"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 1992/79 E., 2001/307 K.
DAVA TARİHİ : 10.12.1984
KARAR : Ret
Taraflar arasında görülen tapu iptal ve tescil davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece kararın bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda davanın reddine karar verilmiştir.
Mahkeme kararı, davacı vekili tarafından temyiz edilmekle kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı ..., Antalya İli, Manavgat İlçesi, Seydiler Köyünde bulunan 329 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespiti sırasında miktar fazlası olarak davalı adına tespit ve tecil edildiğini, Mart 1324 tarih, 1 sıra nolu tapu kaydının dava konusu taşınmazı kapsadığını ve taşınmazın ırsen intikal ve taksim yoluyla kendisine intikal ettiğini ileri sürerek, dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı Hazine vekili, dava konusu taşınmazın miktar fazlası olarak Hazine adına tescil edildiğini, belirterek, davanın reddini istemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 26.12.1989 tarihli ve 1984/615 Esas, 1989/846 Karar sayılı kararıyla; Manavgat Tapulama Mahkemesinin 1978/48 Esas sayılı dosyasının yargılama konusu dava açısından kesin hüküm oluşturduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairenin 11.11.1991 tarihli ve 1991/8893 Esas, 1991/12828 Karar sayılı kararıyla; Tapulama Mahkemesinin 1978/48 Esas, 1981/31 Karar sayılı dosyasında verilen red kararının usule yönelik olduğu ve davacının temyize konu davada mülga 743 sayılı Medeni Kanun'un 581 inci maddesinde öngörülen koşulu yerine getirdiği, bu nedenle Tapulama Mahkemesi kararının temyize konu dava yönünden kesin hüküm teşkil etmeyeceği ve Mahkemece işin esasına girilmek suretiyle sonucuna göre karar verilmesi gerektiği belirtilerek hüküm bozulmuştur.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; tapu kaydı ve vergi kayıtlarının güney ve batı sınırlarının değişebilir ve genişletilebilir nitelikteki kum sınırlı olması nedeniyle kapsamlarının kayıtların miktarına göre belirlenmesi gerektiği, tapu ve vergi kaydındaki miktarın hali hazırda davacı adına tespit ve tescil edildiği, kum sınırının zilyetlikle iktisabının da mümkün olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde; davacının, dava konusu taşınmazda 50 yılı aşkın süredir malik sıfatı ile zilyet olduğunu, dava konusu taşınmazın kum tepeleri ile bir ilgisinin bulunmadığını, zilyetlikle iktisabının mümkün olduğunu ileri sürerek, kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
3402 sayılı Kadastro Kanunu′nun 14, 15, 20 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Antalya İli, Manavgat İlçesi, Seydiler Köyü kadastro çalışma alanında bulunan 329 parsel sayılı taşınmaz 328 parsel yaşılı taşınmaza uygulanan tapu kaydı miktar fazlası olarak Hazine adına tespit edilmiş Tapulama Mahkemesinin kararı sonucunda taşınmazın Hazine adına tesciline karar verilmiş 15.10.2008 tarihinde ise kıyı kenar çizgisi içinde kaldığı gerekçesiyle taşınmaz tapudan terkin edilmiştir.
2. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3/2 nci maddesinin atıfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 inci naddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 266,61 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
13.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.