Logo

1. Hukuk Dairesi2022/1939 E. 2024/1429 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Mirasçılardan bir kısmının, mirasbırakanlarına ait taşınmazların tamamının davalı tarafından kadastro sırasında haksız olarak kendi adına tescil ettirildiğini ileri sürerek açtıkları tapu iptali ve tescil davasının usulden reddine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı mirasçıların, terekedeki tüm mirasçıları davaya dahil etmeden, kendi adlarına ve sadece kendi miras payları için tapu iptali ve tescil davası açmalarının iştirak halinde mülkiyet hükümlerine aykırı olduğu gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2017/205 E., 2017/217 K.

HÜKÜM/KARAR : Ret / Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kars 2. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2015/117 E., 2016/1309 K.

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın usulden reddine karar verilmiştir.

Kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar; mirasbırakanları ...'in Kars ili, ... köyü sınırları içerisinde taşınmazları olduğunu, kadastro sırasında davalı amcaları ...'in taşınmazların tamamını kendi adına tescil ettirdiğini, babalarına ait olan taşınmazların davalı amcalarının adına tapuya tescil edildiğini il dışında yaşadıkları için sonradan öğrendiklerini ileri sürerek kadastro çalışması sırasında davalı adına tescil edilen Kars ili, ... köyü 101 ada 13, 266 ve 9 parsel; 106 ada 102, 120 ve 70 parsel; 108 ada 24 ve 3 parsel sayılı taşınmazların tapularının iptali ile adlarına tapuya tesciline karar verilmesini istemişlerdir.

II. CEVAP

Davalı; dava konusu edilen taşınmazların 1937 yılında 2510 sayılı Kanunla verilen ve davacıların mirasbırakanıyla müşterek olan bir yer olduğunu, 2006 yılında yapılan kadastro sırasında taşınmazların 2 kardeş arasında her bir kardeşe 52 dekar düşecek şekilde tespit ve tescil edildiğini, yapılan kadastro tespitinin doğru olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

Kars 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 08.12.2016 tarihli ve 2015/117 Esas, 2016/1309 Karar sayılı kararıyla; mirasçıların bir kısmının kendi miras paylarına hasren kendi adlarına talepte bulundukları iptal ve tescil isteğinin söz konusu olduğu, iştirak halinde mülkiyet hükümlerine tabi bir terekede mirasçıların bir kısmının tapu maliki olan davalılara karşı kendi paylarına hasren sadece kendi adlarına talepte bulundukları tapu iptali ve tescili davasının dinlenmesinin mümkün olmadığı gerekçesi ile davanın usulden reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaz başında keşif kararı verilmesine rağmen keşif yapılamadığını, bu aşamaya gelen davada daha önce usul konusunda karar verilmemesine rağmen davanın usulden reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu, kaldı ki 11.10.1982 tarih 1982/3-2 sayılı İçtihatı Birleştirme Kararı ile bir oratığın tek başına dava açabileceği, ancak davaya devam edebilmesi için öteki ortakların olurlarının alınması veya miras şirketine temsilci atanması yönünde karar verilmesi gerektiğini, davacı tarafın kendi miras payı için dava açması halinde diğer mirasçıların onayının alınmasına gerek bulunmadığını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 24.03.2017 tarihli ve 2017/205 Esas, 2017/207 Karar sayılı kararıyla; İlk Derece Mahkemesince verilen kararda usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı gerekçesiyle davacılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü itirazlarını yineleyip verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 640, 701 ve 702 nci maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Dosya içeriğinden; Kars ili Merkez ilçesi ... köyünde bulunan dava konusu 108 ada 3 ve 24; 101 ada 13, 266 ve 9; 106 ada 102, 120 ve 70 parsel sayılı taşınmazların 2006 yılında yapılan kadastro çalışmaları sonucunda davalı ... adına tespit ve tescil edildiği, davacıların mirasbırakanı ...'in 22.06.1987 tarihinde ölümü ile geriye mirasçı olarak davacı çocukları ve torunları ile dava dışı çocukları ..., ... ve dava dışı eşi ...'nün kaldıkları, davalının mirasçılar arasında yer almadığı anlaşılmaktadır.

2. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

3. Temyizen incelenen karar; tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacılar vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen sebepler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacılar vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 22.02.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.