"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : BURSA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 10. HUKUK DAİRESİ
İLK DERECE MAHKEMESİ : TAVŞANLI 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki tescil istemli dava sonunda Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince verilen 02.03.2022 tarihli 2021/821 Esas ve 2022/270 Karar sayılı karar yasal süre içerisinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiş olmakla; süresinde verilen ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde, kadastro tespiti sırasında tespit harici bırakılan ve hudutları belirtilen 2 parça tapusuz taşınmazın öncesinde murisi tarafından kullanıldığını, sonrasında rızai taksim sonucu kullanım hakkının kendisine geçtiğini ileri sürerek, dava konusu taşınmazların adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
Davalı Hazine cevap dilekçesinde, dava konusu taşınmazların Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğunu belirterek, davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 22.01.2021 tarihli, 2016/400 Esas ve 2021/22 Karar sayılı kararı ile; dava tarihi itibariyle davacının aynı iddia ile açtığı davaya ilişkin kararın kesinleşmesinden itibaren 20 yıllık sürenin dolmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
1. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2.İstinaf Nedenleri
Davacı istinaf dilekçesinde özetle, dava konusu taşınmazlar üzerinde davacının eklemeli zilyetliği bulunduğunu, dava konusu taşınmazlar üzerindeki zilyetliğin hiçbir zaman terk edilmediğini ileri sürerek, kararın kaldırılmasını istemiştir.
3. Gerekçe ve Sonuç
Bura Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin 02.03.2022 tarihli 2021/821 Esas ve 2022/270 Karar sayılı kararı ile; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 713 üncü maddesinin 1 ve 2 nci fıkraları gereğince açılan tescil davasının süre yönünden reddedilmesi halinde; aynı yerle ilgili olarak açılacak ikinci davanın olumlu sonuçlanabilmesi için, ilk kararın kesinleşmesinden itibaren taşınmaz üzerindeki zilyetliğin davasız, aralıksız ve malik sıfatıyla yeniden 20 yıl sürmesi gerektiği, davacının aynı yerle ilgili olarak daha önceden açtığı davada verilen kararın 2000 yılında kesinleşmesinden sonra 20 yıl geçmeden eldeki davayı açtığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
1.Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Temyiz Nedenleri
Davacı temyiz dilekçesinde istinaf dilekçesini tekrarla kararın bozulmasını istemiştir.
3. Gerekçe
3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, TMK'nın 713 üncü maddesinin 1 inci fıkrası, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 üncü ve 17 nci maddelerine dayalı olarak açılan tapusuz taşınmazın tescili isteğine ilişkindir.
3.2. İlgili Hukuk
3402 sayılı Kadastro Kanunu Madde 27 – Mahalli hukuk mahkemelerinde görülmekte olan kadastro ile ilgili ve henüz kesinleşmemiş bulunan taşınmaz mala ilişkin davalar hakkında o taşınmaz mal için kadastro tutanağı düzenlendiği tarihte bu mahkemelerin görevi sona erer ve davalara ait dosyalar mahkemesine resen devrolunur. 6980 Ayrıca müracaata kalmış davaların yenilenmesi halinde de yukarıdaki hüküm uygulanır. Kadastro hakimi, devredilen bu dava dosyaları ile beşinci madde gereğince müdür tarafından gönderilen kadastro tutanaklarını birleştirerek 11 inci maddede yazılı şekle uygun olarak askı ilanını yaptırır. İlan süresi bitmeden duruşmaya başlanamaz. Henüz kesinleşmemiş olan davalara, kaldıkları noktadan bu Kanunda öngörülen esas ve usul dairesinde devam olunur. Kadastro komisyonları tarafından 10 uncu madde uyarınca gönderilen tutanaklar için de hemen askı ilanı yaptırılarak 28 inci maddenin birinci fıkrası uyarınca işlem yapılır. Hakim, usul ve şekle ilişkin eksiklikler sebebiyle tutanakları kadastro müdürlüğüne iade edemez.
3.3. Değerlendirme
Dosya içeriğine göre, yargılama devam ederken, 11.10.2019 tarihinde dava konusu taşınmazlarla ilgili olarak Kadastro Kanunu’nun geçici 8. maddesi, Kadastro Haritalarının Yeniden Düzenlenmesi ve Tapu Sicilinde Gerekli Düzeltmelerin Yapılmasında Uyulacak Usul ve Esaslara İlişkin Yönetmeliğin 15/4 maddesi, Tapu Kadastro Genel Müdürlüğünün 21.12.2018 tarih ve 2018/13 sayılı Kadastro Güncelleme Çalışmaları Uygulama Genelgesinin 21. maddesi ve 09.03.2009 tarih ve 2009/7 sayılı Kadastro Çalışmalarında Tespit Harici Bırakılan Yerlerde Uygulama Genelgesinin 2. maddesi uyarınca kadastro tespit çalışması yapılmış ve dava konusu taşınmazlar 137 ada 1, 137 ada 2 ve 164 ada 2 parsel olarak sınırlandırılmış, tutanaklarının edinme sebebine davalı oldukları belirtilerek davalı olarak tespit edilmişlerdir. Hal böyle olunca Kadastro Kanunu’nun 27. maddesi uyarınca Mahkemece görevsizlik kararı verilerek dosyanın Kadastro Mahkemesine gönderilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir.
VI. SONUÇ
Açıklanan nedenlerle; davacı vekilinin yerinde görülen temyiz itirazının kabulü ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 373/1 maddesi uyarınca Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, İlk Derece Mahkemesi kararının 6100 HMK'nın 371/1-a maddesi uyarınca BOZULMASINA, dosyanın kararı veren Tavşanlı 2. Asliye Hukuk Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesine gönderilmesine, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 10.11.2022 tarihinde kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.