Logo

1. Hukuk Dairesi2022/4393 E. 2022/7712 K.

Yapay Zeka Özeti

Bu karar için yapay zeka özeti oluşturulamadı.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil, tespit davası sonunda Ankara 4. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 16/11/2021 tarihli, 2019/240 Esas, 2021/386 Karar sayılı karar, yasal süre içerisinde davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiş olmakla; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar, davalılar ile ortak mirasbırakan babaları ....’in 10305 ada 1 parselde kayıtlı 5 no.lu bağımsız bölümü davalı ...’ye, 6 no.lu bağımsız bölümü davalı ...’ya, 41057 ada 10 parselde kayıtlı 16/286 arsa paylı mesken niteliğindeki bağımsız bölümü davalı ...’e, 19436 ada 2 parselde kayıtlı 33 no.lu işyerine ait dava dışı kooperatif hissesini ise davalı ...’e satış suretiyle devrettiğini, yapılan işlemlerin mirasçılardan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu, bu konuda kesinleşmiş mahkeme kararı bulunduğunu, davalıların terekenin borca batık olduğu gerekçesiyle mirasbırakanın mirasını reddettiklerini ileri sürerek, bağımsız bölümlerle ilgili olarak miras payları oranında tapu iptali ve tescil, 33 numaralı işyeri bakımından ise işyeri kooperatif payının miras payları oranında davacılara ait olduğunun tespitini istemişler, yargılama sırasında davalı ... dışındaki davalılar aleyhine açtıkları davalardan feragat etmişler; ıslahla davalı ...’in kooperatiften ihraç edildiği tarihe kadarki süreçte kooperatif hissesi üzerinde miras payları oranında hak sahibi olduklarının tespitine karar verilmesini istemişlerdir.

II. CEVAP

1. Davalı ..., halihazırda kooperatif üyesi olmadığından kendisine husumet yöneltilemeyeceğini, mirasbırakan babasının mirasını reddettiğini, dava açılmasına sebebiyet vermediğini belirtip davanın reddini savunmuştur.

2. Davalı ..., zamanaşımı itirazında bulunmuş, iddiaların doğru olmadığını belirtip davanın reddini savunmuştur.

3. Diğer davalılar, savunma getirmemişlerdir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemece, davalı ... yönünden muvazaa iddiasının kesinleşen mahkeme kararı ile sabit olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, diğer davalılar yönünden ise feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ

1.Temyiz Yoluna Başvuranlar

Yukarıda belirtilen karara karşı süresi içinde davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Bozma Kararı

Dairenin 17/10/2018 tarihli ve 2015/2199 E., 2018/13596 K. sayılı kararıyla; “...Dava dilekçesi ile yargılama sırasında yapılan diğer bildirimlerin davalıya usulüne uygun olarak tebliğ edildiğini söyleyebilme olanağı yoktur ...Dava dilekçesinin usulüne uygun şekilde davalıya tebliğ edilmesi, davalıya beyan ve itirazlarını sunabilmesi açısından imkan tanınması, bildirdiği delillerin toplanması, ondan sonra işin esası hakkında bir hüküm tesis edilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme sonucunda karar verilmesi doğru değildir." gerekçesiyle karar bozulmuştur.

3. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen karar

Mahkemenin 16/11/2021 tarihli ve 2019/240 E., 2021/386 K. sayılı kararıyla; muvazaa iddiasının sabit olduğu, kooperatiften ihraç edilen davalı ...'in kooperatifteki hissesine karşılık 14.425,50 TL'nin kooperatif hesabında olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, davalı ...'in ihraç tarihine kadar olan süre içerisinde 33 no.lu işyerinde davacıların da miras payları oranında mülkiyetlerinin olduğunun tespitine karar verilmiştir.

4. Bozma Sonrası Mahkeme Kararına Karşı Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

5. Temyiz Nedenleri

Davalı ... vekili, dava tarihinden önce davalının kooperatif üyeliğinin sona erdirildiğini, davanın kooperatife karşı açılması gerekirken açılmadığını, davalı hakkında husumetten ret kararı verilmemesinin kanuna ayırı olduğunu, aksi halde davaya konu dükkanın değeri keşfen saptanarak eksik harcın tamamlatılması gerekirken eksik inceleme ve değerlendirme sonucunda davanın kabulüne karar verildiğini, davalının taraf sıfatının tartışılmadığını, davanın açılmasına sebebiyet verilmediğini, harçtan ve yargılama giderlerinden yalnız davalı ...’in sorumlu tutulduğunu, muğlak ve maddi hatalı şekilde karar verilmesinin doğru olmadığını ileri sürerek kararın bozulmasını istemiştir.

6. Gerekçe

6.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Temyize konu edilen uyuşmazlık, kooperatif üyeliğinin tespiti isteğine ilişkindir.

6.2. İlgili Hukuk

Bir davada taraf sıfatı, dava konusu sübjektif hak (dava hakkı) ile taraflar arasındaki ilişkidir. Bir subjektif hakkı dava etme yetkisi kural olarak o hakkın sahibine ait olduğundan davacı sıfatı (aktif husumet), yani davacı olma yetkisi de o hakkın sahibine ait olacaktır. Bir subjektif hak kendisinden davalı olarak istenebilecek kişi ise, o hakka uymakla borçlu olan kişiye (davalı sıfatı, pasif husumet) ait olacaktır.

Bu noktada, mahkemenin taraflar arasında dava konusu hakkın esası hakkında bir karar verebilmesi için, bu kişilerin o davada gerçekten davacı ve davalı sıfatlarına sahip olmaları gerekir.

Bir davada taraf olarak gösterilen kişiler, taraf ve dava ehliyetine ve davayı takip yetkisine sahip olsalar bile, taraflardan birinin o davada gerçekten davacı ve davalı sıfatı yoksa, davanın esası hakkında bir karar verilemez; dava, sıfat yokluğundan (husumetten) reddedilir.

Öte yandan sıfat, dava şartı olmayıp itirazdır. Zira bir kimsenin hak sahibi veya borçlu olup olmadığı ancak davanın esasına girildikten sonra tespit edilebilir. Başka bir anlatımla, dava şartları işin esasının incelenmesine engel teşkil eder mahiyetteyken, bir davada taraflardan birinin davacı ya da davalı sıfatının (aktif ya da pasif husumet ehliyetinin) olmadığı belirlenirse, artık taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümüne girilmeden, davanın sıfat yokluğundan reddi gerekir. Bu karar, davanın dinlenemeyeceğine ilişkin bir karar olmayıp, yine davanın esasına ilişkin bir karardır. Sıfat, ileri sürülme zamanı kanun ile kabul edilen bir ilk itiraz olmadığı gibi davalı tarafından ileri sürülmesi gerekli bir def’î de teşkil etmediğinden davanın her aşamasında ileri sürülmesi mümkün veya mahkemece vakıf olunduğu takdirde re’sen nazara alınması gerekli hukukî bir durumdur.

6.3. Değerlendirme

6.3.1. Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden, dava dışı .... Org. San. Böl...Yapı Koop. 33 no.lu işyerinin hissesi 223 no.lu üyelik ile mirasbırakan ..... adına kayıtlı iken, mirasbırakanın üyelik hakkını noterlikte düzenlenen 14.07.1998 tarihli kooperatif üyelik hakkı devir sözleşmesi ile dava dışı 3. kişi .....’e devrettiği, .....’in de 05.02.1999 tarihli devir sözleşmesi ile davalı ...’e devrettiği, 19436 ada 2 parseldeki 33 no.lu işyerinin tapuda adı geçen dava dışı Kooperatif adına kayıtlı olduğu, dava dışı Kooperatif’e ait kayıt ve belgelerden, davaya konu 33 no.lu işyeri hissesi davalı ... adına kayıtlı iken, davalı ...’in kooperatif üyelik vecibelerini yerine getirmediği gerekçesiyle kooperatif üyerliğine Kooperatif Yönetim Kurulu tarafından 24.07.2009 tarihinde son verildiği anlaşılmaktadır.

Somut olayda, dava kooperatif üyeliğinin tespitine ilişkin olup davalı ...’in kooperatif üyeliğinden 24.07.2009 tarihinde çıkartıldığı, davanın ise 04.11.2013 tarihinde açıldığı anlaşıldığından....’in davalı sıfatının bulunmadığı gözetilerek hakkındaki davanın sıfat yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.

V. SONUÇ:

Davalı ... vekilinin açıklanan nedenlerle yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün (6100 sayılı Yasa'nın geçici 3. maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 23/11/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.