Logo

1. Hukuk Dairesi2022/3514 E. 2024/18 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro harici bırakılıp Hazine adına tescil edilen taşınmaz üzerinde davacıların irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı yoluyla zilyetlik iddiasına dayanarak açtıkları tapu iptali ve tescil davasında, mahkemenin kısmi kabul kararına karşı yapılan temyiz başvurusunun incelenmesi.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, taşınmazın bulunduğu bölgede kamulaştırma yapılıp yapılmadığını, kamulaştırma sınırları içerisinde kalıp kalmadığını ve kamulaştırma kararı veren kuruma husumet yöneltilip yöneltilmeyeceğini araştırmadan, ayrıca davanın tapu iptali ve tescil davasına dönüştüğünü göz ardı ederek sadece tescil kararı vermesi ve belediyeler yönünden pasif husumet yokluğuna rağmen aleyhlerine kabul kararı vermesi gibi eksik inceleme ve hatalı hukuki değerlendirmeler nedeniyle bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

...

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2016/556 E., 2021/209 K.

DAVACILAR : ..., ..., ..., ..., ... vekili Avukat ..., ...

DAVALILAR : Hazine vekilleri Avukat ..., Avukat ..., ... vekilleri Avukat ..., Avukat ..., Avukat ..., Avukat ..., Avukat ..., ... vekili Avukat ..., ... Köyü Tüzel Kişiliğini Temsilen Köy Muhtarlığı

BİRLEŞTİRİLEN DAVADA

DAVACILAR : ... vekili Avukat ..., ... vekili Avukat ...

BİRLEŞTİRİLEN DAVADA

DAVALILAR : ... Köyü Muhtarlığı, ...vekili Avukat ...,...

DAVA TARİHİ : ...

HÜKÜM : Kısmen Kabul Kısmen Ret

Taraflar arasında görülen ihdasen tescil edilen yerin tapu iptali ve tescili davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesince Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davalı Hazine vekili ile davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle, Diyarbakır ili, ... İlçesi, ... mahallesinde bulunan ve tespit dışı bırakılan taşınmaz bölümlerinin 25-30 yıldır davacılar tarafından zilyet edildiğini ileri sürerek 212 parselin bitişiğinde 10 dönümlük alan ile 374,375,377 ve 495 parsele komşu yaklaşık 15 dönümlük 2 adet taşınmazın davacılar adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı Hazine, Büyükşehir Belediyesi ve ... Belediyesi vekilleri cevap dilekçelerinde ve duruşmalardaki beyanlarında özetle; davacının davasının reddini istemişlerdir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 18.07.2013 tarihli ve 2008/653 Esas, 2013/692 Karar sayılı kararı ile; davacının davasının kısmen kabulü ile, Diyarbakır İli, ... İlçesi, ... Mahallesinde bulunan ve tespit dışı bırakılan fen bilirkişisinin 13.05.2013 tarihli raporunda ve ekli haritasında sınırlarını göstermek suretiyle belirttiği ve kroki 1'de (B) ile gösterdiği 4.485,38 metrekarelik kısmın müdahil davacı ... adına tapuya tesciline, fazlaya ilişkin talebin reddine, ... İli, ... İlçesi, ... Mahallesinde bulunan ve tespit dışı bırakılan fen bilirkişisinin 13.05.2013 tarihli raporunda ve ekli haritasında sınırlarını göstermek suretiyle belirttiği ve kroki 2'de (E) ile gösterdiği 23.722,05 metrekarelik kısmın davacılar ...,... adlarına eşit paylı olarak tapuya tesciline, fazlaya ilişkin talebin reddine, karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili ile davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesi, 2015/19579 Esas, 2016/189 Karar sayılı, 26.01.2016 tarihli kararı ile; taşınmazın vasfının tespitinde esaslı unsur olan hava fotoğraflarının yöntemine uygun uygulanmadığı, ziraat bilirkişi raporunun kısa, gerekçesiz ve soyut nitelikte, imar-ihya ve zilyetlik olgusunun değerlendirilmesi bakımından son derece yetersiz olduğu, yapılması gerekenin taşınmazın imar planına alındığı tarihten geriye doğru üç ayrı evreye yönelik 15-20-25 yıl öncesine ait dava konusu taşınmazın bulunduğu yere ilişkin stereoskopik hava fotoğraflarının dosya arasına konulması, mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişilerle, taraf tanıkları, 3 kişilik zirai bilirkişi kurulu ve fen bilirkişisinden oluşacak bilirkişi heyeti aracılığıyla keşif yapılması"gerekçesiyle hüküm bozulmuştur.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; müdahil davacı ...'nin davasının tefrikine karar verilmiş, keşif mahallinde dinlenen yerel bilirkişiler ve davacı tanıkları dava konusu taşınmazın eklemeli olarak 50 yıldır davacılar ve mirasbırakanları tarafından kullanıldığını beyan etmişler ise de taşınmazın imar planına alındığı 15.12.2006 tarihinden geriye doğru incelenen hava fotoğraflarından A1, B, C, E, harfi ile gösterilen kısımlar yönünden yasanın aradığı zilyetlik ile edinim koşullarının gerçekleşmediği, A2 ve D harfli ile gösterilen alanlarda 1975 ve sonraki tarihli hava fotoğraflarında tarımsal faaliyet görüldüğü gerekçesiyle davanın kısmen kabul kısmen reddine; ... ili, ... İlçesi, ... mahallesinde bulunan ve tespit dışı bırakılan Fen bilirkişisinin 11.10.2018 havale tarihli raporunda ve ekli krokisinde sınırlarını göstermek suretiyle belirttiği A2 ile gösterilen 1.774,834 m2’lik kısım ile D ile gösteren 4.175,50 m2’lik kısmın davacılar ...,... adlarına eşit hisseli olarak tapuya tesciline, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili ile davalı ... Belediyesi Başkanlığı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davalı Hazine vekili temyiz dilekçesinde özetle; Yargıtayın içtihatlarına göre eksik araştırma ile karar verildiğini öne sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.

2.Davalı ... Belediyesi vekili temyiz dilekçesinde özetle; taşınmazın Belediye ile alakası bulunmadığını, Belediye yönünden ret kararı verilmesi gerektiğini öne sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, kadastro sırasında tescil harici bırakılmış olup ihdasen Hazine adına tapuya kayıt ve tescil edilen taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı adına tescili isteğinden ibarettir.

2. İlgili Hukuk

1. 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14 ve 17 inci maddesi, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 713 üncü maddesi.

3. Değerlendirme

1. Davacılar, taşlık olarak kadastro harici bırakıldıktan sonra 658 parsel numarasıyla ihdasen hazine adına tescil edilen taşınmaz hakkında irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tapu kaydının iptali ile adlarına tescilini talep etmişlerdir.

2. Mahkemece, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği için aranan şartların bulunduğu gerekçesiyle kısmen kabule karar verilmişse de yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Bozmaya uyulduğu halde bozma gerekleri yerine getirilmemiştir. Şöyle ki; dava konusu taşınmazın bulunduğu bölgede kamulaştırma yapıldığı belirtilmiş ancak kamulaştırmaya ilişkin evraklar getirtilmemiş, çekişmeli taşınmazın kamulaştırma sınırları içerisinde kalıp kalmadığı belirlenmemiş, kamulaştırma kararı veren kuruma husumet yöneltilmesi gerekip gerekmediği düşünülmemiş, öte yandan dava tapu iptali ve tescil davasına döndüğü halde tescil hükmü kurulmuş ve belediyeler yönünden pasif husumet yokluğundan reddine karar verilmesi gerektiği düşünülmemiştir.

3. O halde Mahkemece, öncelikle çekişmeli taşınmazı kapsayan kamulaştırma evraklarının dosya arasına alınması, teknik bilirkişiden dava konusu taşınmaza ait tesis kadastrosu ve kamulaştırma haritasının ölçeği eşitlenerek çakıştırılmak suretiyle dava konusu taşınmazı gösterir krokili rapor düzenlemesinin istenmesi, buna göre dava konusu taşınmazın idarenin kamulaştırma haritası kapsamında kalıp kalmadığı belirlenmeli, kamulaştırma kararı veren idareye husumet yöneltilmeli ve sonucuna göre karar verilmelidir.

4. Öte yandan; Mahkemece, çekişmeli taşınmazın idari yoldan Hazine adına tescil edilmesi nedeniyle taşınmazın tapulu hale geldiği ve davanın tapu iptali ve tescil davasına dönüştüğü gözetilmeksizin tapu iptali ve tescil kararı yerine sadece tescil kararı verilmesi isabetsiz olduğu gibi tescil davası yönünden ilgili kamu tüzel kişileri olarak yasal hasım konumunda bulunan davalılar ... ile... Büyükşehir Belediye Başkanlığının davada taraf sıfatlarının kalmadığı gözden kaçırılarak bu davalılar yönünden davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken aleyhlerine kabul kararı verilmiş olması da isabetsizdir. Kabule göre de, eldeki davanın tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin olduğu ve davalı Hazine aleyhine açılan dava kısmen kabul edildiğine göre, davalı Hazine harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına karar verilmesi gerekirken dava tescil davası gibi değerlendirilip harcın davacı üzerinde bırakılması ve hüküm kısmında taşınmazın vasfı belirlenmeden karar verilmesi de doğru değildir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Davalılar Hazine ve ... Belediyesi vekillerinin temyiz itirazlarının kabulüyle 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK'un 428 inci maddesi gereğince BOZULMASINA,

2. 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun değişik 13 üncü maddesinin “j” bendi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına,

3. İstek halinde alınan peşin temyiz harcının temyiz eden Belediyeye iadesine,

Kararın tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

08.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.