Logo

1. Ceza Dairesi2024/3260 E. 2024/4078 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair merci kararına karşı yapılan kanun yararına bozma isteminin kabul edilip edilmeyeceği.

Gerekçe ve Sonuç: Sanık hakkında daha önce hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş olup, bu kararın kesinleşme tarihinden itibaren başlayan beş yıllık denetim süresi içinde, sanığın işlediği kasten yaralama suçu nedeniyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemeyeceği, suçun denetim süresinden önce işlenmiş olmasının bu sonucu değiştirmeyeceği gözetilerek kanun yararına bozma isteminin reddedilmesine karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi

SAYISI : 2023/313 Değişik İş

SUÇ : Kasten yaralama

KARAR : Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair karara yönelik itirazın kabulüne dair

KANUN YARARINA BOZMA

YOLUNA BAŞVURAN : Adalet Bakanlığının istemi üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı

TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : İlgili kararın kanun yararına bozulması

Çankırı Ağır Ceza Mahkemesinin, 01.03.2023 tarihli ve 2020/247 Esas, 2023/50 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında kasten yaralama suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 86/1, 86/3-e, 29, 62, 53. maddeleri uyarınca 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun (5271 sayılı Kanun) 231. maddesinin beşinci fıkrası uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin karara yönelik sanık müdafii tarafından yapılan itirazın kabulüne dair merci Kırıkkale 2. Ağır Ceza Mahkemesinin, 22.06.2023 tarihli ve 2023/313 Değişik İş sayılı kararının kesin olmakla 22.06.2023 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.

Adalet Bakanlığının, 5271 sayılı Kanun'un 309/1. maddesi uyarınca, 13.02.2024 tarihli ve 2023/18663 sayılı evrakı ile kanun yararına bozma istemine istinaden düzenlenen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 26.03.2024 tarihli ve KYB-2024/22434 sayılı Tebliğnamesi ile dava dosyasının onaylı sureti Daireye gönderilmekle, gereği düşünüldü:

I. İSTEM

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 26.03.2024 tarihli ve KYB-2024/22434 sayılı kanun yararına bozma isteminin;

"5271 sayılı Kanun'un 231/8. maddesinde yer alan 'Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının verilmesi halinde sanık, beş yıl süreyle denetim süresine tâbi tutulur. Denetim süresi içinde, kişi hakkında kasıtlı bir suç nedeniyle bir daha hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemez' şeklindeki düzenlemeden anlaşılacağı üzere, sanığın önceden verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararından dolayı tabi tutulduğu denetim süresi içerisinde, yeni bir kasıtlı suç işlenmesi halinde, bu ikinci suçtan dolayı bir daha hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilemeyeceği nazara alındığında, somut olayda, suç tarihinin 05.06.2018, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair Ankara 21. Asliye Ceza Mahkemesinin 14.10.2020 tarihli ve 2019/887 esas, 2020/690 sayılı kararının kesinleşme tarihinin ise 20.11.2020 olması nedeniyle, denetim süresinde işlenmiş bir suçtan söz edilemeyeceğinden hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesinde bu yönden yasal bir engel bulunmadığı gözetilmeden, itirazın reddi yerine, yazılı şekilde kabulüne karar verilmesinde isabet görülmemiştir."

Şeklindeki gerekçeye dayandığı anlaşılmıştır.

II. GEREKÇE

1. 5271 sayılı Kanun'un 231. maddesinde düzenlenen Hükmün açıklanmasının geri bırakılması müessesesinin uygulanabilmesi için,

a) Sanık hakkında kurulan mahkûmiyet hükmünde, hükmolunan cezanın iki yıl veya daha az süreli hapis veya adlî para cezasından ibaret olması,

b) Suçun 5271 sayılı Kanun'un 231. maddesinin ondördüncü fıkrasında yazılı suçlardan olmaması,

c) Sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkûm olmamış bulunması,

d) Mahkemece, sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması,

e) Suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın, aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tamamen giderilmesi,

f) Sanığın hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına itirazının bulunmamasına ilişkin koşulların birlikte gerçekleşmesi gerekmektedir.

Ayrıca, mezkûr maddenin sekizinci fıkrasında "Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının verilmesi halinde sanık, beş yıl süreyle denetim süresine tâbi tutulur. (Ek cümle: 18/06/2014-6545 S.K./72. md) Denetim süresi içinde, kişi hakkında kasıtlı bir suç nedeniyle bir daha hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemez.” şeklinde düzenlenme yer almaktadır.

Bu düzenlemeye ilişkin 6545 sayılı Kanun’un 72. maddesinin gerekçesinde bu durum; “Maddeyle, Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231 nci maddesinin sekizinci fıkrasında değişiklik yapmak suretiyle, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi halinde sanığın tabi tutulacağı denetim süresi içinde sanık hakkında bir daha hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemeyeceği düzenlenmektedir. Söz konusu maddenin uygulanmasında, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilen sanıklar hakkında işledikleri diğer suçlardan dolayı da birçok kez hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verildiği görülmektedir. Yapılması öngörülen değişiklikle, bu uygulamaya son verilmesi ve denetim süresi içinde sanık hakkında bir daha hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilememesi amaçlanmaktadır. Kişinin işlediği ikinci suçun denetim süresi içinde işlenip işlenmediğinin önemi bulunmamaktadır. Daha önceden işlenen suçlar bakımından da bu yasak uygulanacaktır.” şeklinde ifade edilmiştir. Buna göre 6545 sayılı Kanun'un yürürlüğe girdiği 24.06.2014 tarihinden sonra işlenen suçlar için, hakkında daha önce hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı bulunan sanıklarla ilgili aynı denetim süresi içerisinde bir daha hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilemeyecektir.

2. Bu açıklamalar ışığında inceleme konusu dava dosyasının değerlendirilmesinde; Mahkemece hükümlünün kasten yaralama suçundan hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş, itiraz üzerine merci tarafından itirazın kabulü ile kararın kaldırılmasına karar verilmiştir. Hükümlünün adlî sicil kaydının incelenmesinde Ankara 21. Asliye Ceza Mahkemesinin, 14.10.2020 tarihli ve 2019/887 Esas, 2020/690 Karar sayılı hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın 20.11.2020 tarihinde kesinleştiği belirlenmiştir.

Ankara 21. Asliye Ceza Mahkemesinin, 14.10.2020 tarihli ve 2019/887 Esas, 2020/690 Karar sayılı hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararının 20.11.2020 tarihinde kesinleşmesinden itibaren hükümlü hakkında 5 yıllık denetim süresi başlamıştır. Hükümlü 05.06.2018 tarihinde inceleme konusu suçu işlemiştir. 5271 sayılı Kanun'un 231/8. maddesinin ilgili bölümünde yer alan “Denetim süresi içinde, kişi hakkında kasıtlı bir suç nedeniyle bir daha hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemez” şeklindeki düzenleme uyarınca inceleme konusu kasten yaralama suçu yönünden hükümlü hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemeyecektir. Hükümlünün kasten yaralama suçunu adlî sicil kaydındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleşme tarihinden önceki bir tarihte gerçekleştirmiş olmasının önemi bulunmamaktadır. Zira hükümlünün bu suçtan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının denetim süresi 20.11.2020 tarihinde başlamakla bu tarihten sonra hükümlü hakkında kasıtlı bir suçtan yeni bir hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi imkânı bulunmadığı anlaşılmakla merci kararında isabetsizlik görülmediğinden, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.

III. KARAR

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, kanun yararına bozma istemi doğrultusunda düzenlediği tebliğnamedeki düşünce yerinde görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 309. maddesindeki koşulları taşımayan KANUN YARARINA BOZMA İSTEMİNİN oy birliğiyle REDDİNE,

Dava dosyasının, Mahkemesine sunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

03.06.2024 tarihinde karar verildi.