Logo

1. Hukuk Dairesi2021/9393 E. 2021/7558 K.

Yapay Zeka Özeti

Bu karar için yapay zeka özeti oluşturulamadı.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

Taraflar arasındaki davadan dolayı ... 14. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 13/10/2020 tarihli ve 2018/445 Esas - 2020/206 Karar sayılı hükmün bozulmasına ilişkin olan 28/06/2021 tarihli ve 2021/1378 Esas - 2021/3573 Karar sayılı kararın düzeltilmesi süresinde davacı vekili tarafından istenilmiş olmakla, dosya incelendi gereği görüşülüp düşünüldü:

-KARAR-

Karar düzeltme dilekçesinde yazılı nedenler HUMK'un 440. maddesinde gösterilen dört halden hiçbirine uymamaktadır. Bu nedenle, 6100 sayılı Yasa'nın geçici 3. maddesi yollamasıyla karar düzeltme isteğinin REDDİNE, davacıdan HUMK'un 442/3. maddesi ve 4421 sayılı Yasa gereğince takdiren 490,00 TL para cezası alınmasına, karar düzeltme harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, 06/12/2021 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

-KARŞI OY-

Dava Vakıflar Kanununun 17. maddesine dayalı aslı vakıf olduğu iddia edilen taşınmazın vakfı adına tescili istemine ilişkindir.

Davacı idare, ... ve ... parsel sayılı taşınmazların mutasarrıfları ... ve ...'e ulaşılamadığından onlar için kayyım atandığını, taşınmazın vakfına rücu etmesi gerektiğini belirterek tapu iptali ve tescil istemiş, davanın kabulü yönündeki hüküm Dairece eksik araştırma yapıldığı gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozma kararına uyularak yapılan araştırma ve inceleme sonucunda, davanın kabulü yönündeki hüküm bu kez Dairece; "...'in kardeşlerinin nüfus kayıtlarının olduğu, bu suretle mirasçılarının bulunduğu anlaşıldığından davanın reddine karar verilmesi gerektiği" belirtilerek bozulmuş, davacı idare tarafından karar düzeltme isteminde bulunulmuştur.

Mahkemece yapılan araştırma ve geri çevirme yolu ile getirilen nüfus kayıtlarından; taşınmazlarda ... Vakfından İcareteynli şerhinin bulunduğu, kayıt malikleri ... ve ...'in kim olduklarının ve yaşayıp yaşamadıklarının tespit edilemediği, ...'in nüfus kayıtlarında bekar göründüğü, ...'in nüfus kayıtlarına ulaşılamadığı, intikale esas alınan ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 26.11.1942 tarihli veraset ilamının beyan üzerine verildiği ve yeterli bilgi içermediği, ...'in doğum tarihinin 1877, kardeşlerinin doğum tarihlerinin de 1879, 1881, 1883 ve 1893 olduğu ve tamamının ölüm kaydında "bilinmeyen" yazıldığı, bu doğum tarihlerine göre yaşama ihtimallerinin bulunmadığı, yapılan ilanlar ve kolluk araştırmasında nerede olduklarının bilinmediği, her ikisi yönünden de gaiplikleri nedeniyle kendilerine kayyım atandığı anlaşılmaktadır.

5737 SK'nın 17. maddesi "Tasarruf edenlerin veya maliklerin mirasçı bırakmadan ölümleri, kaybolmaları, terk veya mübadil gibi durumlara düşmeleri halinde icareteynli ve mukataalı taşınmaz malların mülkiyeti vakfı adına tescil edilir." şeklindedir.

Bu durumda, aslının vakıf olduğunda tereddüt bulunmayan taşınmazlardaki her iki mutasarrıfın ölüm ve mirasçılık olguları tespit edilemediği, özellikle ... ile ilgili de hiç bir kayıt bulunmadığı gözetildiğinde kanunun aradığı şartın gerçekleştiğinde kuşku bulunmamaktadır. Mahkemenin davanın kabulü yönündeki kararı isabetlidir.

Açıklanan gerekçeyle, karar düzeltme isteğinin kabul edilerek Dairenin bozma kararının kaldırılması ve mahkeme kararının onanması gerektiği kanaatinde olduğumdan sayın çoğunluğun isteğin reddine yönelik kararına katılmıyorum.