Logo

1. Ceza Dairesi2025/446 E. 2025/3308 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Covid-19 izninde bulunan hükümlü hakkında verilen denetimli serbestlik kararının, hükümlüye usulüne uygun tebliğ edilip edilmediği hususu.

Gerekçe ve Sonuç: Hükümlünün, hakkında verilen denetimli serbestlik kararından usulüne uygun tebligatla haberdar edilip edilmediği araştırılmadan, denetimli serbestlik müdürlüğüne başvurmadığı gerekçesiyle açık ceza infaz kurumuna gönderilmesine karar verilmesinin hukuka aykırı olduğu gözetilerek, yerel mahkeme kararı kanun yararına bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :İnfaz Hakimliği

SAYISI : 2023/8659 (E), 2023/9431 (K)

İNCELEME KONUSU KARAR : Hükümlünün Açık Ceza İnfaz Kurumuna gönderilmesine

KANUN YARARINA BOZMA

YOLUNA BAŞVURAN : Adalet Bakanlığının istemi üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı

TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : İlgili kararın kanun yararına bozulması

Tehdit suçlarından Antalya 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 06.10.2021 tarihli ve 2020/313 Esas, 2021/747 Karar sayılı kararı ile 12 ay hapis cezasına hükümlü ...'ın, bu cezasının Açık Ceza Kurumunda infazı sırasında, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un geçici 9/5. maddesi gereğince Covid-19 iznine ayrılmasını müteakip, covid iznindeyken 5275 sayılı Kanun'un 105/A maddesi gereğince cezasının koşullu salıverilme tarihine kadar olan kısmının denetimli serbestlik tedbiri uygulanmak suretiyle infazına dair Bakırköy 6. İnfaz Hâkimliğinin 20.06.2023 tarihli ve 2023/5565 Esas, 2023/5561 Karar sayılı kararını takiben, hükümlünün yasal süre içerisinde denetimli serbestlik müdürlüğüne başvurmadığından bahisle hakkında verilen denetimli serbestlik kararının kaldırılmasına, açık ceza infaz kurumuna iade edilmesine ilişkin Bakırköy 4. İnfaz Hâkimliğinin 27.09.2023 tarihli ve 2023/8659 Esas, 2023/9431 Karar sayılı kararı ile ilgili olarak;

Adalet Bakanlığının, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309 uncu maddesinin birinci fıkrası uyarınca, 20.01.2025 tarihli ve 94660652-105-34-28535-2024-Kyb sayılı evrakı ile kanun yararına bozma istemine istinaden düzenlenen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 23.01.2025 tarihli ve 2025/9751 sayılı Tebliğnamesi ile dava dosyası Daireye gönderilmekle, gereği düşünüldü;

I. İSTEM

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 23.01.2025 tarihli ve 2025/9751 sayılı kanun yararına bozma isteminin;

"Dosya kapsamına göre, her ne kadar Bakırköy 4. İnfaz Hâkimliğinin 27.09.2023 tarihli kararı ile hükümlünün yasal süre içerisinde denetimli serbestlik müdürlüğüne başvurmadığından bahisle hükümlü hakkında verilen denetimli serbestlik kararının kaldırılmasına ve hükümlünün 5275 sayılı Kanun'un 105/A-6-a maddesi uyarınca açık ceza infaz kurumuna gönderilmesine karar verilmiş ise de,

7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 1. maddesinde yer alan, "Kazaî merciler, 10.12.2003 tarihli ve 5018 sayılı Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanununa ekli (I) sayılı cetvelde yer alan genel bütçe kapsamındaki kamu idareleri, (II) sayılı cetvelde yer alan özel bütçeli idareler, (III) sayılı cetvelde yer alan düzenleyici ve denetleyici kurumlar, (IV) sayılı cetvelde yer alan sosyal güvenlik kurumları ile vakıf yükseköğretim kurumları, il özel idareleri, belediyeler, köy hükmî şahsiyetleri, barolar ve noterler tarafından yapılacak elektronik ortam da dâhil tüm tebligat, bu Kanun hükümlerine göre Posta ve Telgraf Teşkilatı Genel Müdürlüğü veya memur vasıtasıyla yapılır." şeklindeki düzenlemeye nazaran, kazai mercilerce verilen kararların 7201 sayılı Kanun hükümlerine göre tebliğ edilmesi gerektiği nazara alındığında,

Hükümlü hakkında Bakırköy 6. İnfaz Hâkimliğinin 20.06.2023 tarihli ve 2023/5565 Esas, 2023/5561 Karar sayılı kararı ile cezasının denetimli serbestlik tedbiri uygulanmak suretiyle infazına karar verildiği, ancak anılan denetimli serbestlik kararının hükümlüye tebliğ edildiğine dair sms kaydı ve tebliğ evrakının dosya içerisinde mevcut olmadığı, bu itibarla hükümlünün hakkında verilen denetimli serbestlik kararından usulüne uygun şekilde haberdar edilmemesi karşısında, yasal süresi içerisinde denetimli serbestlik müdürlüğüne başvurmadığından bahisle açık ceza infaz kurumuna iadesine karar verilemeyeceği gözetilmeden, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir."

Şeklindeki gerekçeye dayandığı anlaşılmıştır.

II. GEREKÇE

1. 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309 uncu maddesinin, (1), (2) ve (3) üncü fıkraları;

(1) Hâkim veya mahkeme tarafından verilen ve istinaf veya temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşen karar veya hükümde hukuka aykırılık bulunduğunu öğrenen Adalet Bakanlığı, o karar veya hükmün Yargıtayca bozulması istemini, yasal nedenlerini belirterek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına yazılı olarak bildirir.

(2) Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, bu nedenleri aynen yazarak karar veya hükmün bozulması istemini içeren yazısını Yargıtayın ilgili ceza dairesine verir.

(3) Yargıtayın ceza dairesi ileri sürülen nedenleri yerinde görürse, karar veya hükmü kanun yararına bozar.

2. 7242 sayılı Kanun’un 53 üncü maddesi ile 5275 sayılı Kanun’a eklenen geçici 9 uncu maddesinin beşinci fıkrası;

(5) Covid-19 salgın hastalığının ülkemizde görülmüş olması sebebiyle, açık ceza infaz kurumlarında bulunanlar ile kapalı ceza infaz kurumunda bulunup da açık ceza infaz kurumlarına ayrılmaya hak kazanan hükümlüler, 105/A maddesi kapsamında denetimli serbestlik tedbiri uygulanarak cezasının infazına karar verilen hükümlüler ve 106 ncı madde veya diğer kanunlar uyarınca denetimli serbestlik

tedbirinden yararlanan hükümlüler, 31/5/2020 tarihine kadar izinli sayılır. Salgının devam etmesi hâlinde bu süre, Sağlık Bakanlığının önerisi üzerine Adalet Bakanlığı tarafından her defasında iki ayı geçmemek üzere ondokuz kez uzatılabilir. Bu fıkra uyarınca izinli sayılanlar hakkında 95 ve 97 nci madde hükümleri uygulanır.

3. 7456 sayılı Kanun’un 15 inci maddesi ile 5275 sayılı Kanun’a eklenen geçici 10 uncu maddenin birinci fıkrası;

(1) 31/7/2023 tarihi itibarıyla geçici 9 uncu maddenin beşinci fıkrası uyarınca Covid-19 salgın hastalığı nedeniyle izinde bulunan hükümlüler, izin bitimini takip eden onbeş gün içinde infaz işlemlerinin devam ettiği kurumlara dönmek zorundadır.

Şeklinde düzenlenmiştir.

4. Hükümlünün 12 ay hapis cezasının infazı amacıyla Cumhuriyet Savcılığınca düzenlenen 14.06.2023 tarihli ve 2023/7-40649 sayılı müddetnameye göre, hükümlünün 13.06.2023 tarihinde cezasını infaz etmek üzere ceza infaz kurumuna alındığı, 5275 sayılı Kanun'un Geçici 9 uncu maddesi gereğince Covid-19 iznine çıkartıldığı, şartla tahliye tarihi 10.12.2023 olan hükümlü hakkında izinde bulunduğu sırada İnfaz Hakimliğinin 20.06.2023 tarihli ve 2023/5565 Esas, 2023/5561 Karar sayılı kararı ile 5275 sayılı Kanun'un 105/A maddesi uyarınca kalan cezasının şartla tahliye tarihine kadar olan kısmının denetimli serbestlik uygulanarak infazına karar verildiği anlaşılmaktadır.

5. İnfaz Hakimliğince şartla tahliye tarihine kadar olan cezasının denetimli serbestlik tedbiri uygulanmak suretiyle infaz edilmesine karar verilen hükümlünün, izin bitim tarihinde infaz işlemlerinin devam ettiği infaz kurumuna dönme zorunluluğu olduğunu ve dönmediği kabul edilerek hakkında verilen denetimli serbestlik kararının kaldırılarak açık ceza infaz kurumuna gönderilmesine karar verilmiş ise de, hükümlünün yokluğunda şartla tahliye tarihine kadar olan cezasının denetimli serbestlik tedbiri uygulanmak suretiyle infazına dair İnfaz Hakimliğince 20.06.2023 tarihinde karar verildiği anlaşılmakla, denetimli serbestlik kararının ve "Denetimli Serbestlik Şube Müdürlüğüne Nakil ve Tebliğ Tebellüğ Belgesinin" hükümlüye usulüne uygun şekilde tebliğ edilip edilmediği, edildi ise hangi tarihte tebliğ edildiği, hükümlünün UYAP sisteminde kayıtlı GSM numarasına cezasının infaz durumu ile ilgili SMS gönderilip gönderilmediği, gönderildi ise hangi tarihte gönderildiği araştırılmaksızın eksik inceleme sonucu verilen karar Kanun'a aykırı olup, kanun yararına bozma talebi açıklanan bu sebeple yerinde görülmüştür.

III. KARAR

1. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteminin KABULÜNE,

2. Bakırköy 4. İnfaz Hâkimliğince verilen 27.09.2023 tarihli ve 2023/8659 Esas, 2023/9431 Karar sayılı kararın 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin üçüncü fıkrası gereği, oy birliğiyle KANUN YARARINA BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

25.04.2025 tarihinde karar verildi.