"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ:Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2014/491 E., 2016/45 K.
SUÇLAR : Görevi yaptırmamak için direnme, kasten yaralama
HÜKÜMLER: Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ: Kısmî düzeltilerek onama, kısmî bozma
Sanık hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305. maddesi gereği temyiz edilebilir oldukları, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260/1. maddesi gereği temyiz edenin hükümleri temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310. maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317. maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
Ezine 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 20.01.2016 tarihli ve 2014/491 Esas, 2016/45 Karar sayılı kararıyla sanık hakkında;
1. Görevi yaptırmamak için direnme suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 265/1, 62, 53 ve 58. maddeleri uyarınca 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmalarına, hak yoksunluklarına ve cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine,
2. Katılana karşı kasten yaralama suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 86/1, 86/3-c, 87/3, 62, 53 ve 58. maddeleri uyarınca 1 yıl 5 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmalarına, hak yoksunluklarına ve cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine,
Karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiinin temyiz sebepleri özetle; sanığın üzerine atılı suçu işlemediğine ve lehe hükümlere ilişkindir.
III. GEREKÇE
A. Kasten Yaralama Suçundan Kurulan Mahkûmiyet Hükmü Yönünden;
Ezine Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 05.08.2014 tarihli iddianamede, sanık hakkında katılana karşı nitelikli kasten yaralama suçundan cezalandırılması için kamu davası açılmadığı halde, 5271 sayılı Kanun'un 225/1. maddesinde yer alan, “Hüküm, ancak iddianamede unsurları gösterilen suça ilişkin fiil ve faili hakkında verilir.” şeklindeki düzenlemeye aykırı olarak, hakkında açılmış bir dava bulunmayan ve iddianamenin anlatılış tarzına göre de unsurları gösterilmeyen nitelikli kasten yaralama suçundan, suç duyurusunda bulunulmakla yetinilmesi gerekirken, ek savunma hakkı verilmesi suretiyle yazılı şekilde mahkûmiyet kararı verilmesi, hukuka aykırı bulunmuştur.
B. Görevi Yaptırmamak İçin Direnme Suçundan Kurulan Mahkûmiyet Hükmü Yönünden;
1. Sanığın yargılama konusu eylemi için, 5237 sayılı Kanun’un 265. maddesi uyarınca belirlenecek cezanın türü ve üst haddine göre aynı Kanun’un 66/1-e maddesi gereği 8 yıllık olağan zamanaşımı süresinin öngörüldüğü anlaşılmıştır.
2. 5237 sayılı Kanun’un 67/2-d maddesi uyarınca zamanaşımı süresini kesen son işlemin sanığın mahkûmiyetine karar verilen 20.01.2016 tarihi olduğu ve bu tarihten, temyiz incelemesi tarihine kadar, 8 yıllık olağan zamanaşımı süresinin gerçekleşmiş olduğu belirlenmiştir.
IV. KARAR
A. Kasten Yaralama Suçundan Kurulan Mahkûmiyet Hükmü Yönünden;
Gerekçe bölümünde (A) bendinde açıklanan nedenle Ezine 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 20.01.2016 tarihli ve 2014/491 Esas, 2016/45 Karar sayılı kararına yönelik sanık müdafiinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden sair yönleri incelenmeyen hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321. maddesi gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
B. Görevi Yaptırmamak İçin Direnme Suçundan Kurulan Mahkûmiyet Hükmü Yönünden;
Gerekçe bölümünde (B) bendinde açıklanan nedenle Ezine 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 20.01.2016 tarihli ve 2014/491 Esas, 2016/45 Karar sayılı kararına yönelik sanık müdafiinin temyiz isteği yerinde
görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321/1. maddesi gereği BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322/1. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak sanık hakkındaki kamu davasının 5271 sayılı Kanun’un 223/8. maddesi gereği gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle DÜŞMESİNE,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
03.07.2024 tarihinde karar verildi.