"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İnfaz Hakimliği
... F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda hükümlü bulunan ...'ın, açlık grevi yapma ve olumsuz davranışa yönelik gruba katılma eylemi nedeniyle 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 40 ıncı maddesinin ikinci fıkrasının (g) bendi uyarınca 2 ay süre ile bazı etkinliklere katılmaktan alıkoyma cezası ile; silahlı terör örgütü liderini ... beyanlarla dilekçe vermek suretiyle örgütsel tavır takındığı gerekçesiyle de aynı Kanun'un 44 üncü maddesinin üçüncü fıkrasının (l) bendi uyarınca 11 gün hücreye koyma cezası ile cezalandırılmasına dair anılan Ceza İnfaz Kurumu Müdürlüğü Disiplin Kurulu Başkanlığının 14.07.2010 tarihli ve 2010/183 sayılı kararına karşı yapılan şikâyetin reddine ilişkin ... İnfaz Hâkimliğinin 15.12.2010 tarihli ve 2010/128 Esas, 2010/148 Karar sayılı kararı ile ilgili olarak;
Adalet Bakanlığının, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309 uncu maddesinin birinci fıkrası uyarınca, 07.12.2023 tarihli ve 94660652-105-71-33262-2022-Kyb sayılı evrakı ile kanun yararına bozma istemine istinaden düzenlenen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 22.12.2023 tarihli ve 2023/132490 sayılı Tebliğnamesi ile dava dosyası Daireye gönderilmekle, gereği düşünüldü;
I. İSTEM
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 22.12.2023 tarihli ve 2023/132490 sayılı kanun yararına bozma isteminin;
“Hükümlü ...'ın 30.06.2010 tarihli dilekçesinde, terör örgütü elebaşısı ... ...'ı ... nitelikte ifadeler içermesi ve ... ... üzerindeki tecritin kaldırılması için açlık grevine başladığının bildirilmesi nedeniyle terör örgütü propagandası yaptığından bahisle hakkında 11 gün hücre disiplin cezası ve 2 ay süre ile bazı etkinliklere katılmaktan alıkoyma cezası verildiği anlaşılmış ise de; benzer bir olaya ilişkin Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 08.05.2017 tarihli ve 2017/420 Esas, 2017/1489 Karar sayılı ilâmında belirtildiği üzere şikayete konu eylemin 5275 sayılı Kanun'un 44 üncü maddesinin üçüncü fıkrasının (l) bendinde sayılan suç örgütlerinin eğitim ve propaganda faaliyetlerini yapmak veya yaptırma kapsamında değil, 40 ıncı maddesinin ikinci fıkrasının (g) bendinde yer alan açlık grevi yapmak kapsamında değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeksizin, şikayetin kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.”
Şeklindeki gerekçeye dayandığı anlaşılmıştır.
II. GEREKÇE
1. 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309 uncu maddesinin, (1), (2) ve (3) üncü fıkraları;
(1) Hâkim veya mahkeme tarafından verilen ve istinaf veya temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşen karar veya hükümde hukuka aykırılık bulunduğunu öğrenen Adalet Bakanlığı, o karar veya hükmün Yargıtayca bozulması istemini, yasal nedenlerini belirterek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına yazılı olarak bildirir.
(2) Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, bu nedenleri aynen yazarak karar veya hükmün bozulması istemini içeren yazısını Yargıtayın ilgili ceza dairesine verir.
(3) Yargıtayın ceza dairesi ileri sürülen nedenleri yerinde görürse, karar veya hükmü kanun yararına bozar.
2. 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 40 ıncı maddesi;
“(1) Bazı etkinliklere katılmaktan alıkoyma cezası, hükümlünün bir aydan üç aya kadar süreyle kurumun kültürel ve spor etkinliklerine katılmaktan yoksun bırakılmasıdır.
(2) Bazı etkinliklere katılmaktan alıkoyma cezasını gerektiren eylemler şunlardır:
a) İdarenin izni olmaksızın yasak yerlere girmek.
b) Eğitim yerini terk etmek.
c) Eğitimi savsaklamak.
d) Olumsuz davranışa yönelik gruplaşmaya neden olmak veya bu amaca yönelik gruba katılmak.
e) Kurum görevlilerine karşı uygunsuz söz sarf etmek veya davranışta bulunmak.
f) Çıkar sağlamak amacıyla hükümlülere veya kurum görevlilerine eşya vermek veya satmak.
g) Açlık grevi yapmak”
şeklinde düzenlenmiştir.
3. Silahlı terör örgütü üyesi olmak suçundan ceza infaz kurumunda bulunan hükümlü hakkında, Adalet Bakanlığına hitaben yazdığı 30.06.2010 tarihli dilekçesinde, terör örgütü elebaşısı ... ...’ı ... hitapta bulunarak, üzerindeki tecritin kaldırılması için açlık grevine başladığını bildirmesi ve açlık
grevi yapması nedeniyle başlatılan disiplin soruşturması sonucunda eylemi sabit görülerek, terör örgütü propagandası ve açlık grevi yaptığı ve olumsuz davranışlara yönelik gruba katıldığı gerekçesiyle eylemine uyan 5275 sayılı Kanun’un 44 üncü maddesinin üçüncü fıkrasının (l) bendi uyarınca 11 gün hücre disiplin cezası ile ayrıca 5275 sayılı Kanun’un 40 ıncı maddesinin ikinci fıkrasının (d) ve (g) bendleri gereğince 2 ay süre ile bazı etkinliklere (kültürel ve sportif etkinlikler) katılmaktan alıkoyma cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiş ise de, 5275 sayılı Kanun’un 40 ıncı maddesinin ikinci fıkrasının (g) bendinde açlık grevi yapmak eylemi bir aydan üç aya kadar süreyle bazı etkinliklere katılmaktan alıkoyma disiplin cezasını gerektiren bir eylem olarak açıkça düzenlendiğinden, hükümlünün disiplin soruşturmasına konu edilen ve sabit görülen eyleminin suç örgütlerinin eğitim ve propaganda faaliyetlerini yapmak veya yaptırmak olarak değil açlık grevi yapmak olarak değerlendirilmesi gerektiğinden, hükümlünün şikayetinin kabulü yerine reddine dair İnfaz Hakimliğince verilen karar Kanun’a aykırı olup, kanun yararına bozma talebi yerinde görülmüştür.
III. KARAR
1. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteminin KABULÜNE,
2. ... İnfaz Hâkimliğince verilen 15.12.2010 tarihli ve 2010/128 Esas, 2010/148 Karar sayılı kararın 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin üçüncü fıkrası gereği, oy birliğiyle KANUN YARARINA BOZULMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
22.02.2024 tarihinde karar verildi.