Logo

1. Ceza Dairesi2024/1986 E. 2024/6434 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Sanığın eyleminin kasten öldürmeye teşebbüs mü yoksa kasten yaralama mı olduğuna ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Sanığın mağduru öldürmeye elverişli bir bıçakla hayati bölgesinden yaralamasına rağmen, mağdurun hayati tehlikesinin bulunmaması, sanığın eylemine kendiliğinden son vermesi ve kastının yaralamaya yönelik olduğunun anlaşılması gözetilerek, yerel mahkemenin kasten öldürmeye teşebbüs suçundan verdiği hüküm, kasten yaralama suçu yönünden bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi

SAYISI : 2023/50 E., 2023/1574 K.

SUÇ : Kasten öldürmeye teşebbüs

HÜKÜM : İstinaf başvurularının esastan reddi kararı

TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Temyiz başvurusunun esastan reddi ile hükmün onanması

İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286/1. maddesi uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260/1. maddesi gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291/1. maddesi gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294/1. maddesi gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298/1. maddesi gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ

1. Bakırköy 4. Ağır Ceza Mahkemesinin, 16.11.2022 tarihli ve 2022/352 Esas, 2022/562 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında kasten öldürmeye teşebbüs suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 81/1, 35/2, 29/1, 62/1, 53, 58. maddeleri uyarınca 6 yıl 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

2. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin, 13.12.2023 tarihli ve 2023/50 Esas, 2023/1574 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik sanık ve müdafiinin istinaf başvurularının 5271 sayılı Kanun’un 280/1- (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ

Sanığın temyiz sebepleri özetle; eksik inceleme ile hüküm kurulduğuna, meşru savunma hükümlerinin uygulanmasına ve haksız tahrik indirim oranına ilişkindir.

III. GEREKÇE

1.Sanık ile şikayetçinin arasında alacak verecek meselesinden dolayı husumet bulunduğu, olay günü şikayetçinin arkadaşı ile buluşmak üzere olayın meydana geldiği yere gittiği, sanığın arabanın içinde oturan şikayetçiyi görmesi üzerine yanına gittiği ve tarafların arasında çıkan tartışma neticesinde sanığın üzerinde bulunan bıçak ile şikayetçinin göğsünün sağ kısmına bıçağı saplayarak yaraladığı anlaşılan olayda;

2.Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan ve dosya kapsamına göre yeterli olduğu anlaşılan delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin açıkça gösterildiği, vicdani kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eksik incelemenin bulunmadığı, somut olayda meşru savunma hükümlerinin yasal şartlarının oluşmadığı, ilk haksız hareketin kim tarafından geldiğinin sanık ve şikayetçi beyanları ile kesin ve net olarak tespit edilemediğinden sanık hakkında haksız tahrik hükümlerinin uygulanmasında ve belirlenen indirim oranında isabetsizlik bulunmadığı anlaşıldığından, sanığın temyiz sebeplerinin incelenmesinde hükümde bozma nedeni dışında hukuka aykırılık bulunmamıştır.

3.Sanık ile şikayetçi arasında öldürmeyi gerektirecek derecede husumet bulunmadığı, olay günü tarafların tesadüfen karşılaşmaları üzerine aralarında çıkan tartışmanın kavgaya dönüştüğü, Bakırköy Adli Tıp Şube Müdürlüğünün 24.08.2022 tarihli raporuna göre şikayetçinin sağ meme başı hizasında bulunan 1 adet bıçak yarasının hayati tehlike oluşturmadığı, herhangi bir organ yaralanmasına sebep olmadığı, şikayetçinin boyun kısmından yaralandığına ilişkin adli muayene raporlarında herhangi bir bulguya rastlanılmadığı, her ne kadar sanık Bakırköy 7. Asliye Ceza Mahkemesinin 2022/567 Esas sayılı dosyasında 15.09.2022 tarihinde yapılan duruşmada kastının öldürmek olduğunu beyan etmişse de sanığın Bakırköy 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 16.11.2022 tarihli duruşmasında alınan savunmasında şikayetçinin duruşma öncesinde kendisine küfür etmesi üzerine sinirlendiği için bu şekilde beyanda bulunduğunu ifade ettiği, şikayetçinin de bu hususu doğruladığı, sanığın eylemine devam ederek şikayetçinin öldürücü bölgelerini hedef alarak birden fazla kez bıçakla yaralama imkanı varken eylemine kendiliğinden son verdiği hususları birlikte değerlendirildiğinde sanığın eyleme bağlı ortaya çıkan kastının yaralamaya yönelik olduğu anlaşıldığından sanık hakkında kasten yaralama suçundan hüküm kurulması yerine yazılı şekilde suç vasfında yanılgıya düşerek kasten öldürmeye teşebbüs suçundan hüküm kurularak fazla ceza tayini hukuka aykırı bulunmuştur.

IV. KARAR

Gerekçe bölümünde (2) numaralı paragrafta açıklanan nedenle sanığın temyiz sebepleri suç vasfında yanılgılı değerlendirme yönünden yerinde görüldüğünden İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin, 13.12.2023 tarihli ve 2023/50 Esas, 2023/1574 Karar sayılı kararının, 5271 sayılı Kanun’un 302/2. maddesi gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy çokluğuyla BOZULMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304/2-(a) bendi uyarınca Bakırköy 4. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

09.10.2024 tarihinde karar verildi.

K A R Ş I O Y

Sanık ile mağdur arasında olay tarihinden 3-4 ay öncesine dayalı husumetin bulunması, sanığın, mağdurun hayati bölgesi olan boyun ve göğüs kısmını hedef alarak öldürmeye elverişli bıçakla vurması, sanığın Bakırköy 7. Asliye Ceza Mahkemesinin 2022/567 Esas sayılı dosyasının 15.09.2002 günü yapılan duruşmasında mağduru öldürmek için hareket ettiğini söyleyerek öldürme iradesini açıkça ortaya koymuş olması ve tüm dosya kapsamı karşısında, sanığın eyleminin öldürmeye teşebbüs olduğu görüşünde olduğumdan, sayın çoğunluğun bozma kararına katılmamaktayım.