"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2024/286 E., 2024/270 K.
SUÇ : Kasten öldürme
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Temyiz isteminin esastan reddi ile hükmün onanması
İlk Derece Mahkemesince bozma üzerine verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereğince temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.
Katılan vekilinin duruşmalı inceleme talebinin, 7079 sayılı Kanun'un 94. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanun'un 299. maddesinin birinci fıkrası uyarınca takdiren reddine karar verilmekle gereği düşünüldü:
Katılan vekilinin; sanığın kız kardeşi olan tanık ... hakkında suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme suçundan suç duyurusunda bulunulmasına, sanık hakkında da bu suçtan mahkumiyet hükmü kurulmasına yönelik talebi konusunda açılmış bir dava, verilen bir hüküm bulunmadığı, suç duyurusunun ilgili makamlara yapılabileceği anlaşıldığından bu hususlar inceleme dışı bırakılmıştır.
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. İstanbul 35. Ağır Ceza Mahkemesinin, 23.11.2022 tarihli ve 2021/340 Esas, 2022/394 Karar sayılı kararı ile kurulan hükme yönelik sanık ve müdafii ile Cumhuriyet savcısının(lehe) istinaf başvurusunun, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin, 19.01.2023 tarihli ve 2023/64 Esas, 2023/79 Karar sayılı kararı ile 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiş, bu kararın sanık müdafii tarafından temyizi üzerine Yargıtay 1. Ceza Dairesinin, 11.06.2024 tarihli ve 2023/3859 Esas, 2024/4355 Karar sayılı ilâmı ile sanık hakkında asgari hadden haksız tahrik hükmünün uygulanmaması nedeniyle bozulmasına ve dava dosyasının 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi uyarınca İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
2. İstanbul 35. Ağır Ceza Mahkemesinin, 16.10.2024 tarihli ve 2024/286 Esas, 2024/270 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında maktule karşı kasten öldürme suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 81 inci maddesinin birinci fıkrası, 29 uncu maddesinin birinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci fıkrası ve 63 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 18 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve mahsuba karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Katılan vekilinin temyiz sebepleri özetle; usule, eksik incelemeye, sanığın bir suçu gizleme maksatlı ve eziyet çektirerek eylemi gerçekleştirdiğine ve haksız tahrik hükümlerinin uygulanmaması gerektiğine ilişkindir.
III. GEREKÇE
Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan ve dosya kapsamına göre yeterli olduğu anlaşılan delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin açıkça gösterildiği, vicdani kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, dosyada mevcut delillerin isabetli şekilde değerlendirildiği, eksik incelemenin bulunmadığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, 5237 sayılı Kanun'un 82/1-b-h maddesindeki nitelikli hallerin uygulanma koşullarının oluşmadığı, eyleme uyan suç vasfının doğru biçimde belirlendiği, maktulden kaynaklanan ve haksız tahrik oluşturduğu kabul edilen söz ve davranışların ulaştığı boyut dikkate alınarak uygulanan haksız tahrik indirim oranının isabetli olduğu, yargılama sonucunda oluşan kanaat ve takdire göre ceza yaptırımının yasal bağlamda ve gerekçesi gösterilerek belirlendiği, takdiri indirim hükümleri yönünden mahkemenin takdir yetkisi dikkate alınarak yerinde, yeterli ve kanunî bir gerekçeyle uygulanmamasına karar verildiği anlaşıldığından, katılan vekilinin temyiz sebeplerinin incelenmesinde hükümde hukuka aykırılık bulunmamıştır.
IV. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle İstanbul 35. Ağır Ceza Mahkemesinin, 16.10.2024 tarihli ve 2024/286 Esas, 2024/270 Karar sayılı kararında katılan vekilince öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca İstanbul 35. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
25.03.2025 tarihinde karar verildi.