"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 2. HUKUK DAİRESİ
İLK DERECE MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 6. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki birleştirilerek görülen tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince verilen asıl ve birleştirilen davanın reddine ilişkin kararın, davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından yapılan inceleme sonucunda; istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/(1)-b-1 maddesi gereğince esastan reddine dair karar, süresi içinde asıl davada davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosyadaki belgeler incelenerek gereği düşünüldü:
I. DAVA
Asıl ve birleştirilen davada davacılar, mirasbırakanları ...’un 6401 parseldeki 5 no.lu bağımsız bölümün 2/3'ünü 38.000,00 TL bedel karşılığı satışı için davalı ile 20/01/2003 tarihli protokol düzenlediğini, aynı gün taşınmazın 2/3'ünün davalıya tapuda temlik edildiğini, davalının protokolde kararlaştırılan edimleri yerine getirmediğini, tarafların 02/07/2003 tarihinde yeni bir protokol düzenlediklerini, ancak davalının bu protokoldeki edimleri de ifa etmediğini, davalı adına yapılan temlik işleminin yolsuz hale geldiğini ileri sürerek, tapu kaydının iptali ve payları oranında adlarına tescilini istemişlerdir.
II. CEVAP
Asıl ve birleştirilen davada davalı, taraflar arasında uyuşmazlığın daha önce kesin hükümle sonuçlanmış olduğunu belirterek, davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Bakırköy 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin 02/03/2021 tarihli ve 2019/167 E., 2021/116 K. sayılı kararıyla; davacı mirasçıların davalı aleyhine aynı protokollere istinaden alacak davası açtıklarını, davanın reddine dair kararın Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleştiğini, bu kez aynı protokolün geriye etkili olarak feshi ile fesih nedeniyle tescilin yolsuz kalacağı iddiasıyla tapu kaydının iptalini talep ettiklerini, söz konusu Mahkeme kararının "kuvvetli delil" olarak değerlendirildiğini, 02/07/2003 tarihli protokol gereği davacıların murisinin 15/09/2003 tarihine kadar 30.000.000.000- ETL'yi ödeyerek taşınmazı geri alacağının kararlaştırıldığını, davacıların murisi tarafından taşınmazı tekrar satın almak için böyle bir ödemenin yapılmadığı, davacıların iddialarını ispatlayamadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
1. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde asıl dava davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2.İstinaf Nedenleri
Asıl davada davacılar vekili, Mahkemece tanıkla ispat sınırı gerekçe gösterilerek tanık dinletme taleplerinin reddine karar verilmiş olmasının hatalı olduğunu, inançlı işlem hukuki nedeni kapsamında değerlendirme yapılmadığını, davalının edimini ifa etmediğini, taşınmazın 2/3'ünün devrine karşılık mirasbırakanlarına ödenmesi gereken 38.000,00 TL.nin 11.000,00 TL'sinin ... marka araç ile ödendiğini ancak bakiye kısmın ödenmediğini, mirasbırakanın taşınmazı kaybetmemek amacıyla ikinci protokolü imzalamak zorunda kaldığını ileri sürerek, asıl davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
3. Gerekçe ve Sonuç
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesinin 21/12/2021 tarihli ve 2021/906 E., 2021/1974 K., sayılı kararıyla; iddianın ispatlanmadığı gerekçesiyle, istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK'nın 353/1.b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
1.Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde asıl davada davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Temyiz Nedenleri
Asıl davada davacılar vekili, istinaf talepli dilekçesinde ileri sürdüğü nedenleri tekrarla kararın bozulmasını istemiştir.
3. Gerekçe
3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
3.2. İlgili Hukuk
3.2.1. HMK’nın 190. maddesinde, "İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir.",
3.2.2. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 6. maddesinde, "Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür.", hükümlerine yer verilmiştir.
3.3. Değerlendirme
Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillere (V/3.2.) no.lu paragrafta yer verilen yasaya uygun gerektirici nedenlerle, delillerin takdirinin yerinde olmasına (III.) no.lu paragrafta yer verilen İlk Derece Mahkemesinin gerekçesine göre Bölge Adliye Mahkemesince (IV/3.) no.lu bentte yazılı olduğu üzere karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır.
VI. SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle, asıl davada davacılar vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, 13/06/2022 tarihinde oybirliğiyle kesin olmak üzere karar verildi.