"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2024/111 E., 2024/228 K.
SUÇ : Kasten yaralama neticesinde ölüme neden olma
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama
Sanık hakkında bozma üzerine verilen hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305. maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260/1. maddesi gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310. maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317. maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.Yargıtay bozması üzerine verilen İzmir 12.Ağır Ceza Mahkemesinin, 18.05.2023 tarihli ve 2022/545 Esas, 2023/208 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında kasten yaralama sonucu ölüme neden olma suçundan (87/4-2.cümle) verilen mahkumiyet hükmünün sanık müdafii tarafından temyizi üzerine
Yargıtay 1. Ceza Dairesi'nin 10.01.2024 tarihli ve 2023/8776 Esas, 2024/142 Karar sayılı kararı ile özetle "sanığın eyleminin 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun (5237 sayılı Kanun) 87/4-1.cümlesindeki suçu oluşturduğu, haksız tahrik hükümlerinin alt sınırdan uygulanması gerektiği, 5237 sayılı Kanun'un 61. maddesindeki ölçütlere uyulmadan hüküm kurulmuş olması" nedenleriyle bozulmasına karar verilmiştir.
2. İzmir 12.Ağır Ceza Mahkemesinin, 09.09.2024 tarihli ve 2024/111 Esas, 2024/228 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında kasten yaralama sonucu ölüme neden olma suçundan 5237 sayılı Kanun'un 87/4-1.cümle, 29, 62, 53, 58. maddeleri uyarınca 5 yıl 7 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ancak kazanılmış hakkı dikkate alınarak 1412 sayılı Kanun'un 326/son maddesi uyarınca 4 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına, cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiinin temyiz sebepleri özetle; sanığın eylemi ile ölüm arasında illiyet bağı bulunmadığına, sanığın öldürme neticesinden sorumlu tutulamayacağına, haksız tahrikin oranına, ceza miktarına ilişkindir.
III. GEREKÇE
1. Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan ve dosya kapsamına göre yeterli olduğu anlaşılan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eksik inceleme bulunmadığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfının doğru biçimde belirlendiği, haksız tahrike ilişkin indirim oranında isabetsizlik bulunmadığı anlaşıldığından, sanık müdafiince ileri sürülen temyiz sebepleri ve sair yönlere ilişkin yapılan incelemede, düzeltme nedeni dışında hükümde hukuka aykırılık bulunmamıştır.
2.Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 03.04.2018 tarihli ve 2017/853 Esas, 2018/135 Karar sayılı ilâmı ve 09.02.2016 tarihli ve 2014/71 Esas, 2016/42 Karar sayılı ilâmı da gözetildiğinde aleyhe kanun yolu başvurusu olmaması nedeniyle 1412 sayılı Kanun'un 326/son maddesi uyarınca sanık lehine kazanılmış hak oluştuğu görülmekle, son hükümde verilen hapis cezasının kazanılmış hak teşkil eden ceza üzerinden infazına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, kazanılmış hak teşkil eden hapis cezasının netice ceza şeklinde hükmedilmesi hukuka aykırı bulunmuş ise de, söz konusu hukuka aykırılık Yargıtay tarafından giderilmiştir.
IV. KARAR
Gerekçe bölümünde yer alan (2) numaralı paragrafta açıklanan "kazanılmış hakta hatalı uygulama" nedeniyle sanık müdafiinin temyiz istemi yerinde görüldüğünden İzmir 12. Ağır Ceza Mahkemesinin, 09.09.2024 tarihli ve 2024/111 Esas, 2024/228 Karar sayılı kararının 1412 sayılı Kanun’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322. maddesi gereği hükümden "sanığın 4 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına" ibaresinin çıkartılmasına, yerine "1412 sayılı Kanun'un 326/son maddesi uyarınca sanığın ceza miktarı bakımından kazanılmış
hakkının dikkate alınmasına, cezasının bozma öncesi miktar olan 4 yıl hapis cezası üzerinden infazına" ibaresinin eklenmesi suretiyle Tebliğname'ye kısmen uygun olarak oy birliğiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
16.04.2025 tarihinde karar verildi.