"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/718 E., 2022/164 K.
HÜKÜM/KARAR : Ret
Taraflar arasındaki kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptal ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece bozmaya kararına uyularak davanın reddine karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı; ... köyünde kain 106 ada 14 parsel ile 101 ada 214 parsel sayılı taşınmazların eşinin ve ailesinin zilyetliğinde iken eşinin vefat etmesi ile birlikte 1979 senesinden beri zilyetliğinde olduğunu, hatalı olarak Hazine adına tescil edildiğini ileri sürerek Hazine adına tapu kayıtlarının iptali ile parsellerin adına kayıt ve tesciline karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
Davalı Hazine vekili;dava konusu yapılan taşınmazlar üzerinde herhangi bir fiili zilyetlik halinin söz konusu olmadığını, dava konusu taşınmazların taşlık ve kıraç boş alanlar olduğunu taşınmazın imar ve ihyasına ilişkin herhangi bir fiili iradeye ve çalışmaya rastlanılmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 106 ada 14 nolu parsel kapsamında kalan ve fen bilirkişileri tarafından tanzim edilen 28.05.2014 havale tarihli raporda 106/A harfi ile belirtilip pembe renge boyanan 2004.35 m2'lik kısmın tapu kaydının iptali ile davacı adına tapuya kayıt ve tesciline, fazlaya ilişkin talebin reddine; 101 ada 214 nolu parsel kapsamında kalan ve fen bilirkişileri tarafından tanzim edilen 28.05.2014 havale tarihli raporda 101/A harfi ile belirtilip sarı renge boyanan 15330,29 m2'lik kısmın tapu kaydının iptali ile davacı adına tapuya kayıt ve tesciline, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkeme kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2.Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesi 2017/2094 Esas, 2021/3022 Karar sayılı kararıyla; taşınmaz bölümleri başında yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen ve davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ile önceki keşfe katılmayan üç kişilik ziraat mühendisi bilirkişi heyeti, jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişisi ve fen bilirkişisinin katılımıyla yeniden keşif yapılması gerektiği, eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesinin hatalı olduğu belirlenerek kararın bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; icra edilen keşifte davacının eklemeli zilyetliğinin miras bırakan ...'a dayandığı, miras bırakan vefat ettikten sonra davacının mülkiyetine geçtiği, miras bırakanının mal varlığı taksim edilmediği, söz konusu taşınmazın terekeye ait olduğu, Türk Medeni Kanunu'nun 702 nci maddesine göre topluluk devam ettiği sürece tasarrufi işlemlerde tüm ortakların oy birliğiyle karar vermeleri gerektiği belirlenerek davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuran
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz başvuru dilekçesinde; Mahkemenin davanın başında dava şartlarının mevcut olup olmadığını kendiliğinden araştırmak zorunda olduğunu, dava açılırken bulunmayan dava şartlarının yargılama sırasında tamamlanması halinde davanın esasına girerek sonuçlandırması gerektiğini, usul ekonomisi ilkesine uygunluk sağlanarak dava dışı kalan mirasçıların davacı yanında usulüne uygun olarak davaya katılmalarının sağlanması için davacı müvekkile süre vermesi gerektiğini belirterek kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptal ve tescil davasıdır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 640 ncı, 701 inci, 702 nci 713/1 nci maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Kadastro sonucu; ... ada 14 parsel 13.853,78 metrekare ve
101 ada 214 parsel sayılı 174.709,88 metrekare yüz ölçümündeki taşınmazlar ham toprak vasfıyla Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ve ekonomik yarar sağlanması mümkün olan yerlerden olduğu belirtilerek 27.03.2006 tarihinde Hazine adına tescil edilmiştir.
2. Mahkemece aktif dava ehliyetinin bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de, bu yöndeki kabul dosya kapsamına uygun değildir. Şöyle ki, davacı dava dilekçesinde eşinin vefatından sonra 1979 yılından bugüne değin taşınmazın zilyetliğinde bulunduğu belirtmiştir. Davacı kendi zilyetliğine dayandığına ve ispat edilmesi halinde davacının zilyetliğinin başladığını iddia ettiği tarih ile taşınmazın kadastro tespitinin yapıldığı tarih arasında müstakil zilyetlikle iktisap süresinin dolduğu anlaşıldığına göre davacının bu nitelikte bir iddia ile dava açabileceği göz önünde bulundurulup işin esasına girilerek tarafların iddia ve savunmalarıyla ilgili tüm delillerin toplanması ve birlikte değerlendirilmek suretiyle sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup kararın bozulması gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile Mahkeme kararının 6100 sayılı HMK'nın geçici 3 üncü maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'un 128 inci maddesi uyarınca BOZULMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
15.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.