Logo

1. Hukuk Dairesi2022/1226 E. 2023/7302 K.

Yapay Zeka Özeti

Bu karar için yapay zeka özeti oluşturulamadı.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2018/128 E., 2021/393 K.

HÜKÜM : Ret

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacılardan ... tarafından temyiz edilmesi üzerine hüküm, Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 10.10.2017 tarihli, 2017/4097 Esas, 2017/6301 Karar sayılı kararı ile bozulmuştur.

Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davacı tarafın ve müdahil davacının davasının ayrı ayrı reddine dair kararın yasal süresi içerisinde davacılar vekili ile müdahil davacı ... Köyü Tüzel Kişiliği’nin halefi olan ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar ... ile ... müşterek dava dilekçesinde; kadastro çalışmaları sonucunda 107 ada 23 parsel sayılı taşınmazın davalı Hazine adına tespit ve tescil edildiğini, oysa taşınmazın nizalı kısmının 60-70 yıldır kendileri tarafından eklemeli şekilde zilyet edildiğini, bu yerin kendilerine babalarından kaldığını ileri sürerek taşınmazın nizalı kısmının tapu kaydının iptali ile adlarına tesciline karar verilmesini istemişlerdir.

II. CEVAP

Davalı Hazine temsilcisi cevap dilekçesinde; eldeki davanın hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığını, dava konusu taşınmazın Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olup zilyetlikle iktisap edilemeyeceğini ileri sürerek Mahkemece bu hususta yapılacak araştırma ve inceleme sonunda davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

III. MÜDAHALE

Saraylı Köyü Tüzel Kişiliğini temsilen muhtar ... müdahale dilekçesinde; dava konusu taşınmazın kadimden beri köy merası olarak kullanıldığını, bu nedenle taşınmazda davacıların hakkının bulunmadığını ileri sürerek taşınmazın tapu kaydının iptali ile köy merası olarak sınırlandırılmasına karar verilmesini istemiştir.

IV. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 25.06.2014 tarihli, 2012/156 Esas, 2014/641 Karar sayılı kararıyla; dava konusu taşınmazda herhangi bir tarımsal faaliyet bulunmadığı, taşınmazda davacı taraf lehine tespit tarihine kadar zilyetlikle iktisap koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Mahkeme kararına karşı süresi içerisinde davacılardan ... tarafından temyiz başvurusunda bulunulmuştur.

2. Karar, Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 10.10.2017 tarihli, 2017/4097 Esas, 2017/6301 Karar sayılı kararıyla; Köy Tüzel Kişiliğini temsilen Köy Muhtarı ...’un 30.11.2012 havale tarihli dilekçeyle müdahale talebinde bulunarak taşınmazın Hazine adına olan tapu kaydının iptali ile köy merası olarak tesciline karar verilmesini talep ettiği ve dilekçesini harçlandırdığı, ancak Mahkemece gerekçeli karar başlığında Köy Tüzel Kişiliği taraf olarak gösterilmediği gibi iddiası bakımından da herhangi bir araştırma ve incelemenin yapılmadığı ve müdahale dilekçesine konu istem hakkında olumlu veya olumsuz bir hüküm kurulmadığı, öte yandan esasa ilişkin olarak yapılan araştırma ve incelemenin de hüküm vermeye yeterli bulunmadığı belirtilerek 6360 sayılı Yasa ile Malatya İli’nin Büyükşehir Belediyesi statüsünde olması nedeniyle müdahil davacı Saraylı Köyü Tüzel Kişiliği’nin halefi olan ...’nın taşınmazın mera olduğuna ilişkin iddiaları ile davacı gerçek kişilerin iddialarının birlikte değerlendirilmesi bakımından mahallinde yeniden keşif yapılarak taşınmazın niteliğinin ve kullanım durumunun belirlenmesi, taşınmazın mera olduğunun anlaşılması halinde meralar üzerinde sürdürülen zilyetliğin süresi neye ulaşırsa ulaşsın kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile iktisap edilemeyeceğinin düşünülmesi, aksi halde zilyetlik delilleri birlikte değerlendirilerek sonucuna göre hüküm kurulması gereğine değinilmek suretiyle bozulmuştur.

B. Mahkemece Bozma Kararına Uyularak Verilen Temyize Konu Karar

Mahkemenin 30.11.2021 tarihli, 2018/128 Esas, 2021/393 Karar sayılı kararıyla; müdahil davacı yönüyle, dosya kapsamından dava konusu taşınmazın mera vasfında olmadığı kanaatine varıldığı; davacı taraf yönüyle ise, her ne kadar keşifte dinlenen tanıklarca taşınmazın evveliyatında davacıların mirasbırakanı tarafından, sonrasında ise davacılar tarafından kullanıldığı beyan edilmiş ise de jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişinin raporundan, incelenen hava fotoğraflarına göre taşınmazın 1958, 1985 ve 1999 yıllarında kullanılmadığı, bu durumda tespit tarihine kadar taşınmazda davacı taraf lehine zilyetlikle iktisap koşullarının oluşmadığının anlaşıldığı gerekçesiyle davacı tarafın ve müdahil davacının davasının ayrı ayrı reddine karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkeme kararına karşı süresi içerisinde davacılar vekili ile müdahil davacı ... Köyü Tüzel Kişiliği’nin halefi olan ... vekili tarafından temyiz başvurusunda bulunulmuştur.

B. Temyiz Nedenleri

1. Davacılar vekili temyiz dilekçesinde; Mahkemece yapılan yargılama sonunda verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, taşınmazın nizalı bölümünün müvekkilleri tarafından arpa, buğday, mercimek ekilmek suretiyle kullanıldığını, taşınmazda müvekkilleri lehine zilyetlikle iktisap koşullarının oluştuğunu ileri sürerek kararın bozulmasını istemiştir.

2. Müdahil davacı Saraylı Köyü Tüzel Kişiliği’nin halefi olan ... vekili temyiz dilekçesinde; dava konusu taşınmazın nizalı bölümünde uzun zamandır herhangi bir tarımsal faaliyet bulunmadığının dosya kapsamıyla sabit olduğunu, taşınmazın kadimden beri köy merası olarak kullanıldığını, bu nedenle vekil eden Belediye adına tescil edilmesi gerektiğini ileri sürerek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14, 16 ve 17 nci maddeleri

3. Değerlendirme

1. Kadastro çalışmaları sonucunda Malatya ili, Hekimhan ilçesi, Saraylı köyü çalışma alanında bulunan 107 ada 23 parsel sayılı 27.093,21 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğu gerekçesiyle ham toprak vasfıyla Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir.

2. Davacılar vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde; temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacılar vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

3. Müdahil davacı ... Köyü Tüzel Kişiliği’nin halefi olan ... vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Mahkemece bozma ilamına uyulduğu halde bozma gerekleri tam olarak yerine getirilmemiştir. Bozma ilamına uyulmakla taraflar yararına usuli kazanılmış hak oluşacağı gibi Mahkemeye de bozma ilamı doğrultusunda işlem yapma ve bozma ilamında işaret edilen hususları eksiksiz olarak yerine getirme yükümlülüğü doğar. Hükmüne uyulan bozma ilamında dava konusu taşınmazın mera vasfında olup olmadığı hususunda araştırma yapılması gereğine değinildiği halde Mahkemece yöntemince mera araştırması yapılmamış, dava konusu taşınmazın çevresindeki taşınmazlara ait kadastro tespit tutanakları varsa dayanağı belgelerle birlikte getirtilip dava konusu taşınmaz yönünü ne okuduğu belirlenmemiştir.

Hal böyle olunca; doğru sonuca ulaşılabilmesi için öncelikle Mahkemece, dava konusu taşınmazın çevresindeki 104 ada 4 ila 7, 72, 73; 107 ada 1 ila 7, 17, 18, 21, 22 ve 24 parsel sayılı taşınmazlara ait kadastro tespit tutanakları, varsa dayanağı kayıtlarla (tapu kaydı, vergi kaydı gibi) birlikte getirtilmeli, taşınmazların kadastro tespiti kesinleşmişse tapu kayıtları getirtilip dosya arasına alınmalı, bundan sonra mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan, taşınmazın bulunduğu köyde ve komşu köylerde ikamet eden şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler, taraf tanıkları, jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişi, 3 kişilik ziraat mühendisi bilirkişi kurulu ve teknik bilirkişi katılımı ile yeniden keşif yapılmalıdır.

Yapılacak keşifte yerel bilirkişi ve tanıklardan dava konusu taşınmazın kime ait olduğu, öncesinde kim tarafından kullanıldığı, kimden kime ne şekilde intikal ettiği, kamu orta malı niteliğinde mera, yaylak gibi yerlerden olup olmadığı, meradan sökülerek elde edilip edilmediği hususları etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenmeli, komşu taşınmazların varsa dayanak kayıtlarının dava konusu taşınmaz yönünü ne okuduğu belirlenmeli; teknik bilirkişiye keşfi takibe elverişli rapor ve kroki düzenlettirilmeli; ziraat mühendisi bilirkişi kurulundan taşınmazın önceki ve mevcut niteliğini, toprak yapısını, eğimini, bitki desenini ve komşu parseller ile nasıl ayrıldığını açıklayıp tarımsal niteliğini belirten, taşınmazın değişik yönlerden çekilmiş fotoğrafları ile desteklenmiş ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişiye dosya arasında bulunan stereoskopik hava fotoğrafları üzerinde stereoskop aletiyle inceleme yaptırılarak taşınmazın hava fotoğrafları üzerinde gösterilmesi istenilmeli, taşınmazın önceki ve şimdiki niteliğinin ne olduğunu ve arazinin ekonomik amacına uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle zilyetliğine ne zaman başlanıldığını belirten ayrıntılı rapor düzenlettirilmeli; yapılan uygulama sonunda taşınmazın mera vasfında olup olmadığı, meradan sökülerek kazanılıp kazanılmadığı belirlenmeli, öncesi mera olan taşınmazlar üzerinde sürdürülen zilyetliğin süresi nereye ulaşırsa ulaşsın hukuken değer taşımayacağı göz önünde bulundurularak tüm deliller birlikte değerlendirilmek suretiyle sonucuna göre bir karar verilmelidir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Davacılar vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine,

2. Müdahil davacı ... Köyü Tüzel Kişiliği’nin halefi olan ... vekilinin yerinde görülen temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK'un 428 inci maddesi gereğince BOZULMASINA,

Peşin alınan harcın talep halinde temyiz eden müdahil davacı ... Köyü Tüzel Kişiliği’nin halefi olan Hekimhan Belediye Başkanlığına ve davacılara iadesine,

Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

07.12.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.