"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
...
Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesince kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece, bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; ... Köyü çalışma alanında bulunan 167 ada 13 parsel sayılı taşınmazın, kadastro çalışmaları sırasında hatalı olarak irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davacının kardeşi olan davalı ... adına tespit ve tescil edildiğini, taraflar arasında miras paylaşımı, bağış vs. yapılmadığını ileri sürerek tapu kaydının iptali ve davacının payı oranında adına tescilini istemiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde, taraflar arasında terekenin taksim edildiğini, kadastro tespitinin doğru olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
III. MAHKEME KARARI
Vakfıkebir Asliye Hukuk Mahkemesinin 21.03.2016 tarihli ve 2015/541 E 2016/236 K sayılı kararı ile; davanın kabulüne, çekişmeli 167 ada 13 parsel sayılı taşınmazın 1/7 pay oranında iptali ile davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.
IV BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 25.06.2020 tarihli ve 2016/17863 Esas, 2020/2256 Karar sayılı kararıyla; “... sağlıklı sonuca varılabilmesi için, Mahkemece öncelikle taksim iddiasına dayanan taraf bakımından bu iddiayı ispat yükünün iddiaya dayanan tarafa ait olduğu göz önünde bulundurularak buna ilişkin delillerini bildirmeleri istenmeli, bu kapsamda mirasbırakanın ölüm gününde terekesine dahil olan tüm taşınır ve taşınmaz mallar belirlenip taşınmazların kadastro tutanaklarının örnekleri dosya içine getirtilerek dosya ikmal edilmeli, bundan sonra taşınmazın bulunduğu yerde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek üç kişilik yerel bilirkişi kurulu, tanıklar, tespit bilirkişileri ile fen bilirkişisinin katılımı ile yeniden keşif yapılmalı ve yapılacak bu keşifte yerel bilirkişiler ve taraf tanıklarından mirasbırakan ...'nın terekesinin tüm mirasçıların ya da yasal temsilcilerinin katılımı ile taksime tabi tutulup tutulmadığı, her bir mirasçıya miras payına karşılık taşınır ya da taşınmaz mal verilip verilmediği, ya da mirasçıların miras haklarından diğerleri lehine vazgeçmiş olup olmadıkları, dava konusu taşınmazın kimin miras payına düştüğü, kim tarafından ve ne şekilde kullanıldığı hususları olaylara dayalı olarak sorulup saptanmalı, yerel bilirkişi ve tanık sözleri, terekeye dahil taşınmazların ve varsa mirasçılara verilen taşınmazların tespit tutanakları ile veya kesinleşmiş iseler kadastroca oluşan tapu kayıtları ile denetlenmeli, beyanlar arasındaki çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle giderilmeli; fen bilirkişisinden keşfi takibe ve denetlemeye elverişli rapor ve kroki alınmalı ve bundan sonra toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek ulaşılacak sonuca göre bir karar verilmelidir..." gerekçesiyle bozulmuştur.
B. Mahkemece Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararı ile; dinlenen mahalli bilirkişi ve tanık beyanları ile Vakfıkebir Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/417 Esas 2016/1703 Karar sayılı aynı taşınmaza ilişkin aynı davalıya karşı, dava dışı mirasçı ... tarafından açılan ve kabul edilerek kesinleşen dosyasına göre taraflar arasında miras paylaşımı yapılmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde; tarafların miras paylaşımı yaptıklarını, anneleri ...'tan kalan taşınmazların kız çocuklarına, babaları ...'tan kalan taşınmazların erkek çocuklarına kalacak şekilde paylaştırma yapıldığını, dinlenen mahalli bilirkişi ve tanık beyanları ile de bu durumun doğruladığını, davalının kadastro bilirkişi ve memurlarını etkilediği yönündeki iddiaların asılsız olduğunu zira davalının kadastro çalışmaları sırasında il dışında bulunduğunu, Mahkemece eksik inceleme ve araştırma sonucu karar verildiğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro tespiti öncesi hukuki nedene dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 üncü, 17 nci, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) 713/1 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı HMK'nın geçici 3/2 nci maddesinin yollamasıyla uygulanması gereken 1086 sayılı HUMK'un 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen Vakfıkebir Asliye Hukuk Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 597,11 TL bakiye onama harcının davalıdan alınmasına,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
1086 sayılı HUMK'un 440/III-1 inci maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,
08.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
...