Logo

1. Ceza Dairesi2024/3185 E. 2024/5028 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Sanık hakkında hükmün açıklanması geri bırakılmasına ilişkin verilen kararın bozulması üzerine, yerel mahkemece hükmün açıklanmasına karar verilmesi ve sanığın bu kararı temyiz etmesi üzerine Yargıtay'ın hükmü onayıp onamayacağı uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Sanığın denetim süresi içerisinde kasten yaralama suçu işlediği, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği tarih ile ikinci suçun işlendiği tarih arasında zamanaşımının durduğu ve toplamda 12 yıllık olağanüstü zamanaşımı süresinin dolmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin hükmün açıklanmasına dair kararı onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

B O Z M A Ü Z E R İ N E

MAHKEMESİ:Asliye Ceza Mahkemesi

SAYISI : 2019/848 E., 2021/400 K.

SUÇ : Kasten yaralama

HÜKÜM : Mahkûmiyet

TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ: Düşme

Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305. maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260/1. maddesi gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310. maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317. maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ

1. Gaziantep 23. Asliye Ceza Mahkemesinin, 14.02.2019 tarihli ve 2016/831 Esas, 2019/115 Karar sayılı kararının sanık tarafından temyizi üzerine, Yargıtay (Birleşen) 3. Ceza Dairesinin, 21.10.2019 tarihli ve 2019/13192 Esas, 2019/18959 Karar sayılı ilâmı ile mağdur ...'in açık kimlik

bilgilerine gerekçeli karar başlığında yer verilmemesi, ihbara konu ilama ilişkin uzlaştırma işlemi yapılıp yapılmadığı mahkemesinden sorularak, uzlaşmanın sağlanması halinde sanığın güncel adli sicil kaydında ihbara konu olabilecek başkaca ilamların bulunup bulunmadığı da değerlendirilmek suretiyle, sonucuna göre sanık hakkındaki hükmün açıklanıp açıklanmayacağı hususunun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması ve sanık hakkında 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun (5237 sayılı Kanun) 53/1. maddesindeki hak yoksunluklarının uygulanmaması nedenleriyle bozulmasına karar verilmiştir.

2. Bozma ilâmı üzerine Gaziantep 23. Asliye Ceza Mahkemesinin, 27.05.2021 tarihli ve 2019/848 Esas, 2021/400 Karar sayılı kararı ile 5271 sayılı Kanun'un 231/11. maddesi uyarınca hükmün açıklanması suretiyle sanık hakkında kasten yaralama suçundan, 5237 sayılı Kanun'un 86/2, 86/3-e, 62/1, 53/1. maddeleri uyarınca 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ

Sanığın temyiz isteği; hükmün açıklanmasının hukuka aykırı olduğuna, sanık hakkında lehe yasa hükümlerinin uygulanması gerektiğine ve vesaire ilişkindir.

III. GEREKÇE

1. Bozma ilâmına uyularak bozma öncesi ihbara konu ilâm hakkında uzlaştırma işlemi yapılıp yapılmadığının Mahkemesinden sorulduğu, anılan ilâm hakkında taraflar arasında uzlaşma sağlandığından Gaziantep 7. Asliye Ceza Mahkemesinin, 17.02.2020 tarihli ve 2013/123 Esas, 2013/905 Karar sayılı ek kararı ile kasten yaralama suçundan verilen 1.800 TL adli para cezasının ve mala zarar verme suçundan verilen 1.800 TL adli para cezasının tüm cezai sonuçları ile birlikte ortadan kaldırılmasına karar verildiğinin tespit edildiği, bu itibarla sanığın güncel adli sicil kaydında ihbara konu olabilecek başkaca ilâmların bulunup bulunmadığının araştırıldığı ve sanığın denetim süresi içerisinde Gaziantep 6. Ağır Ceza Mahkemesinin, 31.01.2019 tarihli ve 2018/79 Esas, 2019/55 Karar sayılı ilamına konu kasten yaralama suçunu 17.05.2015 tarihinde işlediğinin tespit edildiği ve anılan bu ilâma istinaden hükmün açıklandığı, dolayısıyla hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği 28.06.2011 tarihi ile 2. suç tarihi olan 17.05.2015 tarihi arasında zamanaşımının 3 yıl 10 ay 19 gün süre ile durduğu, suç tarihi olan 12.03.2010 tarihinden itibaren hükmün açıklanmasının geri bırakılması nedeniyle durma süresinin de eklenmesiyle temyiz inceleme tarihine kadar 12 yıllık olağanüstü zamanaşımı süresinin gerçekleşmediği anlaşılmakla, Tebliğname'deki düşünceye iştirak edilmemiştir.

2. Bozma ilâmına uyulduğu halde, mağdur ...'in açık kimlik bilgilerine gerekçeli karar başlığında yer verilmeyerek 5271 sayılı Kanun'un 232/2-b maddesine aykırı davranılmış ise de bu husus mahallinde hükme ilavesi mümkün bir eksiklik olarak kabul edildiğinden bozma nedeni yapılmamıştır.

3. Suç tarihinde sanık ile mağdur arasında yan bakma meselesi nedeniyle çıkan tartışmanın kavgaya dönüştüğü ve kavga sırasında sanığın sallama tabir edilen siyahtan sayılan bıçak ile mağduru sağ elinden basit tıbbi müdahale ile giderilebilir şekilde yaraladığı anlaşılan olayda;

Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık

tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği, sanığın denetim süresi içerisinde kasıtlı yeni bir suç işlemesi nedeniyle 5271 sayılı Kanun'un 231/11. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasına karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığı, sanık lehine takdiri indirim hükümlerinin uygulandığı, başkaca uygulanma koşulları oluşan lehe hükmün bulunmadığı anlaşıldığından, hükümde hukuka aykırılık bulunmamıştır.

IV. KARAR

Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Gaziantep 23. Asliye Ceza Mahkemesinin, 27.05.2021 tarihli ve 2019/848 Esas, 2021/400 Karar sayılı kararında sanıkça öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden eleştiri nedeni dışında herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden sanığın temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

04.07.2024 tarihinde karar verildi.