Logo

1. Ceza Dairesi2025/12 E. 2025/1344 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: İstinaf mahkemesinin, ilk derece mahkemesince verilen cezayı, aleyhe değiştirme yasağına rağmen artırmasının hukuka uygun olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: İlk derece mahkemesince yapılan hesap hatası nedeniyle sanığa daha az ceza verilmiş olsa da, istinaf mahkemesince eksik ceza tayini tespit edildiğinden ve aleyhe değiştirme yasağının sonuç ceza üzerinden değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek, istinaf mahkemesinin sanık aleyhine cezayı artırmasının hukuka uygun olduğuna ve Yargıtay 1. Ceza Dairesinin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi

SAYISI : 2020/1442 E., 2023/237 K

SUÇ : Kasten öldürmeye teşebbüs

HÜKÜM : Mahkûmiyet

İTİRAZNAME GÖRÜŞÜ : Bozma

İTİRAZA KONU KARAR : Temyiz istemlerinin esastan reddi ile hükmün onanması

İTİRAZ EDEN : Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı

Yargıtay 1. Ceza Dairesinin, 30.09.2024 tarihli ve 2023/4920 Esas, 2024/6093 Karar sayılı kararına karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 18.12.2024 tarihli ve KD-2024/119205 sayılı itirazı üzerine yapılan inceleme neticesinde;

5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 308/1. maddesi uyarınca yapılan itiraz başvurusu üzerine dava dosyası, aynı Kanun’un 308/2. maddesi gereği Dairemize gönderilmekle, gereği düşünüldü:

I. İTİRAZ SEBEPLERİ

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itiraz başvurusu;

"İstinaf mahkemesince, karşı ve aynı zamanda suçun vasfına yönelik bir istinaf başvurusu olmadığı da dikkate alınarak, İlk derece mahkemesinin TCK'nın 35.maddesi ile ilgili uygulamasını eleştiri konusu yapmakla yetinmesi ve hüküm fıkrasındaki 6 yıl 3 ay 15 gün hapis cezasındaki "15" ibaresinin hüküm fıkrasından çıkartılarak, hapis cezasının 6 yıl 3 ay olarak belirlemesi ve hükmün düzeltilerek İSTİNAF BAŞVURULARININ ESASTAN REDDİNE karar verilmesi yerine,

Sanık ... hakkında ...'a karşı kasten öldürmeye teşebbüs suçundan verilen mahkumiyet kararına karşı sanık ... vekili ile İlk derece Cumhuriyet Savcısının lehe istinaf taleplerinin kabulü ile Bursa 7. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 26/11/2019 tarih 2017/70 esas 2019/493 karar sayılı kararının hüküm kısmının B bendinin KALDIRILMASINA,

Sanık ...'nun katılan ...'a karşı yüklenen kasten öldürmeye teşebbüs suçunu işlediği sabit olduğundan eylemine uyan TCK'nın 81/1. 35/2, 29/1 ve 62. maddeleri gereğince 7 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, ancak CMK 283 madde gereğince daha önce verilen sonuç ceza kazanılmış hak oluşturduğundan sanığın cezasının 6 yıl 3 AY 15 GÜN hapis olarak infazına karar verilmesi hukuka aykırı görülmüştür. Açıklanan nedenlerle Yüksek Daire kararına karşı sanık ... lehine 5271 sayılı Kanun’un 308. maddesi uyarınca itiraz olağanüstü kanun yoluna başvurulmuştur." gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmesine ilişkindir.

II. GEREKÇE

Bursa 7. Ağır Ceza Mahkemesinin 26.11.2019 tarihli ve 2017/70 Esas, 2019/493 Karar sayılı kararı ile sanık ... hakkında katılan ...'e karşı kasten öldürmeye teşebbüs suçu nedeniyle 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun (5237 sayılı Kanun) 81/1, 35/2, 29/1 ve 62/1 ve 53. maddeleri gereğince 6 yıl 3 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmesini müteakip, mezkur karara karşı sanık ... müdafii ve Cumhuriyet savcısı (lehe) tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesi'nin 30.01.2023 tarihli ve 2020/1442 Esas, 2023/237 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik sanık müdafii ile Cumhuriyet savcısının istinaf başvurularının kabulü ile 5271 sayılı Kanun’un 280/1. maddesi uyarınca duruşmalı yapılan inceleme neticesinde aynı Kanun’un 280/2. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasıyla; sanık ...'ın, katılan ...'e karşı kasten öldürmeye teşebbüs suçu nedeniyle; 5237 sayılı Kanun'un 81/1, 35/2, 29/1, 62 ve 53. maddeleri gereğince 7 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına, 5271 sayılı Kanun'un 283. maddesi gereğince kazanılmış hakkı gözetilerek cezasının 6 yıl 3 ay 15 gün hapis cezası olarak infazına, karar verilmiştir.

Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesince, katılan ...'de meydana gelen yaralanma yönünden ilk derece mahkemesince hükme esas alınan Bursa Adli Tıp Şube Müdürlüğü'nün 28.12.2015 tarihli raporunun hüküm kurmaya elverişli olmadığı gerekçesi ile eksik inceleme yönünden duruşma açılmasına karar verilerek, Adli Tıp 2. İhtisas Kurulundan yeniden rapor alınmıştır. Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulunun 08.12.2021 tarihli raporuyla katılanda meydana gelen 4 adet kesici delici alet yaralanmasından 3 tanesinin ayrı ayrı yaşamını tehlikeye sokacak bir duruma neden olduğu yönünde görüş bildirildiğinden sanık hakkında ilk derece mahkemesince teşebbüsün derecesi yönünden yapılan uygulamada eksik ceza tayin edildiği belirlenmiştir.

Bu durum karşısında tebliğnamede ilk derece Mahkemesince sanık hakkında "6 yıl 3 ay" hapis cezasına hükmedilmesi gerekirken hesap hatası sonucu "6 yıl 3 ay 15" gün hapis cezasına hükmedilmiş olması nedeniyle, Bölge Adliye Mahkemesince teşebbüsün derecesi yönünden eleştiri yapılmak suretiyle fazladan hükmedilen "15 gün" hapis cezasının hüküm fıkrasından çıkartılmak suretiyle düzeltilerek istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerektiği belirtilmiş ise de; Bölge Adliye Mahkemesince alınan rapor ışığında teşebbüsün derecesi yönünden sanığa eksik ceza tayin edildiğinin belirlendiği de gözetilerek, aleyhe değiştirme yasağı yönünden yapılan uygulamada isabetsizlik bulunmamaktadır. Şöyle ki, aleyhe değiştirme yasağında kural sonuç ceza bakımındadır. Bu kural gereğince bir suçtan dolayı ceza verilmişse ve ... cezada artırma ve eksiltme yapılmışsa her iki kararda en sonunda verilen cezalar karşılaştırılacak, yenisi eskisinden daha ağır olmayacak, ağırsa, eski sonuç ceza aynen verilecektir. Sonuç cezaya bakılacağından, sonuca etkili olsa da önceki hususlar bakımından karşılaştırma yapılamayacaktır. Kaldı ki, aleyhe değiştirme yasağı uyarınca hakkında ağır sonuç ceza uygulanmayan, diğer bir deyişle bu kuraldan yararlanmış olan bir sanığın önceki yanılgılı uygulama nedeniyle ortaya çıkan hafif sonuç cezadan ötürü ikinci kez ve bir başka biçimde yararlandırılmasının da atıfete yol açacağı, adalet ve hakkaniyete uygun olmayacağı açıktır. Bu itibarla, dairemizce verilen temyiz istemlerinin esastan reddi ile hükmün onanmasına ilişkin kararının usul ve yasaya uygun olması nedeniyle, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının oy birliğiyle yerinde olmadığı sonucuna varılmıştır.

III. KARAR

1. Gerekçe bölümünde belirtilen nedenlerle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı İTİRAZININ oy birliğiyle REDDİNE,

2. 5271 sayılı Kanun’un 308/3. maddesi uyarınca sanık ... hakkında katılan ...'e karşı eylemi nedeniyle kurulan hükme ilişkin Yargıtay 1. Ceza Dairesinin, 30.09.2024 tarihli ve 2023/4920 Esas, 2024/6093 Karar sayılı temyiz istemlerinin esastan reddi ile hükmün onanması kararı ile ilgili itirazı incelemek üzere dava dosyasının, Yargıtay Ceza Genel Kuruluna gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

24.02.2025 tarihinde karar verildi.