"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/122 E., 2022/300 K.
HÜKÜM : Asıl Dava Kabul - Karşı Dava Kısmen Kabul - Kabul
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen tapu iptali ve tescil, ecrimisil, elatmanın önlenmesi davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; asıl davada tapu iptali ve ecrimisil isteklerinin kabulüne, karşı davanın kısmen kabulü ile 289 parsel sayılı taşınmaza yönelik elatmanın önlenmesi ve ecrimisil talebinin reddine, 290 parsel sayılı taşınmaza yönelik elatmanın önlenmesi ve ecrimisil taleplerinin kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı asıl davada davacılar - karşı davada davalılar vekili ile asıl davada davalı - karşı davada davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar; mirasbırakan ...'in 386, 387 ve 377 parsel sayılı taşınmazlarını davalı oğluna mirastan mal kaçırmak amacıyla ve muvazaalı olarak satış suretiyle temlik ettiğini, dava dışı mirasçı ...'ın kızı ...'nın aynı taşınmazlar için kapatılan Koçarlı Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/142 Esas nolu dosyası ile açtığı davanın kabul edilerek temyiz incelemesi sonucu onandığını, Çine Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/30 Esas sayılı ve Aydın 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/714 Esas sayılı dosyaları ile dava dışı mirasçılar tarafından açılan davaların derdest olduğunu ileri sürerek taşınmazların tapusunun iptali ile payları oranında adlarına tesciline, 2009-2013 yılları için ecrimisile karar verilmesini istemiş, Mahkemece 377 parsel yönünden davanın tefrikine karar verilmiştir.
II. CEVAP
Davalı; kök mirasbırakanın davacıların mirasbırakanlarına da taşınmaz verdiğini, 386 parseli satın aldığını belirterek davanın reddini savunmuş; karşı davasında 289 ve 290 parsel sayılı taşınmazları kullanmaması nedeniyle 2009-2013 yılları arasındaki dönem için ecrimisil istediğini ileri sürerek ecrimisile, taşınmazların miras payı oranında tapusunun iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiş, dilekçesini açıklayarak dava değerinin 23.000 TL olduğunu, ecrimisil ve müdahalenin men'i istediğini bildirmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Aydın 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 26.06.2018 tarihli ve 2014/590 Esas, 2018/492 Karar sayılı kararıyla; asıl davada, 386 ve 387 parsel sayılı taşınmazlar yönünden Koçarlı 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/142 Esas, 2012/119 Karar sayılı kararı ile muvazaa olgusunun sabit olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile davacıların payları oranında adlarına tesciline, davacıların ecrimisil taleplerinin kabulüne, karşı davada elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
Aydın 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde asıl davada davalı - karşı davada davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin 18.01.2019 tarihli ve 2018/1660 Esas, 2019/78 Karar sayılı kararıyla; davacılarca 387 ve 386 parsel sayılı taşınmazların davalıya devrinin muvazaalı olduğu iddia edilerek tapu iptali ve tescil talebinde bulunulduğu, 386 parsel sayılı taşınmazın davalıya temlikinin yapıldığı 28.11.1961 tarihli senette mirasbırakan ... tarafından Orhaniye köyü 384 parsel sayılı taşınmazın oğlu ...'e, aynı yerdeki 385 parsel sayılı taşınmazın da oğlu ...'e satış yoluyla devredildiği, davacıların mirasbırakanları ... ve ...'e aynı satış senediyle aynı mirasbırakan tarafından taşınmaz devredilmesi nedeniyle mirasçılar tarafından davalı aleyhine açılan davanın hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğu ve davacıların aynı senetle davalıya devredilen parsel ile ilgili yapılan satışın muvazaalı olduğunu ileri sürerek tapu iptali isteyemeyecekleri, Mahkemece bu parsel ile ilgili kabul kararı verilmesinin doğru olmadığı, dava konusu 387 parsel sayılı taşınmazın ise 24.03.1964 tarihli resmi senet ile davalıya satış yoluyla devredildiği, mirasbırakan Hatice Ülker mirasçılarından ... tarafından Koçarlı Asliye Hukuk Mahkemesine açılan ve Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşen karar ile yapılan işlemin muvazaalı olduğu kabul edildiğinden verilen kabul kararının usul ve yasaya uygun olduğu, davalı - karşı davacının hüküm altına alınan ecrimisile yönelik istinaf talebinin ise davacıların zorunlu dava arkadaşı olmadıkları, ihtiyari dava arkadaşı oldukları ve her bir davacı için takdir edilen ecrimisil miktarının 2018 yılı itibariyle kesinlik sınırı olan 3.560,00 TL'nin altında kaldığı ve kesin olduğu, davalı - karşı davacının karşı dava dilekçesinde ayrıntıları açıklamadan tapu iptali tescil ve ecrimisil talep ettiği, düzeltme dilekçesi adı altında verdiği dilekçe ile taleplerini el atmanın önlenmesi ve ecrimisil olarak düzelttiğini beyan etmiş ise de usulüne uygun olarak karşı dava tümden ıslah edilmediğinden düzeltme dilekçesinin ıslah olarak kabulü ile davanın el atmanın önlenmesi davası olarak nitelendirilip reddine karar verilmesi doğru olmadığı, tapu iptali tescil davasının da mülkiyet iddiası ve muris muvazaası bulunmaması nedeniyle reddi gerektiğinden, sonuç itibariyle verilen kararın doğru olduğu; karşı davacının ecrimisil talepleri yönünden, dava konusu edilen 289 ve 290 parsel sayılı taşınmazların aynı mevkiide olduğu, duruşmada dinlenen tanıkların tarafların bu parselleri fiilen paylaşarak kullandıklarını beyan ettikleri ve davalının da her iki parsel toplamı içerisinde hissesine karşılık gelen yer kadar yer kullanması nedeniyle bilirkişiler tarafından ecrimisil hesabının da yapılmadığı, payından daha az yer kullandığını iddia eden davacının ancak ortaklığın giderilmesi davası ile sonuç elde edebileceği anlaşıldığından ecrimisil talebinin reddine karar verilmesinin de usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle, davalı - karşı davacının istinaf başvurusunun kısmen kabulüne; yeniden hüküm tesisi ile asıl davada 386 parsel sayılı taşınmaz yönünden davanın reddine, 387 parsel sayılı taşınmaz yönünden davanın kabulüne, ecrimisil talebinin kabulüne, tapu iptali ve ecrimisil istemlerine ilişkin karşı davanın reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde asıl davada davacılar - karşı davada davalılar vekili ile asıl davada davalı-karşı davada davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairenin 07.12.2020 tarihli ve 2019/1785 Esas, 2020/6494 Karar sayılı kararıyla; “...Somut olayda; asıl davanın tapu iptali ve tescil talebi için 20.000 TL ve ecrimisil isteği için 5.000 TL değer gösterilmek suretiyle açıldığı, yargılama sırasında harcı tamamlanmak suretiyle asıl davaya konu 386 ve 387 parsellerin (toplulaştırma sonucu 107 ada 19 parsel) keşfen belirlenen değeri üzerinden tapu iptali ve tescil istemi 103.039,85 TL'ye ve ecrimisil istemi 21.076 TL'ye çıkarıldığı, karşı davanın tapu iptali ve tescil istemi için 20.000 TL ve ecrimisil istemi için 5.000 TL değer gösterilmek suretiyle açıldığı, karşı davaya konu edilen 289 ve 290 parsel sayılı taşınmazlarda keşif yapılmasına rağmen dava tarihi itibarıyla değerlerinin belirlenmediği dosya kapsamı ile sabittir. Hal böyle olunca, karşı davaya konu edilen 289 ve 290 parsel sayılı taşınmazların dava tarihindeki değerlerinin belirlenmesi ve belirlenen değer üzerinden eksik harcın tamamlanması için karşı davacıya süre verilmesi, bu gereklilik yerine getirildiği takdirde davaya devam edilmesi yerine yazılı biçimde hüküm kurulması doğru değildir.” gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararı ortadan kaldırılarak İlk Derece Mahkemesi kararı bozulmuştur.
B.İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; asıl davada 386 (toplulaştırma sonucu 107 ada 19) ve 387 parsel sayılı taşınmazlara yönelik tapu iptali ve ecrimisil isteklerinin kabulüne, karşı davanın kısmen kabulü ile 289 parsel sayılı taşınmaza yönelik elatmanın önlenmesi ve ecrisimil talebinin reddine, 290 parsel sayılı taşınmaza yönelik elatmanın önlenmesi ve ecrimisil taleplerinin kabulüne karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde asıl davada davacılar - karşı davada davalılar vekili ile asıl davada davalı - karşı davada davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Nedenleri
1. Asıl davada davacılar - karşı davada davalılar vekili temyiz dilekçesinde; asıl davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı, ancak Mahkemece karşı dava yönünden 290 parsel sayılı taşınmaz için elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteminin kabulüne karar verilmesinin doğru olmadığını belirterek anılan yönden kararın bozulmasını istemiştir.
2. Asıl davada davalı - karşı davada davacı vekili temyiz dilekçesinde; asıl davanın kabulüne karar verilmesinin doğru olmadığını, hükme esas alınan raporların eksik ve çelişkili olduğunu, karşı dava yönünden tümden kabul kararı verilmesi gerekirken kısmen kabul kararı verilmesinin hatalı olduğunu, kök mirasbırakanın davacılara da taşınmazlar devrettiğini, mirasbırakan tarafından yapılan temliklerin mal kaçırmak amacıyla yapılmadığını, eksik araştırma ile hüküm kurulduğunu belirterek kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Asıl dava, muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptali - tescil, ecrimisil; karşı dava, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 373/2’inci ve 3 üncü maddeleri.
(Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 31.05.2023 tarihli ve 2021/1-492-563 sayılı kararı)
3. Değerlendirme
İlk Derece Mahkemesince, asıl davada, davanın 386 ve 387 parseller yönünden kabulü ile davacıların payları oranında adlarına tesciline, davacıların ecrimisil taleplerinin kabulüne; karşı davada elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğinin reddine dair verilen kararın asıl davada davalı - karşı davada davacı tarafından istinafı üzerine İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince, 386 parsel sayılı taşınmaz yönünden davacıların iyi niyetli olmadığı, bu nedenle asıl davada bu taşınmaz yönünden davanın reddine karar verilmesi gerektiği, diğer istinaf taleplerinin yerinde olmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden hüküm tesisi ile asıl davada 386 parsel sayılı taşınmaz yönünden davanın reddine, 387 parsel sayılı taşınmaz yönünden davanın kabulüne, ecrimisil talebinin kabulüne; tapu iptali ve ecrimisil istemlerine ilişkin karşı davanın reddine karar verilmiş, kararın taraflarca temyizi üzerine Dairece; “...Somut olayda; asıl davanın, tapu iptali ve tescil talebi için 20.000 TL ve ecrimisil isteği için 5.000 TL değer gösterilmek suretiyle açıldığı, yargılama sırasında harcı tamamlanmak suretiyle asıl davaya konu 386 ve 387 parsellerin (toplulaştırma sonucu 107 ada 19 parsel) keşfen belirlenen değeri üzerinden tapu iptali ve tescil istemi 103.039,85 TL'ye ve ecrimisil istemi 21.076 TL'ye çıkarıldığı, karşı davanın tapu iptali ve tescil istemi için 20.000 TL ve ecrimisil istemi için 5.000 TL değer gösterilmek suretiyle açıldığı, karşı davaya konu edilen 289 ve 290 parsel sayılı taşınmazlarda keşif yapılmasına rağmen dava tarihi itibarıyla değerlerinin belirlenmediği dosya kapsamı ile sabittir. Hâl böyle olunca, karşı davaya konu edilen 289 ve 290 parsel sayılı taşınmazların dava tarihindeki değerlerinin belirlenmesi ve belirlenen değer üzerinden eksik harcın tamamlanması için karşı davacıya süre verilmesi, bu gereklilik yerine getirildiği takdirde davaya devam edilmesi yerine, yazılı biçimde hüküm kurulması doğru değildir.” gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararı kaldırılarak İlk Derece Mahkemesi kararı bozulmuş, İlk Derece Mahkemesince, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda asıl davada tapu iptali ve ecrimisil isteklerinin kabulüne, karşı davanın kısmen kabulü ile 289 parsel sayılı taşınmaza yönelik elatmanın önlenmesi ve ecrisimil talebinin reddine, 290 parsel sayılı taşınmaza yönelik elatmanın önlenmesi ve ecrimisil taleplerinin kabulüne karar verilmiştir.
Bilindiği üzere, HMK'nın 373/2 nci maddesi hükmü uyarınca, bölge adliye mahkemesinin düzelterek veya yeniden esas hakkında verdiği karar Yargıtayca tamamen veya kısmen bozulduğu takdirde dosya, kararı veren bölge adliye mahkemesi veya uygun görülen diğer bir bölge adliye mahkemesine gönderilir.
Yukarıda açıklandığı üzere, İlk Derece Mahkemesinin 26.06.2018 tarihli kararına karşı asıl davada davalı - karşı davada davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş, istinaf dairesince davalı - karşı davacının istinaf başvurusu kısmen kabul edilerek İlk Derece Mahkemesi kararı ortadan kaldırılmış, yeniden hüküm kurularak asıl davada 386 parsel sayılı taşınmaz yönünden davanın reddine, 387 parsel sayılı taşınmaz yönünden davanın kabulüne, ecrimisil talebinin kabulüne, karşı davanın reddine karar verilmiş, anılan kararın taraflarca temyizi üzerine, Dairemizce bozma kararı verilmiştir.
Dairemizce bozulan karar, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin 18.01.2019 tarihli ve 2018/1660 Esas, 2019/78 Karar sayılı kararı olup bozma ilamının sonuç kısmında, dosyanın bölge adliye mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekirken maddi hataya dayalı olarak İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verildiği anlaşılmıştır.
İlk Derece Mahkemesince bozma ilamına uyularak işbu temyize konu karar verilmiş ise de; dosyanın maddi hata sonucu İlk Derece Mahkemesine gönderilmiş olması yasal olarak yetkisiz olan İlk Derece Mahkemesini yetkili hale getirmez. HMK'nın 373/2 nci ve 3 üncü maddesi hükümleri uyarınca, bozmaya uyulup uyulmayacağı konusunda ve sonucuna göre işin esası hakkında karar verme yetkisi Bölge Adliye Mahkemesine ait olup İlk Derece Mahkemesince bu husus gözetilmeden yargılamaya devamla verilen karar yok hükmündedir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Tarafların değinilen yönden yerinde görülen temyiz itirazlarının kabulü ile; Aydın 2. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından verilen 16.05.2022 tarihli kararın ORTADAN KALDIRILMASINA,
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 371/1-a maddesi uyarınca İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin 18.01.2019 tarihli ve 2018/1660 Esas, 2019/78 Karar sayılı kararı Dairenin 07.12.2020 tarihli ve 2019/1785 Esas, 2020/6494 Karar sayılı ilamı ile bozulduğundan HMK’nın 373/2 nci maddesi gereğince dosyanın kararı veren İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE,
12.12.2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.