Logo

1. Ceza Dairesi2024/7110 E. 2025/2767 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Sanık hakkında neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçundan verilen mahkûmiyet hükmüne karşı yapılan temyiz başvurusunun esastan reddine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, katılanın yaralanmasının yaşamsal tehlike oluşturmadığı iddiasını reddederek, meşru savunma ve haksız tahrik hükümlerinin uygulanma koşullarının oluşmadığına ve verilen cezada indirim oranının isabetli olduğuna dair gerekçeleriyle sanığı mahkum eden hükmünde hukuka aykırılık bulunmadığı gözetilerek temyiz isteminin esastan reddiyle hükmün onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi

SAYISI : 2024/900 E., 2024/1046 K.

SUÇ : Neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama

HÜKÜM : Mahkumiyet

TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Temyiz isteminin esastan reddi ile hükmün onanması

Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 307/3. maddesi uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260/1. maddesi gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291/1. maddesi gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294/1.maddesi gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298/1. maddesi gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ

1. Bartın 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 29.06.2018 tarihli ve 2014/422 Esas, 2018/454 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında kurulan 2 yıl 13 ay 15 gün hapis cezasına mahkumiyet hükmüne yönelik sanık müdafiinin istinaf başvurusunun kabulüne karar verilerek duruşma açılmak suretiyle Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesinin, 21.02.2020 tarihli ve 2018/3273 Esas, 2020/394 Karar sayılı kararı ile sanığın 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezasına mahkumiyetine, 5271 sayılı Kanun'un 283/1. maddesi gereğince sanığın kazanılmış hakkı gözetilerek cezasının 2 yıl 13 ay 15 gün hapis cezası üzerinden

infazına karar verilmiş, bu kararın katılan vekili tarafından temyizi üzerine Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 08.06.2021 tarihli ve 2021/4246 Esas, 2021/10015 Karar sayılı ilâmı ile sanığa ek savunma hakkı tanınmadan, iddianamede gösterilmeyen 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun (5237 sayılı Kanun) 87/1-son maddesinin uygulanması suretiyle sanığın savunma hakkının kısıtlandığı gerekçesiyle bozulmasına ve dava dosyasının 5271 sayılı Kanun’un 304/2-(b) maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, bozma üzerineAnkara Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesinin, 12.11.2021 tarihli ve 2021/1394 Esas, 2021/2883 Karar sayılı kararı ile 5271 sayılı Kanun’un 307/4. maddesinin uyarınca önceki hükümde direnilmesine karar verilmiş ve sanığa ek savunma hakkı tanınmamış, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 06.12.2023 tarihli ve 2023/1-224 Esas, 2023/638 Karar sayılı kararı ile "Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesinin direnme gerekçesinin isabetli olmadığı ve sanığa ek savunma hakkı verilmeden, iddianamede talep edilmeyen 5237 sayılı Kanun'un 87/1-son maddesinin uygulanması suretiyle 5271 sayılı Kanun'un 226. maddesine aykırı davranılması" gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.

2. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesinin, 07.06.2024 tarihli ve 2024/900 Esas, 2024/1046 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında katılana karşı neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçundan 5237 sayılı Kanun'un 86/1, 86/3-(e), 87/1-(d), 87/1-son, 29/1, 62/1 ve 53/1. maddeleri uyarınca 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına, 5271 sayılı Kanun'un 283/1. Maddesi uyarınca aleyhe istinaf başvurusu bulunmadığından sanığın kazanılmış hakkının saklı tutulması suretiyle cezasının 2 yıl 13 ay 15 gün hapis cezası üzerinden infazına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ

Sanık müdafiinin temyiz istemi özetle; katılanın yaralanmasının yaşamsal tehlike oluşturmadığına ilişkin tespite yer verilen adli tıp şube müdürlüğü raporuna itibar edilmesi gerektiğine, sanığın eyleminin meşru savunma veya meşru savunmada sınırın aşılması kapsamında kaldığından beraatine karar verilmesi, haksız tahrik indiriminin makul oranda yapılması gerektiğine ilişkindir.

III. GEREKÇE

Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan ve dosya kapsamına göre yeterli olduğu anlaşılan delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin açıkça gösterildiği, vicdani kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, hükme esas alınan Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Dairesince düzenlenen ve katılandaki yaralanmanın yaşamsal tehlikeye neden olduğuna ilişkin tespite yer verilen 17.01.2020 tarihli adli raporun yeterli olduğu, taraflar arasında tartışma ile başlayan kavgaya ilişkin düzenlenen 30.03.2014 tarihli tutanak ve taraf anlatımlarına göre somut olayda meşru savunma ve meşru savunmada sınırın aşılması koşullarının oluşmadığı, haksız tahrik oluşturan eylemlerin niteliği ve ulaştığı boyut dikkate alındığında belirlenen indirim oranının isabetli olduğu anlaşılmakla, ileri sürülen temyiz nedenlerinin incelenmesinde hükümde hukuka aykırılık bulunmamıştır.

IV. KARAR

Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesinin, 07.06.2024 tarihli ve 2024/900 Esas, 2024/1046 Karar sayılı kararında sanık müdafii tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289/1. maddesi ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden aynı Kanun’un 302/1. maddesi gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304/4. maddesi uyarınca Bartın 1. Asliye Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

10.04.2025 tarihinde karar verildi.