihakkın tahliye tarihleri esas alınarak değerlendirme yapılması suretiyle itiraz merciince verilen karar Kanun'a aykırı olup, kanun yararına bozma talebi açıklanan bu sebeple yerinde görülmüştür.

III. KARAR

1. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteminin KABULÜNE,

2. Afyonkarahisar Ağır Ceza Mahkemesinin 16.05.2023 tarihli ve 2023/722 değişik iş sayılı kararın 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin üçüncü fıkrası gereği, oy birliğiyle KANUN YARARINA BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

10.05.2024 tarihinde karar verildi.