"İçtihat Metni"
Y A R G I L A M A N I N
Y E N İ L E N M E S İ
D U R U Ş M A T A L E P L İ
B O Z M A Ü Z E R İ N E
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2022/582 E., 2023/548 K.
MAKTUL : ...
HÜKÜMLÜ : ...
SUÇ : Nitelikli kasten öldürme
HÜKÜM : Yargılamanın yenilenmesi talebinin reddiyle önceki hükmün onaylanması
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama
Hükümlü müdafilerinin duruşmalı inceleme isteminin kararın niteliği gereği yerinde görülmediğinden 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu'nun (1412 sayılı Kanun) 318. maddesi uyarınca reddine karar verilmiştir.
Hükümlü hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Kanun’un 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteklerinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteklerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 06.07.2020 tarihli ve 2020/677 Esas, 2020/1624 Karar sayılı usule ilişkin bozma ilâmı üzerine yapılan yargılama sonucunda, İzmir 6. Ağır Ceza Mahkemesinin, 01.04.2021 tarihli ve 2020/290 Esas, 2021/127 Karar sayılı kararı ile nitelikli kasten öldürme suçundan hükümlü ... hakkında yargılamanın yenilenmesi suretiyle 5237 sayılı Türk Ceza Kanun'un 82/1-a maddesi uyarınca ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına ilişkin hükmün kaldırılarak 5271 sayılı Kanun'un 223/2-e maddesi uyarınca beraatine karar verilmiştir.
2. Bu kararın Cumhuriyet savcısı (aleyhe) ve katılan vekili tarafından temyizi üzerine Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 22.11.2022 tarihli ve 2022/8519 Esas, 2022/9126 Karar sayılı kararı ile, 5271 sayılı Kanun'un 311. maddesindeki şartların oluşmaması nedeniyle yargılamanın yenilenmesi talebinin reddine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.
3. İzmir 6. Ağır Ceza Mahkemesinin, 27.10.2023 tarihli ve 2022/582 Esas, 2023/548 Karar sayılı kararı ile hükümlü hakkında İzmir (Kapatılan) 10. Ağır Ceza Mahkemesinin 03.05.2013 tarih 2008/229 Esas-2013/64 Karar sayılı kararı ile nitelikli kasten öldürme suçundan verilen ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına ilişkin yargılamanın yenilenmesi talebinin 5271 sayılı Kanun'un 311. maddesindeki şartların oluşmaması nedeni ile reddine ve önceki hükmün onaylanmasına karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Hükümlü ve müdafilerinin temyiz istemleri özetle; eksik araştırmaya ve mahkûmiyete yeter delil bulunmadığından beraat kararı verilmesi gerektiğine ilişkindir.
III. GEREKÇE
Yargılamanın yenilenmesi talebi üzerine yeniden yapılan duruşma sonucunda, 5271 sayılı Kanun'un 311. maddesi uyarınca yargılanmanın yenilenmesini gerektirir bir neden bulunmadığının, dava dosyası kapsamına uygun ve gerekçeleri denetime imkân verecek şekilde tutanaklara yansıtılarak mahkemece kabul ve takdir kılındığı nazara alındığında önceki hükmün onaylanmasına dair kararda hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşılmıştır.
IV. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle İzmir 6. Ağır Ceza Mahkemesinin, 27.10.2023 tarihli ve 2022/582 Esas, 2023/548 Karar sayılı kararında hükümlü ve müdafileri tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden hükümlü ve müdafilerinin temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün, Tebliğname’ye uygun olarak, oy çokluğuyla ONANMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
24.09.2024 tarihinde karar verildi.
(Karşı Oy)
K A R Ş I O Y
Tüm dosya kapsamından anlaşılacağı üzere,
Maktul ... iş yerinden evine gittiği sırada evine yakın bir yerde silahlı saldırıya uğrayarak hayatını kaybetmiştir.
İzmir (CMK 250 madde ile görevli) 10. Ağır Ceza Mahkemesince aralarında sanığın da bulunduğu bir kısım örgüt üye ve yöneticilerinin mahkumiyetine ilişkin karara karşılık Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının sanık ... ile ilgili mahkumiyete yeterli delil bulunmadığı ve kararın bozulması gerektiği şeklindeki görüşüne rağmen Dairemizce mahkumiyet kararı onanmıştır.
Mahkûmiyet kararının onanarak kesinleşip infaz edildiği aşamada sanığın talebi üzerine İzmir 6. Ağır Ceza Mahkemesince yargılamanın yenilenmesine karar verilerek delil araştırılmasına gidilmiş ve HTS kayıtları üzerinde yaptırılın bilirkişi incelemesine göre sanık ...'ın olayla bir ilgisinin bulunmadığına kanaat getirilerek beraatine karar verilmiştir.
Dairemizce yapılan inceleme neticesinde bu kez CMK 311 inci maddesindeki şartların oluşmaması nedeniyle karaın bozulmasına karar verilmiş ve mahkemece bu karara uyularak mahkumiyet kararına hükmedilmiş ve tekrar yapılan temyiz incelemesi sonucunda Dairemizin sayın çoğunluğu mahkûmiyet kararının onanmasına hükmetmiş ise de bu karara katılmıyorum şöyle ki;
Mahkûmiyet kararındaki tek delil tanık ...nun kollukta vermiş olduğu beyanlardır. Tanık doğrudan sanık ...'nın adını zikretmemiş olup katalogdan kendisine gösterilen resim üzerine "bu da orada idi" demesi nedeniyle sanığın ismi zapta geçmiş ancak kollukta ya da savcılıkta usulüne uygun bir teşhis işlemi yaptırılmamıştır. Yine tanığın duruşmada dinlendiği celse de sanık ...'da hazır olduğu halde tanık diğer sanıkları teşhis etmesine rağmen sanık ...'yı teşhis etmemiştir. Tanığın sanık ile ilgili tek anlatımı olaydan 4 gün önceki toplantıya sanığın da katıldığı hususudur. Bu beyanın doğruluğu diğer deliller ile desteklenmemektedir. Dolayısı ile ilk yargılamada dahi tanığın fotoğraf albümü üzerinden yaptığı bir benzetme dışında sanık aleyhine suça katıldığına dair somut bir delil bulunmadığı halde mahkûmiyet kararı verilmesi hatalı olmuştur.
CMK 311 inci maddesinde ki koşulların oluşup oluşmadığı hususuna gelince sanık ... ve müdafiilerinin savunma kapsamındaki taleplerine rağmen HTS kayıtlarının araştırılmadığı, yargılamanın yenilenmesi aşamasında daha öce araştırılmayan ve dosyaya ilk defa getirtilen HTS kayıtlarının girdiği, bu kayıtlar üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesinin daha önce yaptırılmadığı, tüm bu hususların tek tanık olan ...ın beyanlarını destekleyecek veya çürütecek maddi delil mahiyetinde olduğu ve sanığın beraatini gerektirecek nitelikle olduğu anlaşıldığından CMK 311/1-e maddesi kapsamında kaldığı dolaysıyla Dairemizin hiçbir gerekçe içermeyen bozma ilâmının isabetli olmadığı açıktır.
Dosyaya yeni gelen delillere göre sanık ...'nın olaydan önce bahsedilen toplantıya katılmadığı gibi, olay tarihinde olay yerinde de olmadığı, olay sırasında diğer sanıkların olay yeri ve civarında bulundukları ve telefon trafikleri tespit edilmesine rağmen sanık ...'nın herhangi bir iletişiminin tespit edilemediği, yine diğer sanıkların olaydan sonra bir kısım para trafikleri tespit edildiği halde sanıkla ilgili bir tespitin bulunmadığı, örgüt yöneticisi kabul edilen sanık ile ilgili hiçbir örgüt üyesi ve yöneticisinin sanığı tanıdığı veya ondan emir talimat aldığına ilişkin delile rastlanmadığı, tanık ...ın dahi dosyada mevcut dilekçeleri dikkate alındığında yeniden dinlenerek delillerin tekrar değerlendirilmesinde zorunluluk bulunduğu halde yetersiz, yasal olmayan ve hukuka aykırı gerekçeler ile verilen mahkûmiyet kararının bozulması gerektiğini düşündüğümden Sayın çoğunluğun kararına muhalefet ediyorum.