Logo

1. Ceza Dairesi2024/4117 E. 2024/4276 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Denetimli serbestlik tedbiri uygulanmakta olan hükümlünün, bu süre zarfında yeni bir suç işlemesi nedeniyle açık ceza infaz kurumuna gönderilmesi talebinin reddine ilişkin itirazın reddinin hukuka uygun olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: İnfaz hâkiminin, 5275 sayılı Kanun'un 105/A maddesi uyarınca denetimli serbestlikteki hükümlünün hakkında yeni bir dava açılması halinde açık ceza infaz kurumuna gönderilmesi talebini değerlendirirken, takdir yetkisini kullanırken somut, denetlenebilir ve dosya içeriğine uygun gerekçeler sunması gerektiği, oysa mahkemece bu hususta yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin karar verildiği gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi

SAYISI : 2021/1147 değişik iş

İNCELEME KONUSU KARAR : İtirazın reddine

KANUN YARARINA BOZMA

YOLUNA BAŞVURAN : Adalet Bakanlığının istemi üzerine Yargıtay

Cumhuriyet Başsavcılığı

TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : İlgili kararın kanun yararına bozulması

Nitelikli hırsızlık, uyuşturucu madde kullanmak ve hükümlü veya tutuklunun kaçması suçlarından Erciş 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 19.04.2019 tarihli ve 2019/53 değişik iş sayılı içtima kararı ile 6 yıl 10 ay 15 gün hapis cezasına hükümlü Murat Amaca'nın, bu cezasının infazı sırasında kalan cezasının koşullu salıverilme tarihine kadar olan kısmının denetimli serbestlik tedbiri uygulanmak suretiyle infazına ilişkin Erciş İnfaz Hâkimliğinin 06.04.2021 tarihli ve 2021/361 Esas, 2021/361 Karar sayılı kararını takiben, hükümlünün denetim süresi içinde işlemiş olduğu suçtan dolayı hakkında kamu davası açılmış olması sebebiyle açık ceza infaz kurumuna gönderilmesine karar verilmesine yönelik Erciş Cumhuriyet Başsavcılığının talebinin, hükümlü hakkında açılan davanın halen derdest olduğu, kovuşturma sonucunda hükümlü hakkında beraat, ceza verilmesine yer olmadığı, davanın reddi veya düşme kararı verilebileceği, hükümlü hakkında verilen kesin bir hükmün bulunmadığı, açık ceza infaz kurumuna iade kararı verilmesinin ileride telafisi mümkün olmayan sonuçlar doğurabileceği gerekçesiyle reddi ile hükümlü hakkında devam etmekte olan denetimli serbestlik tedbirinin aynen devamına yönelik Erciş İnfaz Hâkimliğinin 09.12.2021 tarihli ve 2021/1268 Esas, 2021/1267 Karar sayılı kararına karşı yapılan itirazın reddine dair Erciş Ağır Ceza Mahkemesinin 31.01.2022 tarihli 2021/1147 değişik iş sayılı kararı ile ilgili olarak;

Adalet Bakanlığının, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309 uncu maddesinin birinci fıkrası uyarınca, 04.04.2024 tarihli ve 94660652-105-65-5057-2022-Kyb sayılı evrakı ile kanun yararına bozma istemine istinaden düzenlenen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 10.05.2024 tarihli ve 2024/46192 sayılı Tebliğnamesi ile dava dosyası Daireye gönderilmekle, gereği düşünüldü;

I. İSTEM

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 10.05.2024 tarihli ve 2024/46192 sayılı kanun yararına bozma isteminin;

"Benzer bir olaya ilişkin olarak Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 24.03.2023 tarihli ve 2023/1954 Esas, 2023/1286 Karar sayılı ilâmında yer alan, " Kanun da yer alan “....denetimli serbestlik müdürlüğünün talebi üzerine infaz hâkimi tarafından, hükümlünün açık ceza infaz kurumuna gönderilmesine karar verilebilir.” ibaresi İnfaz Hakimliğine açık ceza infaz kurumuna gönderip göndermeme konusunda takdir hakkı tanındığını göstermekte ise de, İnfaz Hakimliğinin hükümlü hakkında denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına devam edilmesi ya da hükümlünün açık ceza infaz kurumuna gönderilmesi konusunda yasa gereği tanınan takdir hakkını kullanırken, takdir hakkının yerinde ve objektif olarak kullanıldığını haklı gösterecek nitelikte somut, denetlenebilir, dosya içeriğine uygun yeterli ve yasal gerekçe göstermesi gerekmektedir.

5275 sayılı Kanun'un 105/A maddesinin yedinci fıkrasınının ikinci cümlesinde yer alan kovuşturma sonucunda beraat, ceza verilmesine yer olmadığı, davanın reddi veya düşme kararı verilmesi halinde, hükümlünün cezasının infazına denetimli serbestlik tedbiri uygulanarak devam olunmasına infaz hakimliği tarafından karar verileceğinin burada takdir hakkının bulunmadığı açıkca düzenlenmiştir.

Mahkemece takdir hakkının yerinde ve objektif olarak kullanıldığını haklı gösterecek nitelikte somut, denetlenebilir, dosya içeriğine uygun yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin, hükümlü hakkında kovuşturma sonucunda beraat, ceza verilmesine yer olmadığı, davanın reddi veya düşme kararı verilmesi halinde ne şekilde uygulama yapılması gerektiğine ilişkin yasal düzenleme gerekçe olarak gösterilerek verilen karar usul ve yasaya aykırı olduğundan, kanun yararına bozma talebi açıklanan bu sebeple yerinde görülmüştür....kanun yararına BOZULMASINA.." şeklindeki açıklamalar nazara alındığında,

Dosya kapsamına göre, hükümlü hakkında Erciş İnfaz Hâkimliğinin 06.04.2021 tarihli ve 2021/361 Esas, 2021/361 Karar sayılı denetimli serbestlik kararı uygulanmaya başladıktan sonra 07.09.2021 tarihinde işlediği kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek, bulundurmak ve kullanmak suçu nedeniyle Erciş Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 01.12.2021 tarihli iddianame ile Erciş 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 2021/414 esasına kayden kamu davası açılmış olması sebebiyle, Erciş Cumhuriyet Başsavcılığınca hükümlünün açık ceza infaz kurumuna gönderilmesine karar verilmesi talebi üzerine; hükümlü hakkında açılan davanın hâlen derdest olduğu, kovuşturma sonucunda hükümlü hakkında beraat, ceza verilmesine yer olmadığı, davanın reddi veya düşme kararı verilebileceği, hakkında verilen kesin bir hükmün bulunmadığı gerekçesi ile Erciş İnfaz Hâkimliğinin 09.12.2021 tarihli kararıyla talebin reddi ile hükümlü hakkındaki denetimli serbestlik tedbirinin aynen devamına karar verilmiş ise de; anılan Yargıtay ilâmında da belirtildiği üzere; Mahkemece takdir hakkının yerinde ve objektif olarak kullanıldığını haklı gösterecek nitelikte somut, denetlenebilir, dosya içeriğine uygun gerekçe gösterilmeksizin, yasal düzenleme gerekçe gösterilerek karar verilmiş olması karşısında, itirazın bu yönden kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir."

Şeklindeki gerekçeye dayandığı anlaşılmıştır.

II. GEREKÇE

1. 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309 uncu maddesinin, (1), (2) ve (3) üncü fıkraları;

(1) Hâkim veya mahkeme tarafından verilen ve istinaf veya temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşen karar veya hükümde hukuka aykırılık bulunduğunu öğrenen Adalet Bakanlığı, o karar veya hükmün Yargıtayca bozulması istemini, yasal nedenlerini belirterek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına yazılı olarak bildirir.

(2) Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, bu nedenleri aynen yazarak karar veya hükmün bozulması istemini içeren yazısını Yargıtayın ilgili ceza dairesine verir.

(3) Yargıtayın ceza dairesi ileri sürülen nedenleri yerinde görürse, karar veya hükmü kanun yararına bozar.

2. 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191 inci maddesinin (1) inci fıkrası;

(1) Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alan, kabul eden veya bulunduran ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanan kişi, iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

3. 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 105/A maddesinin konu ile ilgili yedinci fıkrası;

“(7) (Yeniden Düzenleme:14/4/2020-7242/46 md.) Hükümlü hakkında denetimli serbestlik tedbiri uygulanmaya başlandıktan sonra işlediği iddia olunan ve cezasının alt sınırı bir yıl veya daha fazla hapis cezasını gerektiren kasıtlı bir suçtan dolayı kamu davası açılmış olması hâlinde, denetimli serbestlik müdürlüğünün talebi üzerine infaz hâkimi tarafından, hükümlünün açık ceza infaz kurumuna gönderilmesine karar verilebilir. Kovuşturma sonucunda beraat, ceza verilmesine yer olmadığı, davanın reddi veya düşme kararı verilmesi hâlinde, hükümlünün cezasının infazına denetimli serbestlik tedbiri uygulanarak devam olunmasına infaz hâkimi tarafından karar verilir.

şeklinde düzenlenmiştir.

4. Somut olayda hükümlünün 6 yıl 10 ay 15 gün hapis cezasının infazı için 01.04.2021 tarihinde cezaevine alındığı, Cumhuriyet savcılığı tarafından düzenlenen 01.04.2021 tarihli ve 2019/1192 sayılı müddetnameye göre şartla tahliye tarihinin 23.07.2023, bihakkın tahliye tarihinin ise 29.07.2026 olarak belirlendiği, hükümlünün talebi üzerine 06.04.2021 tarihli İnfaz Hakimliği kararı ile hakında şartla tahliye tarihine kadar denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verildiği, hükümlünün denetimli serbestlik tedbiri uygulanmak suretiyle cezasını infaz ettiği sırada 07.09.2021 tarihinde işlediği iddia olunan kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alma, kabul etmek, bulundurmak ve kullanmak suçundan cezalandırılması istemi ile Cumhuriyet savcılığınca düzenlenen 01.12.2021 tarihli iddianame ile Asliye Ceza Mahkemesine kamu davası açıldığı, hükümlü hakkında dava açıldığını öğrenen yetkili ve görevli Denetimli Serbestlik Müdürlüğünün, İnfaz İşleri Değerlendirme Komisyonunun kararını da ekleyerek hükümlünün işlediği iddia olunan kasıtlı suçun cezasının alt sınırının bir yıldan fazla olması nedeniyle açık ceza infaz kurumuna gönderilmesi için dosyasını Cumhuriyet Başsavcılığı aracılığıyla İnfaz Hakimliğine gönderdiği anlaşılmaktadır.

5. Kanun da yer alan “....denetimli serbestlik müdürlüğünün talebi üzerine infaz hâkimi tarafından, hükümlünün açık ceza infaz kurumuna gönderilmesine karar verilebilir.” ibaresi İnfaz Hakimliğine açık ceza infaz kurumuna gönderip göndermeme konusunda takdir hakkı tanındığını göstermekte ise de, İnfaz Hakimliğinin hükümlü hakkında denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına devam edilmesi ya da hükümlünün açık ceza infaz kurumuna gönderilmesi konusunda yasa gereği tanınan takdir hakkını kullanırken, takdir hakkının yerinde ve objektif olarak kullanıldığını haklı gösterecek nitelikte somut, denetlenebilir, dosya içeriğine uygun yeterli ve yasal gerekçe göstermesi gerekmektedir.

6. 5275 sayılı Kanun'un 105/A maddesinin yedinci fıkrasınının ikinci cümlesinde yer alan kovuşturma sonucunda beraat, ceza verilmesine yer olmadığı, davanın reddi veya düşme kararı verilmesi halinde, hükümlünün cezasının infazına denetimli serbestlik tedbiri uygulanarak devam olunmasına infaz hakimliği tarafından karar verileceğinin burada takdir hakkının bulunmadığı açıkca düzenlenmiştir.

7. Mahkemece takdir hakkının yerinde ve objektif olarak kullanıldığını haklı gösterecek nitelikte somut, denetlenebilir, dosya içeriğine uygun yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin, hükümlü hakkında kovuşturma sonucunda beraat, ceza verilmesine yer olmadığı, davanın reddi veya düşme kararı verilmesi halinde ne şekilde uygulama yapılması gerektiğine ilişkin yasal düzenleme gerekçe olarak gösterilerek verilen karar usul ve yasaya aykırı olduğundan, kanun yararına bozma talebi açıklanan bu sebeple yerinde görülmüştür.

III. KARAR

1. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteminin KABULÜNE,

2. Erciş Ağır Ceza Mahkemesince verilen 31.01.2022 tarihli 2021/1147 değişik iş sayılı kararın 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin üçüncü fıkrası gereği, oy birliğiyle KANUN YARARINA BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

07.06.2024 tarihinde karar verildi.