"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2011/663 E., 2015/519 K.
SUÇ : Kasten yaralama
İNCELEME KONUSU
KARAR : Mahkûmiyet
KANUN YARARINA BOZMA
YOLUNA BAŞVURAN : Adalet Bakanlığının istemi üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : İlgili kararın kanun yararına bozulması
Bakırköy 26. Asliye Ceza Mahkemesinin, 15.07.2015 tarihli ve 2011/663 Esas, 2015/519 Karar sayılı kararı ile hükümlü hakkında katılan ve şikâyetçiye yönelik kasten yaralama suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 86/2, 62, 52/2. maddeleri gereğince ayrı ayrı iki defa 2.000,00 TL adlî para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin netice cezaların türü ve miktarı itibarıyla, 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Kanunu’nun 305. maddesi uyarınca kesin nitelikte olması sebebiyle 15.07.2015 tarihinde kesinleştiği belirlenmiştir.
Adalet Bakanlığının, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun (5271 sayılı Kanun) 309/1. maddesi uyarınca, 20.01.2025 tarihli ve 2024/20676 sayılı evrakı ile kanun yararına bozma istemine istinaden düzenlenen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 10.02.2025 tarihli ve KYB-2025/11281 sayılı Tebliğnamesi ile dava dosyası Daireye gönderilmekle, gereği düşünüldü:
I. İSTEM
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 10.02.2025 tarihli ve KYB-2025/11281 sayılı kanun yararına bozma isteminin;
"Dosya kapsamına göre, sanık ile müştekiler arasında önceye dayalı alacak meselesi sebebiyle husumet bulunduğu, olay günü sanığın müştekileri olay yeri olan dernekte ödeme yapmaları amacıyla darp ederek alıkoyduğundan bahisle sanık hakkında kasten yaralama ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından kamu davası açıldığı, yapılan yargılama sonucunda sanığın kasten yaralama suçundan mahkûmiyetine karar verildiği, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan ise beraat kararı verildiği, beraat kararlarının temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 8. Ceza Dairesinin 28.06.2022 tarihli ve 2019/12085 esas, 2022/11092 karar sayılı ilamı ile bozulduğu, bozma sonrasında yapılan yargılama neticesinde ise sanığın kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan Bakırköy 26. Asliye Ceza Mahkemesinin 17.01.2023 tarihli ve 2022/459 esas, 2023/24 sayılı kararı ile mahkûmiyetine karar verildiği anlaşılmakla, kasten yaralama suçunun 5237 sayılı Kanun'un 109/2. maddesinde düzenlenen suçun 'cebir' unsurunu oluşturduğu ve anılan Kanun'un 42. maddesi uyarınca kasten yaralama suçundan ayrıca hüküm kurulamayacağı, dolayısıyla sanığın sabit kabul edilen eyleminin bir bütün halinde 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 109/2. maddesinde ifadesini bulan cebir kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma suçu kapsamında kaldığı cihetle, sanığın ayrıca kasten yaralama suçundan mahkûmiyetine karar verilmeyeceği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiştir."
Şeklindeki gerekçeye dayandığı anlaşılmıştır.
II. GEREKÇE
1. Hükümlü hakkında Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığının, 14.11.2011 tarihli ve 2011/70869 Soruşturma, 2011/52951 Esas, 2011/17547 İddianame numaralı evrakı ile düzenlenen iddianamede hükümlünün kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, kasten yaralama ve silahla tehdit suçlarından cezalandırılmasına karar verilmesi talep edilmiş, Mahkemece hükümlünün kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve silahla tehdit suçlarından beraatine şikâyetçi ve katılana yönelik kasten yaralama suçundan mahkûmiyetine karar verilmiştir.
2. Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve silahla tehdit suçlarından verilen hükümlerin katılan tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 8. Ceza Dairesinin, 28.06.2022 tarihli ve 2019/12085 Esas, 2022/11092 Karar sayılı kararı ile; "Katılan ... ile müşteki ...'ın aşamalardaki istikrarlı beyanları, iddiayı doğrulayan adli muayene raporları, sanıkların kısmi ikrar içeren savunmaları ve tüm dosya kapsamına göre, katılan ... ile müşteki ...'ın sanık ... ...'ye borçlu oldukları, ancak borçlarını ödeyememeleri nedeniyle aralarında husumet bulunduğu, sanık ... ...'nin arkadaşı olan sanık ...'nun müşteki ...'ı telefonla arayarak yapmayı düşündüğü iş ile ilgili konuşmak istediğini söylediği, müştekinin konuşma teklifini kabul etmesi üzerine sanık ... ile birlikte müşteknin evine giderek müştekiyi araçla alarak derneğe götürerek yazıhaneye çıkardıkları sırada sanıklar ... ..., ... ve ...'nun da bulunduğu, yazıhanede bulunan dernek işleticisi sanık ... 'nun, sanık ... ...'ye olan borçlarını hemen ödemesi konusunda müştekiyi tehdit ettiği, orada tutmaya devam ettikleri ve ardından sanıkların
müştekiyi basit tıbbi müdahale ile giderilebilir şekilde darp ettikleri, daha sonra sanık ...'nun katılan ... ve müştekinin amcasının oğlu olan tanık ...'ı arayarak müşteki ...'ın yanlarında olduğunu, bir arkadaşını gönderip konuşmak amacıyla katılan ...'ı aldırtacağını söylediği ve sanık ...'nin de giderek tanık ... ile katılanı sanıkların da bulunduğu derneğe getirdiği, sanıkların, katılanı, yazıhaneye girdikten sonra basit tıbbi müdahaleyle giderilebilir şekilde darp ettikleri ve katılanı üç saatten fazla alıkoyduktan sonra borcu bir hafta içerisinde ödemeleri şartıyla katılan ve müştekiyi serbest bıraktıkları anlaşılan olayda, sanıkların katılana yönelik, üzerlerine atılı cebir, tehdit veya hile kullanmak suretiyle işlenen kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunu işledikleri gözetilerek, sanıklar hakkında TCK'nın 109/2, 109/3-b maddelerinde belirtilen kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan mahkumiyet hükümleri kurulması gerekirken, delillerin takdirinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde beraat kararları verilmesi," nedeniyle anılan hükümlerin bozulması üzerine hükümlü hakkında Bakırköy 26. Asliye Ceza Mahkemesinin, 17.01.2023 tarihli ve 2022/459 Esas, 2023/24 Karar sayılı kararı ile kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan 5237 sayılı Kanun'un 109/2, 109/3-b, 53. maddeleri uyarınca 6 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına karar verilmiş ve bu karar Yargıtay 8. Ceza Dairesinin, 26.12.2023 tarihli ve 2023/2365 Esas, 2023/10734 Karar sayılı kararı ile onanarak kesinleşmiştir.
3. Şikâyetçiye yönelik kasten yaralama suçu yönünden;
Mahkemece kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan verilen beraat hükmünün yalnızca katılan tarafından temyiz edilmiş olması nedeniyle şikâyetçiye yönelik kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan verilen mahkûmiyet hükmü bulunmadığı belirlenmekle, bu aşamada şikâyetçiye yönelik kasten yaralama suçundan verilen hükme yönelik kanun yararına bozma talebinin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
4. Katılana yönelik kasten yaralama suçu yönünden;
5271 sayılı Kanun’un 309/4-d maddesinde yer alan; “Hükümlünün cezasının kaldırılmasını gerektiriyorsa cezanın kaldırılmasına, daha hafif bir cezanın verilmesini gerektiriyorsa bu hafif cezaya Yargıtay ceza dairesi doğrudan hükmeder.” şeklindeki düzenleme uyarınca inceleme konusu dava dosyasının değerlendirilmesinde; hükümlünün gerçekleştirdiği katılana yönelik kasten yaralama eyleminin kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunun cebir unsurunu oluşturması nedeniyle hükümlü hakkında katılana yönelik kasten yaralama suçundan da mahkûmiyet kararı verilmesi, Kanun’a aykırı olup kanun yararına bozma talebi kısmen yerinde görülmekle, 5271 sayılı Kanun’un 309/4-d maddesi uyarınca bahse konu hukuka aykırılık Yargıtay tarafından giderilmiştir.
III. KARAR
A. Şikâyetçi ...'a Yönelik Kasten Yaralama Suçu Yönünden
Gerekçe bölümünde yer alan (3) numaralı paragrafta açıklanan nedenle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, kanun yararına bozma istemi doğrultusunda düzenlediği tebliğnamedeki düşünce yerinde görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 309. maddesindeki koşulları taşımayan KANUN YARARINA BOZMA İSTEMİNİN oy birliğiyle REDDİNE,
B. Katılan ...'a Yönelik Kasten Yaralama Suçu Yönünden
1. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteminin KABULÜNE,
2. Hükümlü ... hakkında katılan ...'a yönelik kasten yaralama suçundan verilen Bakırköy 26. Asliye Ceza Mahkemesinin, 15.07.2015 tarihli ve 2011/663 Esas, 2015/519 Karar sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 309/3. maddesi gereği, oy birliğiyle KANUN YARARINA BOZULMASINA,
3. 5271 sayılı Kanun’un 309/4-d maddesi uyarınca bozma nedeninin cezanın kaldırılmasını gerektirdiği belirlendiğinden;
“Bakırköy 26. Asliye Ceza Mahkemesinin, 15.07.2015 tarihli ve 2011/663 Esas, 2015/519 Karar sayılı kararı ile sanık ... hakkında katılan ...'a yönelik kasten yaralama suçundan verilen mahkûmiyet hükmünün tüm sonuçları ile ortadan kaldırılmasına,”
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
14.04.2025 tarihinde karar verildi.