Logo

1. Ceza Dairesi2024/5732 E. 2024/6990 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Daha önce firar etmiş bir hükümlünün açık ceza infaz kurumundan özel izin talebinin reddine ilişkin İdare ve Gözlem Kurulu kararının iptaline dair infaz hakimliği kararına karşı yapılan itirazın reddinin hukuka uygun olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Hükümlünün firar tarihi itibarıyla yürürlükte olmasa da infaz rejimine ilişkin hükümlerin derhal uygulanması gerektiği ve özel izin yasağının hükümlü aleyhine sonuç doğurmasının kazanılmış hak ihlali oluşturmayacağı gözetilerek itirazın reddine dair mahkeme kararının kanun yararına bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi

SAYISI : 2023/2182 değişik iş

İNCELEME KONUSU KARAR : İtirazın reddine

KANUN YARARINA BOZMA YOLUNA BAŞVURAN : Adalet Bakanlığının istemi üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı

TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : İlgili kararın kanun yararına bozulması

Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurmak, kasten yaralama ve hükümlü veya tutuklunun kaçması suçlarından Kavak Açık Ceza İnfaz Kurumunda hükümlü olarak bulunan ...'un, özel izne ayrılma talebinde bulunması üzerine, hükümlünün evvelce 31.07.2019 tarihli firar eylemi nedeniyle 14.04.2020 tarihli ve 31100 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun'un 40. maddesi ile eklenen 5275 sayılı Kanun 97/3. maddesi gereğince talebin reddine dair anılan Ceza İnfaz Kurumu Müdürlüğü İdare ve Gözlem Kurulu Başkanlığının 08.12.2023 tarihli ve 2023/3404 sayılı kararına karşı yapılan şikâyetin kabulü ile anılan kararın iptaline ilişkin Samsun İnfaz Hâkimliğinin 12.12.2023 tarihli ve 2023/14410 Esas, 2023/14396 Karar sayılı kararına karşı yapılan itirazın reddine dair mercii Samsun 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 20.12.2023 tarihli ve 2023/2182 değişik iş sayılı kararı ile ilgili olarak;

Adalet Bakanlığının, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309 uncu maddesinin birinci fıkrası uyarınca, 05.06.2024 tarihli ve 94660652-105-55-3927-2024-Kyb sayılı evrakı ile kanun yararına bozma istemine istinaden düzenlenen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 18.07.2024 tarihli ve 2024/66036 sayılı Tebliğnamesi ile dava dosyası Daireye gönderilmekle, gereği düşünüldü;

I. İSTEM

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 18.07.2024 tarihli ve 2024/66036 sayılı kanun yararına bozma isteminin;

"İnfaza ilişkin hususların kazanılmış hak oluşturmayacağı gözetilerek yapılan incelemede;

5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 7. maddesinin 2. fıkrasında "Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur.", 3. fıkrasında "Hapis cezasının ertelenmesi, koşullu salıverilme ve tekerrürle ilgili olanlar hariç; infaz rejimine ilişkin hükümler derhal uygulanır." şeklindeki,

14.04.2020 tarihli ve 31100 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 40. maddesi ile eklenen 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un 97/3. maddesinde yer alan, "İzinden dönmeyen veya iki günden fazla bir süre geçtikten sonra dönen hükümlüler ile firar eden hükümlülere bir daha özel izin verilmez." şeklindeki düzenlemeler nazara alındığında,

Dosya kapsamına göre, hükümlünün özel izne ayrılma talebinde bulunması üzerine, anılan Ceza İnfaz Kurumu Müdürlüğü İdare ve Gözlem Kurulu Başkanlığının 08.12.2023 tarihli kararı ile hükümlünün evvelce firar ettiğinden bahisle talebin reddine karar verilmesini müteakip, hükümlü tarafından yapılan şikâyetin, hükümlünün firar ettiği 31.07.2019 tarihi itibariyle 5275 sayılı Kanun'un 97/3. maddesinde yer alan düzenlemenin yürürlükte olmadığı ve anılan düzenlemenin hükümlü aleyhine sonuç doğurduğu gerekçesiyle kabulüne karar verilip, şikâyetin kabulüne ilişkin karara karşı yapılan itiraz da reddedilmiş ise de,

5237 sayılı Kanun'un 7/3. maddesinde yer alan düzenlemeye nazaran, 14.04.2020 tarihli ve 31100 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun'un 40. maddesi ile eklenen 5275 sayılı Kanun'un 97/3. maddesindeki düzenlemenin, hapis cezasının ertelenmesi, koşullu salıverilme ve tekerrürle ilgili olmaması karşısında, hükümlü hakkında derhal uygulanması gerektiği, bu itibarla anılan düzenlemenin hükümlünün firar tarihi itibariyle henüz yürürlüğe girmemiş olmasının hükümlü hakkında uygulanmasına engel teşkil etmediği ve hükümlünün evvelce gerçekleştirdiği firar eylemi nedeniyle özel izne ayrılamayacağı gözetilmeden, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir."

Şeklindeki gerekçeye dayandığı anlaşılmıştır.

II. GEREKÇE

1. 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309 uncu maddesinin, (1), (2) ve (3) üncü fıkraları;

(1) Hâkim veya mahkeme tarafından verilen ve istinaf veya temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşen karar veya hükümde hukuka aykırılık bulunduğunu öğrenen Adalet Bakanlığı, o karar veya hükmün Yargıtayca bozulması istemini, yasal nedenlerini belirterek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına yazılı olarak bildirir.

(2) Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, bu nedenleri aynen yazarak karar veya hükmün bozulması istemini içeren yazısını Yargıtayın ilgili ceza dairesine verir.

(3) Yargıtayın ceza dairesi ileri sürülen nedenleri yerinde görürse, karar veya hükmü kanun yararına bozar.

2. 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun “zaman bakımından uygulama” başlıklı 7 nci maddesinin konu ile ilgili (2) nci ve (3) üncü fıkraları;

(2) Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur.

(3) (Değişik fıkra: 29/06/2005-5377 S.K./2.mad) Hapis cezasının ertelenmesi, koşullu salıverilme ve tekerrürle ilgili olanlar hariç; infaz rejimine ilişkin hükümler, derhal uygulanır.

3. 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un “İzinden dönmeme, geç dönme” başlıklı 97 nci maddesinin 15.04.2020 tarihli ve 31100 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 40 ıncı maddesi ile mülga edilen ikinci fıkrasının ikinci cümlesi;

“....... İzinli iken firar eden hükümlüye bir daha izin verilmez.”

4. 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 97 nci maddesine 15.04.2020 tarihli ve 31100 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 40 ıncı maddesi ile eklenen üçüncü fıkrası;

(3) (Ek fıkra 14.04.2020 - 7242 S.K./40. md) İzinden dönmeyen veya iki günden fazla bir süre geçtikten sonra dönen hükümlüler ile firar eden hükümlülere bir daha özel izin verilmez.”

Şeklinde düzenlenmiştir.

5. Hükümlünün cezasının infazı sırasında Açık Ceza İnfaz Kurumundan 31.07.2019 tarihinde firar ettiği anlaşılmakla, 07.12.2023 tarihli dilekçesi ile yaptığı özel izin talebinin İdare ve Gözlem Kurulu tarafından 5275 sayılı Kanun’un 97 nci maddesinde yer alan, “....... firar eden hükümlülere bir daha özel izin verilmez.” hükmü uyarınca reddine karar verilmesinde hukuka aykırılık bulunmamasına rağmen, hükümlünün İdare ve Gözlem Kurulu kararına karşı yaptığı şikayetin kabulüne ve kararın iptaline dair İnfaz Hakimliğince verilen karara karşı yapılan itirazın kabulü yerine reddine dair itiraz merciince verilen karar Kanun’a aykırı olup, kanun yararına bozma talebi yerinde görülmüştür.

III. KARAR

1. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteminin KABULÜNE,

2. Samsun 1. Ağır Ceza Mahkemesince verilen 20.12.2023 tarihli ve 2023/2182 değişik iş sayılı kararın 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin üçüncü fıkrası gereği, oy birliğiyle KANUN YARARINA BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

25.10.2024 tarihinde karar verildi.