Logo

1. Hukuk Dairesi2020/3981 E. 2021/7219 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Terekeye iade davasında tereke temsilcisi atandıktan sonra mirasçının temyiz hakkının olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Terekeye temsilci atandıktan sonra mirasçının davayı takip yetkisinin sona erdiği ve temyiz hakkının tereke temsilcisine geçtiği gözetilerek, davacı mirasçının temyiz dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekirken, hükmün onanması doğru bulunmamıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 2. HUKUK DAİRESİ

DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

Taraflar arasında görülen davada;

Davacı, mirasbırakan annesi ...’nun ... ada ... parseldeki 2 nolu bağımsız bölümü davalı kızı ...’ya, 5 nolu bağımsız bölümü ise bir kısım davalıların mirasbırakanı olan oğlu ...’e ölünceye kadar bakma akdi ile temlik ettiğini, işlemlerin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek, tapu kayıtlarının iptali ile tüm mirasçılar adına tesciline, olmadığı takdirde tenkise karar verilmesini istemiş, yargılama sırasında mirasbırakanın terekesine temsilci atanmıştır.

Davalılar, iddiaların doğru olmadığını, mirasbırakanın ölümüne kadar maddi manevi tüm ihtiyaçlarının davalı kızı ... ve oğlu ... tarafından karşılandığını, ayrıca çekişmeli taşınmazların bulunduğu binanın murisin oğlu ...’in maddi katkısıyla yapıldığını, davacının ise mirasbırakanla ilgilenmediğini belirterek, davanın reddini savunmuşlardır.

İlk Derece Mahkemesince, temlikin muvazaalı olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, davacı vekilinin istinafı üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesince, davanın terekeye iade talepli olarak açıldığı, davalı olarak gösterilen mirasçıların davaya muvafakat etmediği, taraf teşkilinin sağlanması bakımından mirasbırakanın terekesine atanacak temsilci aracılığı ile yargılamanın sürdürülmesi gerektiği gerekçesiyle, HMK’nın 353/1.a.4 maddesi uyarınca, ilk derece mahkemesince verilen karar kaldırılarak yeniden bir karar verilmek üzere dosya mahkemesine gönderilmiş, İlk Derece Mahkemesince, mirasbırakanın mal kaçırma kastının bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, davacı vekilinin istinafı üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesince, istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...’ün raporu okundu. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.

-KARAR-

Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre ve özellikle eldeki davada tereke temsilcisi atanmasına gerek olmadığı, davacının temyiz hakkının olduğu gözetilerek yapılan inceleme sonucunda davacı vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 4,90 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 25.11.2021 tarihinde kesin olmak üzere oyçokluğuyla karar verildi.

-MUHALEFET ŞERHİ-

Dava, muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptali tescil, olmadığı takdirde tenkis isteğine ilişkin olup, İlk Derece Mahkemesince davanın reddi kararına karşı yapılan istinaf başvurusu üzerine; Bölge Adliye Mahkemesi Dairesi tarafından kayıt maliki olmayan ancak taraf gösterilen bir kısım davalıların davaya muvafakat etmedikleri gözetilerek, tereke temsilci atanması yönünde işlem yapılmak üzere hüküm kaldırılarak dava dosyası İlk Derece Mahkemesine gönderilmiş, mahkemece terekeye temsilci atandıktan sonra yapılan yargılama sonunda yeniden davanın reddine karar verilmiş, davacının istinaf başvurusu Bölge Adliye Mahkemesi Dairesi tarafından reddedilmiş, davacı tarafından temyiz edilen hüküm Dairenin sayın çoğunluğu tarafından onanmıştır.

Bilindiği üzere, terekeye iade istekli davalarda dava dışı mirasçı varsa, davaya muvafakatlarının alınması ya da TMK'nın 640. maddesi gereğince terekeye atanacak temsilci marifetiyle davanın takip edilmesi gerekmektedir. Öte yandan, terekeye temsilci atanmasından sonra tereke ortağının ya da ortaklarının davayı takip yetkisi ortadan kalkar. Bir başka ifade ile davayı açan mirasçı ya da mirasçıların davayı takip yetkisi sona erer ve buna bağlantılı olarak da hükmü temyiz hakkı miras şirketini temsil eden temsilciye geçer.

Somut olayda, kayıt maliki olmayan ve taraf sıfatları olmamalarına rağmen davalı gösterilen mirasçılar davaya muvafakat etmediklerinden dolayı terekeye temsilci atanması doğru olduğuna ve artık davayı takip yetkisi tereke temsilcisine geçtiğine göre, dava davacı mirasçının anılan hükmü temyiz yetkisi bulunmamaktadır.

Bu nedenle, davacı mirasçı vekilinin temyiz dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekirken işin esasının incelenmesi suretiyle hükmün onanması yönündeki sayın çoğunluğun kararına katılmıyorum.