"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ:Ceza Dairesi
SAYISI : 2023/3429 E., 2023/2967 K.
SUÇ : Nitelikli kasten öldürme
HÜKÜM : İstinaf başvurusunun esastan reddi kararı
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ: Temyiz başvurularının esastan reddi ile hükmün onanması
İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286/1. maddesi uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260/1. maddesi gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 291/1. maddesi gereği temyiz istemlerinin süresinde olduğu, 294/1. maddesi gereği temyiz dilekçelerinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298/1. maddesi gereği temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Bandırma 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 22.09.2023 tarihli ve 2023/181 Esas, 2023/363 Karar sayılı kararı ile nitelikli kasten öldürme suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 82/1-d-e ve 53 maddeleri uyarınca ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına verilmiştir.
2. Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin, 29.11.2023 tarihli ve 2023/3429 Esas, 2023/2967 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik katılan ... vekili ve sanık müdafiinin istinaf başvurularının 5271 sayılı Kanun’un 280/1-a maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
1. Katılan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı vekilinin temyiz sebepleri özetle; sanığın eylemini tasarlayarak ve canavarca hisle, eziyet çektirerek işlediğinden bahisle bu nitelikli hallerden de cezalandırılması gerektiğine ilişkindir.
2. Sanık müdafiinin temyiz sebepleri özetle; sanığın ceza ehliyetinin bulunmadığına, ceza sorumluluğunun tam olduğuna ilişkin adli tıp raporunun eksik inceleme ve araştırma ile verildiğine, beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiyi öldürme suçunun unsurları itibarıyla oluşmadığından bahisle vasfa ve takdiri indirim hükümlerinin uygulanması gerektiğine ilişkindir.
III. GEREKÇE
Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan ve dosya kapsamına göre yeterli olduğu anlaşılan delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin açıkça gösterildiği, vicdani kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, Adli Tıp 4. İhtisas Kurulu ve Adli Tıp Kurumu Birinci Üst Kurulunun sanığın cezai sorumluluğunun tam olduğuna dair raporlarının varlığı nedeniyle hükme esas alınan adli raporların yeterli olduğu, sanığın eşini kendi beyanına göre eşi uyuduğu sırada kalbini, göğsünü ve boynunu hedef alan bıçak darbeleriyle öldürmüş olması nedeniyle eylemine uyan suç vasfının doğru biçimde belirlendiği, sanığın belli bir hazırlıkla eylemlerini gerçekleştirdiğinin kesin olarak saptanamadığı, oluşan şüpheli durumun sanık aleyhine yorumlanamayacağı, bu itibarla tasarlamanın koşullarının bulunmadığı, canavarca hisle öldürmenin, sırf öldürmüş olmak için öldürme, ölenin acı çekmesinden zevk duymak için öldürme, eziyet çektirerek öldürmenin ise öldürme kastının yanında işkence ya da eziyet çektirme kastını içeren, ölümü meydana getirme bakımından zorunlu olmayan ve ölüme takaddüm eden vahşice hareketler olarak tanımlanması karşısında sanığın canavarca hisle ya da eziyet çektirerek öldürme amacıyla hareket ettiğini kabule yeterli her türlü kuşkudan uzak yeterli kesin kanıt bulunmadığı, takdiri indirimin Mahkemenin takdir yetkisi kapsamında, yasal, yerinde ve yeterli gerekçelerle uygulanmamasına karar verildiği anlaşıldığından katılan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı vekili ve sanık müdafiinin temyiz sebeplerinin incelenmesinde hükümde hukuka aykırılık bulunmamıştır.
IV. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin, 29.11.2023 tarihli ve 2023/3429 Esas, 2023/2967 Karar sayılı kararında katılan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı vekili ve sanık müdafii tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289/1.
maddesi ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 302/1. maddesi gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMLERİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304/1. maddesi uyarınca Bandırma 1. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
16.10.2024 tarihinde karar verildi.