"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVACILAR : ...
Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davasında bozma kararına uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne ilişkin verilen karar, süresi içinde davalılar tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar, mirasbırakan anneleri ... ...’in 713 ada 7 parsel sayılı taşınmazdaki paylarını davalı oğluna satış suretiyle temlik ettiğini, işlemin mirasçıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek tapu kaydının iptali ile miras payları oranında adlarına tesciline karar verilmesini istemişlerdir. Davacılardan ...’in yargılama sırasında ölmesi üzerine mirasçıları davaya devam etmişlerdir.
II. CEVAP
Davalı, 1977 yılında babası ... ile ortak iş yaptıklarını, bu dönemde 7 ve 6 parsel sayılı taşınmazları yatırım amacıyla birlikte satın almalarına rağmen taşınmazların babası adına tescil edildiğini, 6 parsel sayılı taşınmazın davacıların borçları için satıldığını, bu dönemde davacıların borçları için anneleri ...’nın da başka taşınmazlarının satılması nedeniyle babası tarafından 7 parsel sayılı taşınmazın annesine bağışlandığını, taşınmazı annesinden 300.000 TL bedelle satın aldığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Davalı ...’in yargılama sırasında ölmesi üzerine mirasçıları yargılamaya katılmışlardır.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 28/06/2016 tarihli ve 2015/17 E., 2016/460 K. sayılı kararıyla; temlikin muvazaalı olduğu gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne, 522 m2’lik kısmın davalı tarafından 3. kişilerden satın alınarak bu parsel ile birleştirildiği gerekçesiyle 7 parsel sayılı taşınmazdaki 522,00 m2‘lik kısmın tapu kaydının iptali ile ayrı bir parsel numarası verilmek suretiyle davalı adına tesciline geriye kalan 4316 m2 alanda davalıya ait 4216/4316 hissenin iptali ile veraset ilamındaki paylar oranında taraflar adına kayıt ve tesciline karar verilmiştir.
IV. TEMYİZ
1.Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Bozma Kararı
Dairenin 20/01/2020 tarihli ve 2016/14570 E. 2020/254 K. sayılı ilamıyla “...toplanan deliller ve tüm dosya içeriği ile mirasbırakan ... ...’in çekişme konusu taşınmazdaki payını mirastan mal kaçırmak amacıyla temlik ettiği saptanarak davanın kabul edilmiş olması kural olarak doğrudur. Davalının temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddine.
Davacıların temyiz itirazlarına gelince;
Tokat Belediye Başkanlığı’nın 21.10.1987 tarih 1589 sayılı encümen kararı ile çekişme konusu taşınmazın bitişiğindeki 713 ada 8 parsel sayılı taşınmazdan 522,00 m2 ‘lik kısmın 7 nolu parsel ile birleştirilerek, 7 parsel sayılı taşınmazın 4.838,00 m2’lik kısmının ... adına tesciline karar verildiği, 05.11.1987 tarihli 4646 yevmiye sayılı işlem ile 8 parsel sayılı taşınmazın yüzölçümünden 522,00 m2'lik kısmın düşülerek 7 parsel sayılı taşınmaza eklendiği anlaşılmaktadır. 8 parsel sayılı taşınmazdan 522,00 m2'lik kısmın çekişme konusu 7 parsel sayılı taşınmaza eklenmesinin dayanağını Belediye Encümen Kararı oluşturmaktadır. Bu nedenle söz konusu encümen kararı iptal edilmeden mahkemece 522,00 m2’lik kısmın 7 parsel sayılı taşınmazdan tefrik edilerek aynı ada içerisinde yeni bir parsel numarası verilmek suretiyle tapuya tesciline karar verilmesi doğru değildir.
Hâl böyle olunca, dava konusu taşınmazda mirasbırakan tarafından davalıya temlik edilen paylar gözetilmek suretiyle davacıların miras payı oranında iptal tescil kararı verilmesi gerekirken 522,00 m2’lik kısmın tefrik edilerek ayrı bir parsel olarak tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş olması doğru olmadığı gibi davalı adına kayıtlı paydan davacıların veraset ilamındaki miras payları oranında iptal ve tescile karar verilmesi gerekirken davalı adına da kaydın hükmen oluştuğu şeklinde HMK 297/2 maddesine aykırı biçimde infazda tereddüt yaratılması da doğru görülmemiştir.” gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.
3. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin 06/07/2021 tarihli ve 2021/7 E. 2021/179 K. sayılı kararıyla; satışın muvazaalı olduğunun bozma ilamı ile de ortaya koyulduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazın davalı adına olan hissesinin iptali ile Tokat Sulh Hukuk Mahkemesinin 2014/163 Esas 2014/169 Karar sayılı veraset ilamı ve Tokat 5.Noterliğinin 21/01/2019 tarihli 494 yevmiye numaralı mirasçılık belgesinde belirtilen miras payları oranında davacılar adına tesciline karar verilmiştir.
4. Bozma Sonrası Mahkeme Kararına Karşı Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
5. Temyiz Nedenleri
Davalılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; 522 metrekare yüzölçümündeki yerin mirasbırakandan satın alınmadığını, satış tarihinden sonra sınır düzeltme ile taşınmaza ilave edildiğini, taşınmazın mirasbırakandan bedeli karşılığında satın alındığını, mirasbırakana ait 713 ada 9 parsel sayılı taşınmazın da icra yoluyla davacıların borçları nedeniyle satıldığını belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
6. Gerekçe
6.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
6.2. İlgili Hukuk
6.2.1. Yerleşmiş Yargıtay içtihatlarında ve 01.04.1974 tarihli 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıklandığı üzere görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de Türk Medeni Kanunu'nun 706., Türk Borçlar Kanunu'nun 237. (Borçlar Kanunun 213.) ve Tapu Kanunu'nun 26. maddelerinde öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras hakkı
çiğnenen tüm mirasçılar dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tespitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebilirler.
6.3. Değerlendirme
Hükmüne uyulan (IV/2) numaralı paragraftaki bozma kararında gösterildiği şekilde işlem yapılarak ve özellikle hükmün mirasbırakandan intikal eden pay esas alınmak suretiyle kurulmuş olmasına göre (IV/3.) numaralı paragrafta gösterilen şekilde karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur.
V. SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle; davalılar vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 5.924,34 TL bakiye onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 21/02/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.