"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
... Asliye Ceza Mahkemesinin, 08.07.2022 tarihli ve 2022/222 Esas, 2022/227 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında basit yargılama usûlü uygulanması suretiyle kasten yaralama suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun (5237 sayılı Kanun) 86 ncı maddesinin ikinci fıkrası, üçüncü fıkrasının (a) bendi, 29 uncu maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun (5271 sayılı Kanun) 251 ... maddesinin üçüncü fıkrası, 5237 sayılı Kanun'un 52 nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca 2.520,00 TL adlî para cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Kanun'un 231 ... maddesinin beşinci fıkrası gereği hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin karara yönelik şikâyetçi vekili tarafından yapılan itirazın reddine dair merci ... Batı 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 16.09.2022 tarihli ve 2022/3587 Değişik ... sayılı kararının kesin olmakla 16.09.2022 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Adalet Bakanlığının, 5271 sayılı Kanun'un 309 uncu maddesinin birinci fıkrası uyarınca, 09.10.2023 tarihli ve 2023/8336 sayılı evrakı ile kanun yararına bozma istemine istinaden düzenlenen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 07.11.2023 tarihli ve KYB-2023/108677 sayılı Tebliğnamesi ile dava dosyası Daireye gönderilmekle, gereği düşünüldü:
I. İSTEM
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 07.11.2023 tarihli ve KYB-2023/108677 sayılı kanun yararına bozma isteminin; şikâyetçi vekilinin Mahkemece verilen karara karşı itiraz hakkı bulunduğundan 5271 sayılı Kanun'un 252 nci maddesinin ikinci fıkrası gereğince duruşma açılarak genel hükümlere göre yargılamaya devam edilmesi için dosyanın Mahkemesine gönderilmesi yerine itirazın reddine karar verilmesinde isabet görülmediği şeklindeki gerekçeye dayandığı anlaşılmıştır.
II. GEREKÇE
1. 5271 sayılı Kanun'un, Basit yargılama usûlü başlıklı 251 ... maddesinin inceleme konusu ile ilgili bölümleri; "(1) Asliye ceza mahkemesince, iddianamenin kabulünden sonra adli para cezasını ve/veya üst sınırı iki yıl veya daha az süreli hapis cezasını gerektiren suçlarda basit yargılama usulünün uygulanmasına karar verilebilir.
...
(5) Hükümde itiraz usulü ile itirazın sonuçları belirtilir." şeklinde düzenlenmişken aynı Kanun'un, Basit yargılama usûlünde itiraz başlıklı 252 nci maddesininin birinci, ikinci ve altıncı fıkraları; "(1) 251. madde uyarınca verilen hükümlere karşı itiraz edilebilir. Süresi içinde itiraz edilmeyen hükümler kesinleşir.
(2) İtiraz üzerine hükmü veren mahkemece duruşma açılır ve genel hükümlere göre yargılamaya devam olunur. Taraflar gelmese bile duruşma yapılır ve yokluklarında 223. madde uyarınca hüküm verilebilir. Taraflara gönderilecek davetiyede bu husus yazılır. Duruşmadan önce itirazdan vazgeçilmesi hâlinde duruşma yapılmaz ve itiraz edilmemiş sayılır.
...
(6) Birinci fıkradaki itirazın, süresinde yapılmadığı veya kanun yoluna başvuru hakkı bulunmayan tarafından yapıldığı mahkemesince değerlendirildiğinde dosya, 268. maddenin ikinci fıkrası uyarınca itirazı incelemeye yetkili olan mercie gönderilir. Mercii bu sebepler yönünden incelemesini yapar ve kararını gereği için mahkemesine gönderir." şeklinde hükümleri haizdir.
5271 sayılı Kanun'un, İtiraz usulü ve inceleme mercilerini düzenleyen 268 ... maddesinin ilgili bölümleri uyarınca;
"(1) Hâkim veya mahkeme kararına karşı itiraz, kanunun ayrıca hüküm koymadığı hâllerde 35. maddeye göre ilgililerin kararı öğrendiği günden itibaren yedi gün içinde kararı veren mercie verilecek bir dilekçe veya tutanağa geçirilmek koşulu ile zabıt kâtibine beyanda bulunmak suretiyle yapılır. Tutanakla tespit edilen beyanı ve imzayı mahkeme başkanı veya hâkim onaylar. 263. madde hükmü saklıdır.
(2) Kararına itiraz edilen hâkim veya mahkeme, itirazı yerinde görürse kararını düzeltir; yerinde görmezse en çok üç gün içinde, itirazı incelemeye yetkili olan mercie gönderir."
5271 sayılı Kanun'un, Kanun yollarına başvurma hakkı başlıklı 260 ıncı maddesinin birinci fıkrasında yer alan; “Hâkim ve mahkeme kararlarına karşı Cumhuriyet savcısı, şüpheli, sanık ve bu Kanun'a göre katılan sıfatını almış olanlar ile katılma isteği karara bağlanmamış, reddedilmiş veya katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş bulunanlar için kanun yolları açıktır.” şeklindeki düzenleme uyarınca 5271 sayılı Kanun'a göre katılan sıfatını almış olanlar ile katılma isteği karara bağlanmamış, reddedilmiş veya katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş bulunanlara kanun yoluna başvurma hakkı tanınmıştır.
2. Bu kapsamda inceleme konusu dava dosyasının değerlendirilmesinde; sanık hakkında açılan davanın basit yargılama usûlü uygulanması suretiyle yürütülüp şikâyetçiye bu durumun ihtar edildiği, ihtara ilişkin tebligatın şikâyetçiye 16.06.2022 tarihinde tebliğ edildiği, şikâyetçi vekili tarafından 29.06.2022 tarihinde Mahkemeye şikâyetçi olduklarını, sanığın cezalandırılmasını istediklerini bildiren dilekçe sunulduğu, yargılama sonucunda sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, şikâyetçi vekilinin karara süresinde itirazı üzerine 06.09.2022 tarihli yazı ile Mahkemece itiraz edenin katılan sıfatı almadığından kanun yoluna başvurma hakkı bulunmadığı belirtilerek 5271 sayılı Kanun'un 252 nci maddesinin altıncı fıkrası gereği dosyanın itiraz merciine gönderildiği anlaşılmıştır.
3. 29.06.2022 tarihli dilekçede, sanıktan şikayetçi olduklarını bildirip cezalandırılmasını isteyen şikâyetçi vekilinin bu isteminin davaya katılma talebi niteliğinde bulunduğu, katılma isteği karara bağlanmamış olan şikâyetçi vekilinin itiraz yoluna başvuru hakkı bulunduğu dikkate alınmadan dosyanın genel hükümlere göre duruşma açmak üzere Mahkemesine gönderilmesi yerine reddine karar verilmesi, Kanun’a aykırı olup kanun yararına bozma talebi yerinde görülmüştür.
III. KARAR
1. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteminin KABULÜNE,
2. ... Batı 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 16.09.2022 tarihli ve 2022/3587 Değişik ... sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin üçüncü fıkrası gereği, oy birliğiyle KANUN YARARINA BOZULMASINA,
5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca gerekli işlemin yapılması için dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
04.03.2024 tarihinde karar verildi.