"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2019/2123 E., 2021/1773 K.
HÜKÜM/KARAR : Red/Esastan Red
İLK DERECE MAHKEMESİ : ...Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2017/45 E., 2018/227 K.
Taraflar arasındaki kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı Hazine vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı Hazine vekili, çekişmeli 127 ada 120 parsel sayılı taşınmazın yörede yapılan toprak tevzi çalışmaları sonucunda oluşturulan askı dağıtım cetvellerinde belirlenen hak sahipleri ile tespit maliklerinin farklı kişiler olduğunu, hak sahipliği hususunda oluşan bu çelişkili hal nedeni ile gerçek malikin belirlenemediğini, hak sahibinin belirlenemediği hallerde taşınmazın Hazine adına tescilinin gerekeceğini; ancak kadastro sırasında toprak tevzi kayıtlarının esas alınmadığını, bu suretle taşınmazın davalı adına tespit ve tescil edildiğini belirterek tapu kaydının iptali ile Hazine adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar vekili hak düşürücü süre itirazında bulunmuş, ayrıca tapu kaydına dayalı eklemeli zilyetlikle oluşan iktisap koşullarına tutunarak davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taşınmazın uzun zamandır davalıların zilyetliğinde bulunduğu, davalıların taşınmazı önceki zilyedi...'den devraldığı, davalılar yararına eklemeli ve mülk edinmeye elverişli zilyetlikle kazanım koşullarının oluştuğu, taşınmazın özel mülkiyete konu yerlerden olduğu, davacının çekişmeli taşınmazın hak sahibinin belirlenemediğine dair iddiasının ispat edilemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı Hazine vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı Hazine vekili istinaf dilekçesinde özetle; çekişmeli taşınmazın toprak tevzi sırasında belirlenen hak sahiplerinin zilyetliğinde bulunmadığını, hak sahipliği şartlarını taşımayan kişilerin kullandığı taşınmazların Hazine adına tescilinin gerektiğini, taşınmazın köylü tarafından kullanılıyor olmasının tevzide hak sahibinin kim olduğunu belirleme açısından yeterli olmadığını, Mahkemenin delillerin değerlendirilmesi hususunda yanılgıya düştüğünü belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, taşınmazın toprak tevzi sırasında davalıların bayi adına dağıtılarak Ekim 1967 tarih, 233 sıra numaralı tapu kaydı ile tapuya tescil edildiği, taşınmazın akdi halefiyet yoluyla davalılara intikal ettiği, davalılar yararına zilyetlikle kazanım koşullarının oluştuğu gerekçesiyle başvurunun esastan reddine hükmedilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı Hazine vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı Hazine vekili temyiz dilekçesinde, istinaf dilekçesindeki hususları tekrarlayarak kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14 üncü ve 46 ıncı maddeleri
3. Değerlendirme
1.Kadastro sırasında, ... ili, ...ilçesi,...köyü çalışma alanında bulunan 127 ada 120 parsel sayılı taşınmaz, toprak tevzi sonucunda oluşan Ekim 1967 tarih, 233 sıra numaralı tapu kaydına ve hibeye dayanılarak ... ve ... adına tespit ve tescil edilmiştir.
2.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
3.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı Hazine vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı Hazine vekilinin temyiz itirazının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
492 sayılı Harçlar Kanunu'nun değişik 13 üncü maddesinin j bendi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
12.10.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi