Logo

1. Ceza Dairesi2024/3459 E. 2024/4274 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Şartla tahliye edilen hükümlünün denetim süresi içinde işlediği birden fazla suç nedeniyle geri alınacak ceza süresinin hesabında 7242 sayılı Kanun değişikliği ile getirilen düzenlemenin uygulanmasına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Şartla tahliye sonrası denetim süresi içinde birden fazla suç işlenmesi halinde, 7242 sayılı Kanun ile 5275 sayılı Kanun'un 107/13-a maddesinde yapılan değişiklik uyarınca her bir suç için verilen hapis cezasının iki katı sürenin, suç tarihinden başlayarak bihakkın tahliye tarihini geçmeyecek şekilde ayrı ayrı hesaplanması gerektiği, infaz hakimliğinin bu hususa dikkat etmeyerek toplam ceza süresinin iki katını esas alarak aynen infaz kararı vermesinin hukuka aykırı olduğu gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :İnfaz Hakimliği

SAYISI : 2023/1068 (E), 2023/1064 (K)

İNCELEME KONUSU KARAR : Şartla tahliye kararının geri alınmasına ve aynen infaza dair

KANUN YARARINA BOZMA

YOLUNA BAŞVURAN : Adalet Bakanlığının istemi üzerine Yargıtay

Cumhuriyet Başsavcılığı

TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : İlgili kararın kanun yararına bozulması

Uyuşturucu veya uyarıcı madde ticareti yapma veya sağlama suçundan Kayseri 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 04.08.2010 tarihli ve 2010/171 Esas, 2010/285 Karar sayılı kararı ile 6 yıl 8 ay hapis cezasına hükümlü ...'in, bu cezasının infazı sırasında, Gaziantep 6. Ağır Ceza Mahkemesinin 04.08.2014 tarihli ve 2014/626 değişik iş sayılı kararı ile 30.07.2014 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere şartla tahliye edilmesini müteakip, denetim süresi içerisinde 05.04.2015 tarihinde işlemiş olduğu kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek, bulundurmak ve kullanmak suçundan dolayı 3 yıl hapis cezasına mahkûm edilmesi sebebiyle şartla tahliyenin geri alınması ile sonraki suçun işlendiği 05.04.2015 tarihi ile bihakkın tahliye tarihi olan 17.10.2016 tarihi arasındaki 561 günlük sürenin aynen infazına dair Kayseri 2. İnfaz Hâkimliğinin 16.09.2022 tarihli ve 2022/7975 Esas, 2022/7977 Karar sayılı kararını takiben, bu kez denetim süresi içerisinde 05.04.2015 tarihli kasıtlı suçun yanı sıra 25.08.2014 tarihinde işlemiş olduğu tehdit suçundan dolayı 3 ay hapis cezasına mahkûm

edildiğinin ihbar edilmesi üzerine, Kayseri 2. İnfaz Hâkimliğinin 16.09.2022 tarihli kararının kaldırılmasına, sonraki suçun işlendiği 25.08.2014 tarihi ile bihakkın tahliye tarihi olan 17.10.2016 tarihi arasındaki 784 günlük sürenin aynen infazına dair Kayseri 2. İnfaz Hâkimliğinin 27.01.2023 tarihli ve 2023/1068 Esas, 2023/1064 Karar sayılı kararı ile ilgili olarak;

Adalet Bakanlığının, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309 uncu maddesinin birinci fıkrası uyarınca, 13.03.2024 tarihli ve 94660652-105-38-22086-2023-Kyb sayılı evrakı ile kanun yararına bozma istemine istinaden düzenlenen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 04.04.2024 tarihli ve 2024/35849 sayılı Tebliğnamesi ile dava dosyası Daireye gönderilmekle, gereği düşünüldü;

I. İSTEM

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 04.04.2024 tarihli ve 2024/35849 sayılı kanun yararına bozma isteminin;

“Dosya kapsamına göre,

Hükümlünün Kayseri 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 04.08.2010 tarihli ve 2010/171 Esas, 2010/285 Karar sayılı kararı ile 6 yıl 8 ay hapis cezasının infazı sırasında, Gaziantep 6. Ağır Ceza Mahkemesinin 04.08.2014 tarihli ve 2014/626 değişik iş sayılı kararı ile 30.07.2014 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere şartla tahliye edildiği,

Her ne kadar, şartla tahliye edilen hükümlünün denetim süresi içerisinde 25.08.2014 tarihinde işlemiş olduğu tehdit suçundan dolayı 3 ay ve 05.04.2015 tarihinde işlemiş olduğu kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek, bulundurmak ve kullanmak suçundan ise 3 yıl hapis cezasına mahkûm edilmesi sebebiyle, inceleme konusu Kayseri 2. İnfaz Hâkimliğinin 27.01.2023 tarihli kararı ile hükümlünün denetim süresi içerisinde işlediği kasıtlı suçlardan aldığı hapis cezalarının toplamlarının iki katı olan sürenin aynen infazı halinde denetim süresi içinde sonraki ilk suçun işlendiği 25.08.2014 tarihinden itibaren bihakkın tahliye tarihinin geçildiğinden bahisle 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 107/13-a maddesi uyarınca 25.08.2014 tarihi ile bihakkın tahliye tarihi olan 17.10.2016 tarihi arasındaki 784 günlük sürenin aynen infazına karar verilmiş ise de,

7242 sayılı Kanun döneminde koşullu salıverilmenin geri alınması durumunda, deneme süresinde işlenen suçlardan verilen hapis cezalarının iki katı sürenin soyut biçimde aynen infazına karar verilmesinin yanlış hesaplamalara yol açacağı, her somut olayda deneme süresinde işlenen her bir suç için kendi suç tarihinden başlayarak hak ederek tahliye tarihini geçmemek üzere iki katı sürenin ayrı ayrı hesaplanarak ne kadar sürenin aynen infaz edileceğinin kararda açıkça gösterilmesinin, yanlış hesaplamaların ve infazda oluşabilecek tereddütlerin önüne geçilmesi bakımından önem arzettiği,

7242 sayılı Kanun'un 48 inci maddesi ile 5275 sayılı Kanun'un 107 nci maddenin 13 üncü fıkrasının (a) bendinde yer alan "kalan cezasının aynen" ibaresi "Sonraki suçu işlediği tarihten itibaren başlamak ve hak ederek tahliye tarihini geçmemek koşuluyla sonraki işlediği her bir suç için verilen hapis cezasının iki katı sürenin" şeklinde değiştirilmesi üzerine yeni durumun hükümlünün lehine olup olmadığının tespiti hususunda Mahkemesince öncelikle, hükümlünün denetim süresinde işlediği her bir suçun iki katı sürenin suç tarihlerinden başlayarak bihakkın tahliye tarihini geçmeyecek şekilde bir hesaplama yapılarak gösterilmesi, hükümlü lehine olan düzenlemenin yapılacak bu hesaplama neticesine göre belirlenmesi gerektiği,

Somut olayda, hükümlünün şartla tahliye edilmesi sonrasında denetim süresi içerisinde işlediği suçlar sebebiyle 7242 sayılı Kanun uyarınca yapılacak hesaplamaya göre,

a-25.08.2014 tarihinde işlemiş olduğu tehdit suçundan dolayı Gaziantep 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 03.11.2022 tarihli ve 2022/433 Esas, 2022/940 Karar sayılı kararı ile 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmesi nedeniyle, bu cezanın iki katı olan 6 aylık süreyi kapsayan 25.08.2014-20.02.2015 tarihleri arasındaki sürenin,

b-05.04.2015 tarihinde işlemiş olduğu kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek, bulundurmak ve kullanmak suçundan Gaziantep 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 09.03.2022 tarihli ve 2019/738 Esas, 2022/233 Karar sayılı kararı ile 3 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmesi nedeniyle, bu cezanın iki katı olan 6 yıllık süre, 17.10.2016 olan bihakkın tahliye tarihini geçtiğinden 05.04.2015-17.10.2016 tarihleri arasındaki sürenin aynen infazına karar verilmesi gerektiği anlaşılmış olup, bu durumda geri alınması gereken sürenin 741 gün olduğu,

Mahkemesince, aynen infaz kararında, 7242 sayılı Kanun'un 48 inci maddesinin öngördüğü şekilde hükümlünün denetim süresi içerisinde işlediği her bir suç için verilen hapis cezasının iki katı sürenin işlendiği tarihten itibaren bihakkın tahliye tarihini geçmemek koşuluyla ayrı ayrı somut olarak açıkça gösterilmesi gerektiği, bu şekilde yapılacak hesaplama neticesinde ise toplam 741 günlük sürenin aynen infazına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, fazla infaza neden olacak şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiştir.”

Şeklindeki gerekçeye dayandığı anlaşılmıştır.

II. GEREKÇE

1. 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309 uncu maddesinin, (1), (2) ve (3) üncü fıkraları;

(1) Hâkim veya mahkeme tarafından verilen ve istinaf veya temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşen karar veya hükümde hukuka aykırılık bulunduğunu öğrenen Adalet Bakanlığı, o karar veya hükmün Yargıtayca bozulması istemini, yasal nedenlerini belirterek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına yazılı olarak bildirir.

(2) Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, bu nedenleri aynen yazarak karar veya hükmün bozulması istemini içeren yazısını Yargıtayın ilgili ceza dairesine verir.

(3) Yargıtayın ceza dairesi ileri sürülen nedenleri yerinde görürse, karar veya hükmü kanun yararına bozar.

2. 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un, 15.04.2020 tarihinde yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun'un 48 inci maddesiyle değişik 107 nci maddesinin (13) üncü fıkrası;

(13) Koşullu salıverilme kararının geri alınması hâlinde hükümlünün;

a) Sonraki suçu işlediği tarihten itibaren başlamak ve hak ederek tahliye tarihini geçmemek koşuluyla sonraki işlediği her bir suç için verilen hapis cezasının iki katı sürenin,

b) (Değişik bend: 25.05.2005-5351 S.K./8. md) Yükümlülüklerine aykırı davranması hâlinde, bu yükümlülüklere uymama tarihi ile hak ederek salıverilme tarihi arasındaki süreyi geçmemek koşuluyla ihlalin niteliğine göre (Ek ibare 14.04.2020 - 7242 S.K./48. md) takdir edilecek bir sürenin,

Ceza infaz kurumunda aynen (Ek ibare 14.04.2020 - 7242 S.K./48. md) çektirilmesine karar verilir. Koşullu salıverilme kararının geri alınmasından sonra aynı hükmün infazı ile ilgili bir daha koşullu salıverilme kararı verilmez.

Şeklinde düzenlenmiştir.

3. Hükümlünün 6 yıl 8 ay hapis cezasının infazı sırasında 30.07.2014 tarihinden geçerli olmak üzere şartla tahliyesine karar verildiği, bihakkın tahliye tarihi 17.10.2016 olarak tespit edilen hükümlünün, denetim süresi içerisinde 25.08.2014 tarihinde işlediği tehdit suçundan 3 ay hapis cezası, 05.04.2015 tarihinde işlediği kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek, bulundurmak ve kullanmak suçundan 3 yıl hapis cezası ile cezalandırıldığı anlaşılmaktadır.

4. Mahkemesince, aynen infaz kararında, 7242 sayılı Kanun'un 48 inci maddesi ile değişik 5275 sayılı Kanun'un 107 nci maddesinin 13 üncü fıkrası uyarınca denetim süresinde işlenen her bir suç için kendi suç tarihinden başlayarak bihakkın tahliye tarihini geçmemek üzere iki katı sürenin ayrı ayrı hesaplanarak ne kadar sürenin aynen infaz edileceğinin kararda açıkça gösterilmesinin, yanlış hesaplamaların ve infazda oluşabilecek tereddütlerin önüne geçilmesi bakımından büyük önem taşımaktadır.

5. 7242 sayılı Kanun’un 48 inci maddesi ile değişik 5275 sayılı Kanun’un 107 nci maddesinin 13 üncü fıkrasına göre hükümlünün hukuki durumu değerlendirildiğinde, 25.08.2014 tarihinde işlemiş olduğu tehdit suçundan verilen 3 ay hapis cezasının iki katı olan 6 aylık sürenin suç tarihinden başlayarak bihakkın tahliye tarihini geçmeyecek şekilde aynen infazına karar verilmesi gerektiği gibi 05.04.2015 tarihinde işlemiş olduğu kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek, bulundurmak ve kullanmak suçundan verilen 3 yıl hapis cezasının iki katı olan 6 yıllık sürenin suç tarihinden başlayarak bihakkın tahliye tarihini geçmeyecek şekilde aynen infazına karar verilmesi gerektiğinden ve aynen infaz edilmesi gereken süre bihakkın tahliye tarihini geçtiğinden bu suçu nedeniyle 05.04.2015 tarihi ile bihakkın tahliye tarihi olan 17.10.2016 tarihleri arasındaki sürenin aynen infazına karar verilmesi gerektiği, bu hesaplama sonucu her iki suç nedeniyle aynen infazına karar verilmesi gereken sürelerin toplamının 7242 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik öncesi düzenlemeye göre hükümlünün lehine olmasına rağmen, sadece denetim süresi içinde işlenen kasıtlı suçlar nedeniyle verilen hapis cezalarının toplamının iki katını esas alarak yapılan değerlendirme sonucu denetim süresi içinde işlenen ilk suç tarihi 25.08.2014 ile bihakkın tahliye tarihi arasındaki sürenin aynen infazına dair verilen karar Kanun’a aykırı olup, kanun yararına bozma talebi yerinde görülmüştür.

III. KARAR

1. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteminin KABULÜNE,

2. Kayseri 2. İnfaz Hâkimliğince verilen 27.01.2023 tarihli ve 2023/1068 Esas, 2023/1064 Karar sayılı kararın 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin üçüncü fıkrası gereği, oy birliğiyle KANUN YARARINA BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

07.06.2024 tarihinde karar verildi.