Logo

1. Hukuk Dairesi2022/3872 E. 2024/1415 K.

Yapay Zeka Özeti

Bu karar için yapay zeka özeti oluşturulamadı.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

...

MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/112 E., 2022/147 K.

DAVALILAR : Hazine vekili Avukat ..., ... vekilleri Avukat ..., Avukat ...

DAVA TARİHİ : ...

HÜKÜM/KARAR : Ret/Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Zonguldak 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/19 E., 2020/101 K.

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın usulden reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı; ... ada 3 parsel sayılı, Hazine adına kayıtlı olan taşınmazı uzun yıllardan beri zilyedi olan dava dışı ...'ndan 23.01.1995 tarih ve 1895 yevmiye numaralı zilyedlik devir sözleşmesi ile devraldığını, önceki zilyedi tarafından tapu tahsisi için gerekli müracaatların 20.09.1984 tarihinde yapıldığını ve gerekli harç ile bedellerin ödendiğini, uzun yıllardan beri nizasız ve fasılasız zilyet olduğunu, ancak buna rağmen taşınmazın kendisi ve önceki zilyet adına tescil edilmediğini, taş kömürü havzasında kalan taşınmazın iktisabı için gereken başvuruları yasal süresinde tamamlayamadığından tapu alamadığını, ancak 1999 yılındaki duruma göre hak sahibi olduğunu, taşınmazın 775 sayılı Yasa kapsamında yapılan davalı Hazine adına tescilini ve TOKİ'ye devredildiğini öğrendiğini, 6637 sayılı Kanun ile 3303 sayılı Kanun'da yapılan değişiklik ile anılan Yasa gereği 14.11.1999 tarihinden çok önce zilyetliğin devri suretiyle hak sahibi olduğunu, 775 sayılı Yasa kapsamında yapılan devrin taşınmazın 1999 yılındaki fiili durumuna ve kendisine intikal eden tahsis işlemlerine uygun olmadığını, tahsis başvurularının dikkate alınmadığını ileri sürerek 109 ada 3 parsel sayılı taşınmazın Hazine adına kayıtlı iken Bakanlık adına tescil ve TOKİ Başkanlığına devredilmiş olması sebebiyle tapu kaydının zilyedliğine ilişkin kısım yönüyle iptali ile Hazine adına tesciline ve adına zilyetlik şerhi konulmasına karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

Davalılar vekilleri, davanın reddini savunmuşlardır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 02.04.2019 tarihli ve 2018/421 Esas, 2019/117 Karar sayılı kararı ile; davanın çözüm yerinin idari yargı olduğu gerekçesiyle görevsizlik nedeni ile davanın usulden reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Kaldırma Kararı

Bölge Adliye Mahkemesinin 15.01.2020 tarihli ve 2019/1445 Esas, 2020/50 Karar sayılı kararıyla; davacı tarafın TOKİ adına kayıtlı taşınmaza yönelik 3303 sayılı Kanun kapsamında hakkı bulunduğu iddiasıyla Hazine lehine (adına) tapu iptali ve tescil ile kendisi adına beyanlar hanesine zilyetlik şerhi verilmesini talep ettiği, talebe ilişkin Adli Yargının görevli olduğu gerekçesiyle davacının istinaf başvurusunun kabulüne, 6100 sayılı HMK'nın 353/1-a-4 üncü maddesi gereğince İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesi için dosyanın Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

C. İlk Derece Mahkemesince Kaldırma Kararı Sonrasında Verilen Karar

İlk Derece Mahkemesinin 02.07.2020 tarihli ve 2020/19 Esas, 2020/101 Karar sayılı kararıyla; 3303 sayılı Kanun'a göre hak sahipliği iddiasında bulunacak kişilerce Hazine adına kayıtlı taşınmazlarda Hazineyi taraf göstermek sureti ile dava açılacağı, fakat somut olayda taşınmazın Hazine adına kayıtlı olmadığı, dava tarihi itibariyle dava konusu taşınmaz davalı Hazine adına kayıtlı olmadığından davalı Hazinenin pasif husumeti bulunmadığı gerekçesiyle dava şartı eksikliği nedeni ile davalı Hazine yönünden davanın usulden reddine; davacı tarafından, davalı TOKİ'ye devredilen dava konusu taşınmazın tapu kaydının Hazine lehine iptalinin talep edildiği, fakat davacının Hazine adına tapu kaydının iptali ve tescil isteme hakkı bulunmadığı, davalı TOKİ yönünden de davacının aktif husumetinin bulunmadığı gerekçesiyle dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmiştir.

D. Kaldırma Kararı Sonrası İlk Derece Mahkemesi Kararına Karşı İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

E. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, mülkiyet hakkının ihlal edildiğini, taşınmazın davacının zilyeliğinde olan kısım için tapu kaydının Hazine adına tescil edilmediği takdirde kullanım kadastro çalışmaları yapılamayacağından davacının 6637 sayılı Yasa ile değişik 3303 sayılı Yasa'dan yararlanmak suretiyle bu kısmı Hazineden devir alabilme hakkının elinden alındığını, davacının doğrudan kendi adına tescil talebi olamayacağından lehine tescil talep edilen Hazinenin davada taraf olması gerektiğini, zilyetliğinde olan taşınmazdaki kısmın tapusunu alamamış ise de tapu tahsisinin mevcut olduğunu, Yasa'nın öngördüğü şartları taşıdığı halde tapusunu alabilmesi için yapılması gereken kadastro tespitinin yapılması amacıyla bu davanın açılmasında hukuki yararı bulunduğunu bildirerek ve önceki beyanlarını tekrarla İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmişlerdir.

F. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 24.02.2022 tarihli ve 2021/112 Esas, 2022/147 Karar sayılı kararı ile; yazılı olduğu şekilde davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A.Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki itiraz nedenlerini yineleyip kararın usul ve yasaya aykırı, anayasal hak olan mülkiyet hakkının ve eşitilik ilkesinin ihlali niteliğinde olduğunu, davacının dava konusu yerin tapusunu alma hakkına sahip iken bu haktan yoksun bırakıldığını, Hazine adına kayıtlı taşınmazın tamamının TOKİ'ye devredilmiş olması ile Yasa'nın tanıdığı bu haktan yararlanamadığını, tahsis başvurusu yapılan veya tahsis edilen alanların İdare tarafından yasal işlemleri yapılmak suretiyle zilyet olanlara tapuların verilmesi gerekirken tahsisli taşınmazların mülkiyet sorununun halledilemediğini, sürüncemede bırakıldığını, taşınmazın davacının zilyetliğinde olan kısmının ifraz edilerek geri kalan kısmın TOKİ'ye devri gerekirken davacının zilyetliği ve tahsisi dikkate alınmadan zilyetliğinde bulunan kısmın da davalı İdareye devrinin mülkiyet hakkına açık müdahale olduğunu bildirerek ve önceki beyanlarını tekrarla kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, TOKİ adına kayıtlı olan tapu kaydının iptali ile Hazine adına tescil ve zilyetlik şerhi tesisi istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 114 üncü maddesi

3. Değerlendirme

1. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; ... mahallesi, 109 ada 1 parsel sayılı taşınmazın kadastro çalışmaları sonucu davalı Hazine adına tespit ve tescil edildiği, 12.01.2016 tarihinde ifrazı neticesinde 109 ada 4 ve dava konusu 109 ada 3 parsel sayılı taşınmazların oluştuğu, dava konusu 109 ada 3 parsel sayılı taşınmazın davalı Hazine adına kayıtlı iken 08.03.2016 tarihinde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Toplu Konut İdaresi Başkanlığına (TOKİ) devredildiği anlaşılmaktadır.

2. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 346,90 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

21.02.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.

...