"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2023/634 E. 2023/2038 K.
SUÇ : Kasten yaralama
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Bozma
İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286/1. maddesi uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260/1. maddesi gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291/1. maddesi gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294/1. maddesi gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298/1. maddesi gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I.HUKUKÎ SÜREÇ
1.Ankara 67. Asliye Ceza Mahkemesinin, 06.10.2022 tarihli ve 2021/643 Esas, 2022/542 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında kasten yaralama suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 86/1, 86/3-e, 87/1-d-son, 29, 62 ve 53. maddeleri uyarınca 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.
2.Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesinin, 27.10.2023 tarihli ve 2023/634 Esas, 2023/2038 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik Cumhuriyet savcısının(aleyhe) ve sanık müdafiinin istinaf başvurularının kabulüne karar verilerek 5271 sayılı Kanun’un 280/1-g maddesi uyarınca duruşmalı yapılan inceleme neticesinde aynı Kanun’un 280/2. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması ile kasten yaralama suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 86/1, 86/3-e, 87/1-d 62 ve 53. maddeleri uyarınca 5 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiinin temyiz sebepleri özetle; sanığın suç kastıyla hareket etmediğine, ilk haksız eylemin karşı taraftan geldiğine, meşru savunmaya, haksız tahrike ilişkindir.
III.GEREKÇE
1.Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından kasten gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, somut olayda sanık lehine meşru savunma koşullarının oluşmadığı anlaşıldığından, ileri sürülen temyiz sebeplerinin incelenmesinde hükümde bozma nedeni dışında hukuka aykırılık bulunmamıştır.
2.Sanık ...'in yanında inceleme dışı sanık ... olduğu halde katılan ... ve ... ile karşılaştıkları aralarında sigara isteme meselesinden çıkan ve tarafların olayın başlangıcını farklı anlattığı şekilde başlayan kavgada sanık ...'in bıçakla katılan ...'i sol aksiller alanda bir adet, batın iliak kanat lateralde bir adet ve batın alt kadran inguinal alanda bir adet olmak üzere üç kez bıçakladığı, sol aksiller bölgedeki yaralanmanın solda hemotoraks ve pnömotoraksa neden olarak katılanın hayatını tehlikeye soktuğu olayda; tarafların olayın başlangıcını farklı anlattıkları, ilk haksız hareketin kimden geldiğinin tereddütsüz belirlenemediği anlaşıldığından; Yargıtay Ceza Genel Kurulunun, 22.10.2002 tarihli ve 2002/4-238-367 sayılı kararı da dikkate alınarak, sanık hakkında 5237 sayılı Kanun'un 29. maddesi gereğince asgarî oranda (1/4) haksız tahrik indiriminin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi, hukuka aykırı bulunmuştur.
IV.KARAR
Gerekçe bölümünde (2) numaralı paragrafta açıklandığı üzere asgarî oranda haksız tahrik indirimi yapılması gerektiğinin gözetilmemesi nedeniyle sanık müdafiinin temyiz istemi yerinde görüldüğünden Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesinin, 27.10.2023 tarihli ve 2023/634 Esas, 2023/2038 Karar sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 302/2. maddesi gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA, Cumhuriyet savcısının istinaf dilekçesinde açık şekilde sanık ... hakkında aleyhe istinaf talebi bulunmadığı anlaşılmakla, sanığın 5271 sayılı Kanun'un 283/1. maddesi uyarınca kazanılmış hakkının gözetilmesine,Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304/2-b maddesi uyarınca Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,09.01.2025 tarihinde karar verildi.