Logo

1. Ceza Dairesi2024/8065 E. 2025/1970 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Sanık hakkında kasten yaralama suçundan verilen mahkûmiyet hükmüne karşı yapılan temyiz başvurusunun hukuki değerlendirmesi.

Gerekçe ve Sonuç: Sanık müdafii ve katılan vekilinin temyiz sebeplerinin incelenmesinde, eylemin sanık tarafından doğrudan kasıtla gerçekleştirildiği, eylemin vasıflandırılmasında ve ceza tayininde hukuka aykırılık bulunmadığı, takdiri indirimin uygulanmamasının yerinde olduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi

SAYISI : 2020/1773 E., 2021/1881 K.

SUÇLAR : Kasten yaralama, 6136 sayılı Kanun'a muhalefet

HÜKÜMLER : Temyiz isteminin reddi, istinaf başvurusunun düzeltilerekesastan reddi kararı

TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Ret, temyiz başvurularının esastan reddi ile hükmün onanması

Sanık hakkında 6136 sayılı Kanun'a muhalefet suçundan İlk Derece Mahkemesince hükmolunan cezanın tür ve miktarı ile istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince verilen esastan ret kararı nazara alınarak hükmün temyizinin mümkün olmadığı gerekçesi ile 15.11.2021 tarihli ek karar ile sanık müdafiinin temyiz isteminin reddine karar verildiği anlaşılmıştır.

Sanık hakkında katılanı kasten yaralama suçundan İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286/1. ve 286/2-a maddeleri uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260/1. maddesi gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 291/1. maddesi gereği temyiz istemlerinin süresinde olduğu, 294/1. maddesi gereği temyiz dilekçelerinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298/1. maddesi gereği temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ

1. İstanbul Anadolu 8. Ağır Ceza Mahkemesinin 19.02.2020 tarihli ve 2019/143 Esas, 2020/76 Karar sayılı kararı ile; Sanık hakkında kasten yaralama suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 86/1, 86/3-e, 87/1-d ve 53. maddeleri uyarınca 9 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına,karar verilmiştir.

2. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 11. Ceza Dairesinin 24.09.2021 tarihli ve 2020/1773 Esas, 2021/1881 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kasten yaralama suçundan kurulan hükme yönelik sanık müdafiinin istinaf başvurusunun 5271 sayılı Kanun’un 280/1-a ve 303/1-a maddeleri uyarınca hesap hatası yönünden sonuç cezanın "8 yıl 12 ay" hapis cezası yerine, "9 yıl" hapis cezası olarak fazla tayini hatalı olup, yargılama yapılmadan bu hatanın düzeltilmesi mümkün görüldüğünden, sonuç cezanın "8 yıl 12 ay" hapis cezası olarak belirlenmesi suretiyle düzeltilerek esastan reddine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ

1. Sanık müdafiinin temyiz sebepleri özetle; olası kast hükümlerinin uygulanması gerektiğine, fazla ceza tayin edildiğine ve takdiri indirimlerin uygulanması gerektiğine ilişkindir.

2. Katılan vekilinin temyiz sebepleri özetle; vasfa ve eksik ceza tayin edildiğine ilişkindir.

III. GEREKÇE

Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan ve dosya kapsamına göre yeterli olduğu anlaşılan delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin açıkça gösterildiği, vicdani kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, dosyada mevcut delillerin isabetli şekilde değerlendirildiği, eylemin sanık tarafından doğrudan kasıtla gerçekleştirildiğinin saptandığı, eylemin vasıflandırılmasında isabetsizlik bulunmadığı, uygulanabilecek başka lehe hükmün bulunmadığı, yargılama sonucunda oluşan kanaat ve takdire göre ceza yaptırımının yasal bağlamda ve gerekçesi gösterilerek belirlendiği, eksik incelemenin bulunmadığı, takdîri indirimin Mahkemenin takdîr yetkisi kapsamında, yasal, yerinde ve yeterli gerekçelerle uygulanmamasına karar verildiği ve sanığın eylemi ile orantılı şekilde ceza tayin edildiği anlaşıldığından ileri sürülen temyiz sebeplerinin incelenmesinde hükümde hukuka aykırılık bulunmamıştır.

IV. KARAR

A. Sanık hakkında 6136 sayılı Kanun'a muhalefet suçundan verilen karara yönelik temyiz istemi yönünden;

5271 sayılı Kanun'un 286/2-a maddesinde yer verilen; “İlk derece mahkemelerinden verilen beş yıl veya daha az hapis cezaları ile miktarı ne olursa olsun adli para cezalarına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine dair bölge adliye mahkemesi kararları”nın temyiz incelemesine tabi olmadığına ilişkin düzenleme ile 5271 sayılı Kanun’un 286/3. maddesinde belirtilen suçlar ve aynı Kanun’un 296/1. maddesinin ilgili bölümünde yer alan; “... temyiz edilemeyecek bir hüküm temyiz edilmiş [ise] …, hükmü temyiz olunan bölge adliye veya ilk derece mahkemesi bir karar ile temyiz istemini reddeder.” şeklindeki hüküm birlikte değerlendirildiğinde, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 11. Ceza Dairesinin 15.11.2021 tarihli ve 2020/1773 Esas, 2021/1881 Karar sayılı ek kararında hukuka aykırılık görülmediğinden sanık müdafiinin temyiz isteminin, 5271 sayılı Kanun’un 296/2. maddesi gereği, oy birliğiyle REDDİ İLE EK KARARIN ONANMASINA,

B. Sanık hakkında kasten yaralama suçundan verilen mahkûmiyet kararına yönelik temyiz istemleri yönünden;

Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 11. Ceza Dairesinin 24.09.2021 tarihli ve 2020/1773 Esas, 2021/1881 Karar sayılı kararında katılan vekili ve sanık müdafiince öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289/1. maddesi ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden aynı Kanun’un 302/1. maddesi gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMLERİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304/1. maddesi uyarınca İstanbul Anadolu 8. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 11. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

12.03.2025 tarihinde karar verildi.