"İçtihat Metni"
BOZMA ÜZERİNE
MAHKEMESİ:Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2021/533 E., 2023/419 K.
SUÇ : Kasten yaralama
HÜKÜM : Mahkumiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ: Onama
Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305. maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260/1. fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310. maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317. maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
A. Tavşanlı 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 26.01.2016 tarihli ve 2015/183 Esas, 2016/66 Karar sayılı kararı ile; sanık hakkında kasten yaralama suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun (5237 sayılı Kanun) 86/2, 62/1, 53/1 ve 58. maddeleri uyarınca 3 ay 10 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak
yoksunluklarına ve mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmasına karar verilmiştir.
B.Tavşanlı 2. Asliye Ceza Mahkemesinin kararının, sanık tarafından temyizi üzerine Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 01.06.2021 tarihli ve 2021/4519 Esas, 2021/9442 Karar sayılı ilamı ile; " Hüküm tarihinde ... Açık Ceza İnfaz Kurumunda başka suçtan hükümlü olarak bulunan sanık duruşmaya getirtilmeden ya da SEGBİS sistemi aracılığıyla duruşmada hazır edilmeksizin hakkında mahkumiyet hükmü kurulması suretiyle 5271 sayılı Kanun'un 196. maddesine muhalefet edilmesi, sanığın yargılama konusu eyleminin basit kasten yaralama suçuna ilişkin olması nedeniyle dosyanın “Basit Yargılama Usulü” yönünden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, kabul ve uygulamaya göre; sanık hakkında tekerrüre esas alınan Kütahya 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 18/04/2013 tarihli ve 2012/1021 Esas - 2013/298 Karar sayılı ilamı ile sanığın 5237 sayılı TCK'nin 106/1-1. maddesinde düzenlenen tehdit suçundan cezalandırılmasına karar verildiği ancak; 02.12.2016 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun'un 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK'nin 253. maddesi gereğince uzlaşma hükümleri yeniden düzenlenerek, tekerrüre esas alınan suçunda uzlaşma kapsamına alındığı anlaşılmakla; TCK'nin 2. ve 7. maddeleri de gözetilerek, sanık hakkında tekerrüre esas alınan hükme ilişkin uzlaştırma işlemi yapılıp yapılmadığının mahkemesinden sorularak, uzlaşmanın sağlanması halinde bu ilamın tekerrüre esas alınamayacağı, ancak sanığın adli sicil kaydında başka tekerrüre esas hüküm olup olmadığı tespit edilip sonucuna göre, sanık hakkında TCK'nin 58. maddesinde düzenlenen tekerrür hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının belirlenmesinde zorunluluk bulunması, kasti suçtan verilen hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak, Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarihli, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile 5237 sayılı TCK'nin 53. maddesindeki bazı ibarelerin iptal edilmesi nedeniyle hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması" nedenleriyle bozulmasına karar verilmiştir.
C. Tavşanlı 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 22.06.2023 tarihli ve 2021/533 Esas, 2023/419 Karar sayılı kararı ile; sanık hakkında kasten yaralama suçundan, 5237 sayılı Kanunu'nun 86/2, 62/1, 53/1 ve 58. maddeleri uyarınca 3 ay 10 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmasına karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiinin temyiz sebepleri, suçun sabit olmadığına, uzlaştırmaya ve basit yargılama usulüne ilişkindir.
III. GEREKÇE
1. Olay tarihinde arkadaş olan sanık ile katılanın birlikte alkol aldıktan sonra katılana ait araç ile sanığın sürücülüğünde gezmeye çıktıkları esnada katılanın gelen telefon üzerine anneannesinin kolunun kırıldığını öğrendiği, birlikte katılanın anneannesini evinden alıp hastaneye doğru gittikleri esnada aralarında yakıt meselesi yüzünden tartışma çıktığı, tartışmanın kavgaya dönüştüğü, kavga esnasında
sanığın katılana yumruk ile vurmak suretiyle katılanı basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde yaraladığı anlaşılan olayda;
2. Yargılama sürecindeki işlemlerin usul ve kanuna uygun olarak yapıldığı, ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin açıkça gösterildiği, vicdani kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, suç vasfının kasten yaralama olarak kabulünde isabetsizlik bulunmadığı, uzlaştırma işlemlerinin soruşturma aşamasında yürütüldüğü ancak uzlaşmanın sağlanamadığı, dosyada tarafların dinlenilmesi zarureti bulunduğundan 14.04.2022 tarihli inceleme tutanağı ile yargılamanın genel yargılama usulüne göre devam ettirilmesine karar verildiği anlaşıldığından, hükümde hukuka aykırılık bulunmamıştır.
IV. KARAR
Gerekçe bölümünde (2) numaralı paragrafta açıklanan nedenlerle Tavşanlı 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 22.06.2023 tarihli ve 2021/533 Esas, 2023/419 Karar sayılı kararında sanık müdafii tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden, sanık müdafiinin temyiz sebebinin reddiyle hükmün, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
01/07/2024 tarihinde karar verildi.