Logo

1. Hukuk Dairesi2021/6950 E. 2023/2599 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu davalılar adına tespit ve tescil edilen taşınmazların Hazine adına tescili için açılan tapu iptali ve tescil davasının reddine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davalıların taşınmaz üzerinde kadastro öncesi 20 yıl süreyle malik sıfatıyla zilyetliğini ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. ve 46/1. maddelerinde belirtilen zilyetlikle taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı ... vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I .DAVA

Davacı ... vekili asıl ve birleşen davada davacı dilekçelerinde; ... ilçesi ... köyünde yapılan kadastro çalışmaları sonucu 103 ada 6 ve 13 parsel sayılı taşınmazların davalı şahıslar adına tespit ve tescil edildiğini, oysa ki taşınmazın yörede yapılan toprak tevzi çalışmalarında Hazine adına oluşturulan tapu kaydının bulunduğunu, taşınmazların Hazinenin hüküm ve tasarrufu altında olduğunu ileri sürerek tapu kayıtların iptali ile Hazine adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

Davalılar cevap vermemişlerdir.

III. İLK DERECE MAHKEME KARARI

... Sulh Hukuk Mahkemesinin 12.12.2018 tarihli 2009/483 Esas 2018/658 Karar sayılı kararı ile Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesi ile davanın usulden reddine karar verilmiş, kararın kesinleşmesi üzerine davacının talebi üzerine dosya Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmiştir.

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davaya konu taşınmazlar üzerinde 1963 tarihinde tesis edilen tapu kaydı öncesinde, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. ve 46. maddeleri ile Medeni Kanun'un 713. maddelerinde belirlenen 20 yıl süreyle davasız ve aralıksız olarak malik sıfatıyla zilyetlikle kazanma koşullarının davalılar yararına oluştuğu, dava konusu taşınmazların evveliyatından itibaren kültür arazisi olarak kullanıldığı, dava konusu yerin mera veya kamuya tahsisli yerlerden olmadığı gerekçesiyle asıl ve birleşen davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ... vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Nedenleri

Davacı ... vekili istinaf dilekçesinde, Mahkeme kararının eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayandığını, soyut, dayanaksız, gerekçesiz yerel bilirkişi beyanlarına itibar edildiğini, Toprak Tevzi Komisyonunca yapılan çalışmalar sonucu taşınmazın Hazine adına kaydedildiğini, kadastro sırasında eski tapu kayıtların dikkate alınmadığını, davalılar yararına 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 ve 46/1 maddesinde belirlenen zilyetlik taşınmaz edinme koşullarının oluşmadığını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile çekişmeli taşınmazların kadastro tespit çalışması sırasında vergi kaydı, satın alma, hibe, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalılar adına tespit ve tescil edildiği, çekişmeli taşınmazlar ile aynı tevzi parseli içinde kalan 103 ada 9 parsel sayılı taşınmaza yönelik Hazinenin açtığı davanın Yerel Mahkemece reddedildiği ve bu kararın Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesince onandığı, dosya kapsamından taşınmazların davalıların kullanımında olduğu, Hazine tapusunun Toprak Tevzi Komisyonunca oluşturulduğu ve davalılar yararına 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 46/1 ve 14. maddesinde öngörülen zilyetlikle taşınmaz edinme koşullarının gerçekleştiği gerekçesiyle davacı ... vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle, İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek istinaf dilekçelerindeki taleplerini tekrar ile ret kararının hükmen bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, kadastro öncesi nedene dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 190. maddesi,

"İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir."

4721 sayılı ... Medeni Kanunu'nun 6. maddesi,

"Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür."

3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14.maddesi;

"Tapuda kayıtlı olmayan ve aynı çalışma alanı içinde bulunan ve toplam yüzölçümü sulu toprakta 40,kuru toprakta 100 dönüme kadar olan (40 ve 100 dönüm dahil) bir veya birden fazla taşınmaz mal, çekişmesiz ve aralıksız en az yirmi yıldan beri malik sıfatıyla zilyetliğini belgelerle veya bilirkişi veyahut tanık beyanlarıyla ispat eden zilyedi adına tespit edilir.

(Değişik ikinci fıkra: 3/7/2005 - 5403/26 md.) Sulu veya kuru arazi ayrımı, Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu hükümlerine göre yapılır."

3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 46/1. ve 2. maddesi;

Kadastrosu yapılacak veya daha önce tapulama veya kadastrosu tamamlanmış bulunan yerlerde, 766 sayılı Kanunun 37 nci maddesi veya 4753 sayılı Kanun ile ek ve tadilleri uyarınca Hazine adına kaydedilen taşınmaz mallar bu Kanun hükümlerine göre doğan iktisap şartlarına istinaden zilyetleri adına tespit ve tescil olunur.

Hazine adına tescil edilmiş taşınmaz mallardan iskan suretiyle veya toprak tevzii suretiyle verilen yerler (işlemleri tamamlanmamış olsa dahi) başka bir şart aranmaksızın, hak sahipleri adına tespit ve tescil olunur. Bu şekilde hak sahipleri adına tespit ve tescil işlemleri gerçekleşinceye kadarki süre içinde evvelce tahakkuk ettirilenler de dahil olmak üzere ecrimisil alınmaz.” hükümlerini düzenlemiştir.

3. Değerlendirme

Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 ... maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı ... vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 ... maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

492 sayılı Harçlar Kanunun değişik 13. Maddesinin “j” bendi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

16.05.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.