"İçtihat Metni"
K A N U N Y A R A R I N A
B O Z M A
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Sulh Ceza Hakimliği
İNCELEME KONUSU KARAR : İtirazın reddine
KANUN YARARINA BOZMA
YOLUNA BAŞVURAN : Adalet Bakanlığının istemi üzerine Yargıtay
Cumhuriyet Başsavcılığı
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : İlgili kararın kanun yararına bozulması
Kasten öldürmeye teşebbüs suçundan şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonunda, Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 24.10.2022 tarihli ve 2022/45172 soruşturma sayılı ek kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın reddine ilişkin mercii Bakırköy 7. Sulh Ceza Hâkimliğinin 13.03.2023 tarihli ve 2022/5356 değişik iş sayılı kararı ile ilgili olarak;
Adalet Bakanlığının, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309 uncu maddesinin birinci fıkrası uyarınca, 12.10.2023 tarihli ve 94660652-105-34-15706-2023-Kyb sayılı evrakı ile kanun yararına bozma istemine istinaden düzenlenen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 13.11.2023 tarihli ve 2023/109764 sayılı Tebliğnamesi ile dava dosyası Daireye gönderilmekle, gereği düşünüldü;
I. İSTEM
Yargıtay Cumhuryet Başsavcılığının, 13.11.2023 tarihli ve 2023/109764 sayılı kanun yararına bozma isteminin;
“5271 sayılı Kanun’un 160 ıncı maddesi uyarınca, Cumhuriyet savcısının, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması gerektiği, aynı Kanun’un 170 ... maddesinin ikinci fıkrası gereğince yapacağı değerlendirme sonucunda, toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açacağı, aksi halde ise anılan Kanun’un 172 nci maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vereceği, buna karşın Cumhuriyet savcısının 5271 sayılı Kanun’un kendisine yüklediği soruşturma görevini yerine getirmediği, ortada yasaya uygun bir soruşturmanın bulunmadığı durumda, anılan Kanun’un 173 üncü maddesinin üçüncü fıkrasındaki koşullar oluşmadığından, itirazı inceleyen merciin Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmasını sağlamak maksadıyla itirazın kabulüne karar verebileceği yönündeki açıklamalar karşısında,
Dosya kapsamına göre, şüpheli hakkında atılı suçun işlediği iddiası ile başlatılan soruşturmada Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca şüphelinin suçlamayı kabul etmediği, bilgi sahibinin alınan ifadesinde müştekinin iddialarını doğrulamış ise de, şüphelinin müştekiye içirdiği iddia edilen ilaçların neler olduğunun tespit edilemediği, müşteki tarafından isminin belirtilmediği, şüphelinin iddia konusu ilaçları müştekiye öldürme kastıyla içirdiğine dair şüpheden uzak somut kanıtlara dayanan yeterli delil elde edilmediği gerekçesiyle kovuşturmaya yer olmadığına dair verilen karara karşı yapılan itirazın Bakırköy 7. Sulh Ceza Hâkimliğinin 13.03.2023 tarihli ve 2022/5356 değişik iş sayılı kararı ile reddine karar verilmiş ise de;
Müştekinin eşi olan şüphelinin kendisine gizlice bir takım ilaçları yiyecek ve içeceklerine koymak suretiyle içirmeye çalıştığı, ilaçları evde saklarken gördüğü, müşterek oğulları olan ve soruşturma aşamasında beyanına başvurulan ...'in evde saklanan ilaçları ve babasının annesi olan müştekinin içeceğine ilaç koyduğunu gördüğünü beyan ettiği, yaşanan bu olaylar üzerine müştekinin eşi olan şüpheli hakkında boşanma davası açması şeklinde gerçekleşen somut olayda, müştekinin evde saklanan ilaçları bulduğunda fotoğraflarını çektiği ve bunları boşanma davasında delil olarak bildirdiğini beyan etmesi ayrıca müştekinin kendisine şüpheli tarafından içirilen ilaçlar nedeniyle hareket ve davranışlarında meydana gelen farklılıkların tanık beyanlarıyla ispat edebileceğini beyan etmesi karşısında, boşanma davası dosyasında mevcut olan ilaçların fotoğraflarının temin edilerek ilaçların müştekinin sağlığına etkisine yönelik bilirkişi raporu alınması ve isimleri belirtilen tanık beyanlarına başvurulmak suretiyle bir karar verilmesi gerekirken, hiçbir delil araştırılmadan eksik incelemeye dayalı kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği cihetle, soruşturmanın genişletilmesine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde itirazın reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.”
Şeklindeki gerekçeye dayandığı anlaşılmıştır.
II. GEREKÇE
1. 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309 uncu maddesinin, (1), (2) ve (3) üncü fıkraları;
(1) Hâkim veya mahkeme tarafından verilen ve istinaf veya temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşen karar veya hükümde hukuka aykırılık bulunduğunu öğrenen Adalet Bakanlığı, o karar veya hükmün
Yargıtayca bozulması istemini, yasal nedenlerini belirterek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına yazılı olarak bildirir.
(2) Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, bu nedenleri aynen yazarak karar veya hükmün bozulması istemini içeren yazısını Yargıtayın ilgili ceza dairesine verir.
(3) Yargıtayın ceza dairesi ileri sürülen nedenleri yerinde görürse, karar veya hükmü kanun yararına bozar.
Şeklinde düzenlenmiştir.
2. Kanun yararına bozma talebine dayanılarak Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen tebliğnamedeki eksik soruşturmaya ilişkin bozma isteği incelenen dosya kapsamına göre yerinde görüldüğünden kanun yararına bozma talebinin kabulüne karar vermek gerekmiştir.
III. KARAR
1. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteminin KABULÜNE,
2. Bakırköy 7. Sulh Ceza Hâkimliğinin 13.03.2023 tarihli ve 2022/5356 değişik iş sayılı kararın 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin üçüncü fıkrası gereği, oy birliğiyle KANUN YARARINA BOZULMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
01.04.2024 tarihinde karar verildi.