"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1270 E., 2021/1174 K.
HÜKÜM/KARAR : Kısmen Kabul / Kabul
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ergani 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2018/87 E., 2020/193 K.
Taraflar arasında görülen kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasının kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince kararın kaldırılmasına, yeniden hüküm kurularak davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği görüşülüp düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; Diyarbakır ili Ergani ilçesi ... Mahallesi 327 ada, 34 parsel ve 329 ada, 4 parsel sayılı taşınmazların kadastro çalışmaları sırasında ham toprak olarak davalı Hazine adına tespit gördüğünü, belirttiği kısımların davacının dedesine ait olduğunu, dedesinin yaptığı rızai ve fiili taksim sonucu babasına, babasının yaptığı paylaşımda ise davacıya kaldığından 327 ada, 34 parsel sayılı taşınmazın tamamı ile 329 ada, 4 parsel sayılı taşınmazın tarım arazisi olan 110.600 metrekaresinin tapusunun iptali ile davacı adına tescilini istemiştir.
II. CEVAP
Davalı Hazine vekili cevap dilekçesinde, davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 13.07.2020 tarih ve 2018/87 Esas, 2020/193 Karar sayılı kararı ile, dava konusu taşınmazlar üzerinde davacının dedesinden intikalen babasına ve babasından da kendisine geçen zilyetliğini ekonomik amaca yönelik olarak kadastro tespitinden önce ve sonra kesintisiz devam ettirdiği, taşınmazın harita mühendisi bilirkişi raporunda B, E, F, G, J ve K harfi ile belirtilen alanlarda kadastro öncesinde imar-ihyanın tamamlanmış olduğu, taşınmazın kuru marjinal tarım arazisi vasfında olduğu, teknik bilirkişi raporlarının mahalli bilirkişi beyanlarıyla uyumlu olduğu, kadastro tespitinin kısmen hatalı olduğundan davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili ve davalı Hazine vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davalı Hazine vekili istinaf dilekçesinde; dava konusu taşınmazın iktisabı için gerekli 20 yıl zilyet olma koşullunun oluşmadığını, ziraat ve jeodezi bilirkişi raporunda dava konusu kısımların imar ve ihyasının 2002 yılında tamamlandığının belirtildiğini, keşif günü dahi dava konusu taşınmazların yer yer taşlık olduğunun tespit edildiğini, uydu fotoğrafları üzerinden inceleme yapılmadığından kararın kaldırılmasını istemiştir.
2.Davacı vekili istinaf dilekçesinde; dava tümden kabul edildiği halde davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesinin doğru olmadığını belirtip kararın kaldırılmasını istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesince; davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, 17.01.2021 tarihli ıslah dilekçesi gözardı edilerek taşınmazların tamamının dava konusu olduğuna ilişkin hatalı değerlendirme sonucu davanın tam kabulüne karar verilmesi gerekirken kısmen kabulüne karar verilmiş olması, davalı vekili lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi gerekirken hükmedilmiş olması ve davacı adına tescile karar verilen kısımların farklı yerlerde bulunması nedeniyle ayrı ayrı davacı adına tescili gerekirken bu hususun kararda belirtilmemesi hatalı olduğundan kararının kaldırılmasına, yeniden hüküm kurularak davanın kabulüne karar verilmiş; davalı Hazine vekilinin istinaf başvurusu ise esastan reddedilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı Hazine vekili temyiz dilekçesinde; davacının 327 ada 34 nolu parselin tamamını, 329 ada 4 nolu parselin 110.600 metrekarelik kısımının tapusunun iptalini ve adına tescilini talep ettiğini, yapılan keşif, inceleme ve araştırma sonucunda dosya karar aşamasında iken davacı vekilinin ıslah dilekçesi ile talepten daha az bir kısmın (yaklaşık 58 dönüm) müvekkili adına tescilini talep ettiğini, talebin kısmi feragat olduğunun açık olduğunu, istinaf incelemesinde Hazine lehine hükmedilen vekalet ücretinin kaldırılmasının hukuka ve yargısal içtihatlara aykırı olduğunu, jeodezi ve fotogrametri raporunda imar-ihyanın 2002 yılında tamamlandığının tespit edildiğini, bu durumda imar-ihyanın tamamlanma tarihi olan 2002 yılı ile dava tarihi arasında 20 yıllık zilyetlik süresinin dolmadığını, taşınmaz içerisinde gelişi güzel bırakılan taş öbeklerinin bu taşınmazın yakın zamanda dahi imar-ihyasının devam ettiğinin göstergesi olduğunu, dava konusu taşınmazlar üzerinde dava tarihinden önceki yıllarda tarımsal faaliyet olup olmadığı, imar-ihyanın devam edip etmediği hususlarının incelenmesi ve araştırma yapılması gerektiğinden kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 üncü, 16 ncı ve 17 nci maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Bölge Adliye Mahkemesince, İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak; yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de, varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir.
2. Hükme esas alınan jeodezi ve fotogrametri raporunda 1967, 1984 ve 2002 yılına ait hava fotoğraflarının incelendiği, rapora göre dava konusu alanlarda 1967 yılında imar ihyanın başladığı, 1984 yılında devam ettiği ve 2002 yılında tamamlandığı, çekişmeli 327 ada 34 parsel sayılı 39.074,00 metrekare taşınmazın 23.03.2011 tarihinde Hazine adına ham toprak olarak tespitinin yapıldığı ve 04.08.2011 tarihinde kesinleştiği; 329 ada 4 parsel sayılı 160.259,95 metrekare taşınmazın 24.03.2011 tarihinde Hazine adına ham toprak olarak tespitinin yapıldığı ve 04.08.2011 tarihinde kesinleştiği, bu durumda rapora göre imar ihyanın tamamlandığı 2002 tarihinden itibaren kadastro tespitinin yapıldığı 2011 tarihine kadar 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 17 nci ve 14 üncü maddesine göre imar-ihyanın tamamlanması sonrasında geçmesi gereken en az yirmi yıl nizasız fasılasız malik sıfatıyla ekonomik amaca uygun zilyetlik süresinin geçmediği gibi dosyadaki fotoğraflardan da imar - ihyanın tamamlanmadığının anlaşıldığı, dolayısıyla zilyetlikle iktisap şartlarının oluşmadığı açıktır.
3. Hal böyle olunca; davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmiş olması isabetsizdir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı Hazine vekilinin temyiz itirazının kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Hazine harçtan muaf bulunduğundan bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
05.12.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.